Ülkücü Yazar Bahadır Çoban: Din elden gidiyor
Ortadoğu Gazetesi'nin genç kalemlerinden Bahadır Çoban, dikkat çeken bir yazı kaleme alarak, Türkiye’de dinin elden gittiğini savundu; dikkat çeken örnekler verdi.
Ortadoğu gazetesi yazarı Bahadır Çoban, “Din elden gidiyor” başlıklı yazısında, verdiği dikkat çeken örneklerle dini konularda yozlaşma yaşandığını anlatmaya çalışırken, ülkemizde nüfusun arttığını fakat camilere giden insan sayısının azaldığını savundu.
Çoban “Yarım imamların, çakma softaların, din adına hüküm süren ehl-i küfrün mesuliyetiyle İslamiyet gönüllerden siliniyor. Bu son akın diğerlerine hiç benzemiyor. Yavaş yavaş ama kararlı bir yürüyüş var. Resmen ve fiilen: Din elden gidiyor" diye yazdı.
Bahadır Çoban’ın yazısı şöyle:
“Sayın hükümet ehlimizin birçoğu imam hatip mezunudur. Yani Bakanlar kurulumuz manevi manada aslında imamlar kurulumuzdur.
İmamlar kurulumuza sorsak mesela hükümetin her hatasını din adına bir takım gerekçelerle açıklayabilirler.
15 Temmuz gecesi FETÖ başaramadı lakin başarılı olsaydı imamlar gidecek imamlar gelecekti. O da ülkeyi din adına yönettiğini iddia edecekti.
Aslında Türkiye'de adı konulmamış bir savaş, "Din savaşları" yaşanmaktadır.
Bu savaşın kazananı yok, kaybedeni belli.
Netice: "Din elden gidiyor."
Türkiye'de kadınlar İslam hukuku adına tekmeleniyor, çocuklar İslamcı yurtlarda tecavüz mağduru, kendisini din otoritesi olarak gören cemaat ve tarikatlardan kınama düzeyinde dahi tepki gelmemekte.
İslam adına suç işlemek suçu mu güzelleştirmekte yoksa "Çalıyorsa Müslüman çalsın" dendiği gibi, "Tecavüz ediyorsa Müslüman mı etsin" deniyor?
Dinden eden yarım hocalar "Yolsuzluk hırsızlık değildir." deyince cemaat-i müslimin "Çalıyorlar ama çalışıyorlar be!" diyor. Cebe giren, politikaya bulaşan "din" bir tek camilere giremiyor. Türkiye'nin nüfusu her gün artarken camilere giden insan sayısı azalıyor.
Çünkü: "Din elden gidiyor."
Yerlerde sürünen adaleti elinden tutup kaldıracak bir babayiğit aransa da bulunamıyor. Haksızlıklar haksızlıkların, yanlışlar yanlışların üstünde. Ortaköy katliamının oh olsuncularına hükümetin "Yapmayın etmeyin" üslubuyla bir babanın öz evladına öğüt verir gibi telkinlerde bulunması fayda etmedi. Sosyal medyada insan kıyımı hız kesmeden devam ederken sosyal IŞİD'cilere henüz dokunan olmadı.
Öyleyse: "Din elden gidiyor."
Filistin davası 20 milyon dolara düşürüldü. Gavurdan kan parası alınarak müslümanın katli hoş görüldü! Tepki yok!
Siyasi liderler "İkinci peygamber, Allah'ın bütün vasıflarını taşıyan mübarekler." ilan ediliyor. Tepki yok!
İhracat kuyunun en dibinde, cari açık yama tutmuyor, gavurun malı memlekete sular seller gibi akıyor. Tepki yok!
Tepki nerede? Yılbaşı kutlamalarında: "Vurun Noel Baba'ya!"
Dolayısıyla: "Din elden gidiyor."
"Satranç oynayan kişi insanların en yalancısıdır. Satranç oynayan lanetlenmiştir. Satranç oynamaktansa ateşi tutmak daha hayırlıdır. Oynayana bakan da domuz eti yiyen gibidir."
Çünkü Konya'da 11 kız çocuğunun yandığı gece yurtta satranç oynanmıştır. Hatta IŞİD 2 Türk askerini gizli gizli satranç oynuyorlar diye yakmıştır.
Satrançtan vazgeçmeyenler kor ateşlerde yanmamak için Hoca'mızın kabir azabından koruyan kefenlerinden satın almalıdır.
Peygamber efendimizi gösteren terlikle Allah'ın gazabından koruyan (haşa) kefen satmak Müslüman halka düpedüz kazık geçirmek değildir. Asıl kazık iskambil kartlarıyla oynanan "Dost kazığıdır."
***
Bakın bu devlet birçok isyan gördü. "Din elden gidiyor" diye askerinin başını kesen caniler gördü. Sayısız katliam ve zulüm yaşandı bu ülkede din adına. Oysa hiçbirinde dinin hiçbir yere gittiği yoktu.
Şimdi durum çok başka, bu seferki akın kaleyi içten dinamitleyecek.
Yarım imamların, çakma softaların, din adına hüküm süren ehl-i küfrün mesuliyetiyle İslamiyet gönüllerden siliniyor. Bu son akın diğerlerine hiç benzemiyor.
Yavaş yavaş ama kararlı bir yürüyüş var. Resmen ve fiilen: "Din elden gidiyor."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.