MHP'li Ruhi Ersoy: Ülkücüler Dibi Görünmeyen Kuyudan Su İçmez

MHP'li Ruhi Ersoy: Ülkücüler Dibi Görünmeyen Kuyudan Su İçmez

Kanal A’da yayınlanan Mehmet Toprak’ın hazırlayıp sunduğu A Politik programına katılan MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy Yeni Anayasa Paketi ile ilgili MHP’nin tutumu ve duruşuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

İşte MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy’un açıklamalarından önemli satır başları;

TÜRK ASKERİ EL BAB’DA OLMAK ZORUNDA

El Bab’daki askerimizin varlığını destekliyoruz. Bu doğru bir harekettir. Orada şehitler verdiğimizde içimiz yanıyor ama Türk Askeri orada olmak zorunda.

Türk Milleti PKK ile mücadelede, FETÖ ile mücadelede bu desteği veriyorlar ama Türk Askeri’nin neden El Bab’da olduğu konusunda kamuoyunun desteğinin oluşması konusunda eksiklik görünüyor.

Bizim oradaki işimiz belli. Basra Körfezi’nden Akdeniz’e kadar olan bölgede bir PKK/PYD koridoru oluşturulmak isteniyor.

Buna izin verenlerde adına Kürt koridoru diyor. Kürt kardeşlerimize kurban olsunlar. Onlar bizim bin yıllık kardeşimiz.

PKK/PYD Marksizm-Leninizm bir yapıyla kendi gettolarını oluşturacakları kantonlaşma sürecine başladılar.

Türkiye’nin etrafını kuşatma hareketini o bölgeye yerleştirmek istiyorlar. Türkiye’de bunun oluşumunu engellemek için DEAŞ, PKK/PYD’yi oradan def ediyor ve El Bab’ı temizliyor.

Bu önlemleri almazsanız burada rahat edemezsiniz. Türk Askeri aslanlar gibi devletini korumak için orada bulunuyor.

BAHÇELİ’Yİ ANLAMA KONUSUNDA SORUN YAŞIYORLAR

Sayın Bahçeli çocukluğumdan beri bildiğim bizim için rol model olan siyasetin, ahlakın numunesi olarak takip ettiğimiz bir insan. Aklımız başımıza geldikçe eğitimiyle, bilgisiyle, görgüsüyle, siyasal düşüncesiyle birlikte hep modeldi.

Bu noktada Bahçeli’nin söylediği gibi şaşı gözler nasıl görüyor bilemiyorum.

Oradaki mesele şu. Devlet Bahçeli ve MHP geçmiş zaman ve geleceği bir arada okur. Sadece partiyle alakalı menfaat için siyaset yapmaz. Bir an önce sonuca gitmek isteyenler Devlet Bahçeli’yi anlama noktasında sorun yaşıyorlar.

MHP TAVANI VE TABANI DİYE BİR AYRIM YOK

MHP’de tavan ve taban diye bir ayrım yok. Biz de yol arkadaşlığı vardır. Hareketin tepesindeki liderlik makamındadır ve ortalama bir ülküdaşlığı vardır. Her an her meselenin konuşulduğu ve yegane liderinde Devlet Bahçeli olduğunu söyleyebilirim.

Muhaliflerin sözcüsü konumundaki Ümit Özdağ şuan sistemi eleştiriyor. Aynı Özdağ önce yaptığı açıklamada Devlet Bahçeli anayasanın ilk üç maddesidir de demişti. Biz bu noktada hangi Özdağ diye sorarız.

ÜLKÜCÜLER DİBİ GÖRÜNMEYEN KUYUDAN SU İÇMEZ

Biz kendi tezimizi bir başkasının pozisyonuna göre belirlemeyiz. Ülkücüler dibi görünmeyen kuyudan su içmez. Devlet Bahçeli hafızasını, tecrübesini ne ülkeyi ne de ülkücüleri bir maceranı içine götürmek için kullanmaz.

Bu sıradan bir birikim değildir. Uluslararası sistemdeki değişim stratejisine bakıldığında Türkiye’nin içinde bulunduğu durum yenileşmeyi ve yeni hükümet sistemini yapmayı zaruret haline getirmiştir.

Bu ülkede asker kıyafeti giyenler vatandaşın vergisi ile alınan F-16’lar ile Meclis’i bombaladı. MHP’nin başına taş mı düştü de fikirlerini değiştirdi diyorlar. Bize bir şey olmadı ama Meclis’in başına bomba düştü.

MHP Genel Merkezi üzerinden uçaklar sorti yapıyordu. Bu film gibi geldi insanlara. Devletin sistemi çökmüş ve hainler içimize girmiş. Diğer tarafta elçiye zeval olmaz gözüyle Büyükelçi’yi bir operasyonlar arkasından vurabiliyorlar.

Böyle bir ortamda Türkiye’de nasıl var olacaksınız reel politikte. Tahta çürümüş ve çivi tutmuyor.

Bu noktada yapacağınız şudur. Devleti kök hücreleriyle yapılandırmak istiyorsanız güç merkezi oluşturacaksınız ve bölgedeki gelişmeler karşısında hızlı hareket edebileceksiniz.

KRİZLER ARTARAK DEVAM EDER

Bu sistem değişikliğini yapmazsanız krizler artarak devam eder. Şahsın geleceği ile ilgili değil. Devlet ile ilgili bir sorun var. ABD’den İngiltere’den başlayın Fransa’nın durumu, AB’nin Almanya merkezli bir hat içinde kalacak olması gibi durumlar var. Dünya türbülansa girdi bu durumda Türkiye emniyet kemerlerini bağlamalı ve güçlü bir hale gelmeli. Daha etkin söz sahibi olmak zorunda. Türkiye’nin El Bab’da olması gerekir. İradeyi ortaya koyamazsanız gelecek adına söz sahibi olamazsınız.

HAYIR ÇIKARSA NE OLUR?

17 Nisan süreci ile ilgili temelde şu soru var. Hayırcı blokun tezi nedir?

Türkiye’de ne olacak bu soruya cevap alaım. Türk Askeri El Bab’da mücadele ediyor. İçerde PKK ve FETÖ ile mücadelede. Hayır çıkması durumunda bir bumerang etkisiyle FETÖ yeniden dirilecek. Dirilirkende daha aktif aktörlerele inşa ettiklerini dile getirecekler. El Bab’dan Türk Askeri’ni çekecekler. Bir süre sonra Kandil ile barış yapacağız demeye başlayacaklar.

Bu süreçte milletin hevesi kırılacak ve bizden bir şey olmuyor denilecek.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.