Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Suriye'nin kuzeyindeki Afrin'de bulunan terör örgütü hedeflerine yönelik olası sınır ötesi operasyonu gündemdeyken YPG/PYD/PKK, ilçedeki bazı gençleri zorla silah altına almaya, gasbettikleri evlerde siperler oluşturmaya başladı. Terör örgütünün, sivil halkı "canlı kalkan" olarak kullanmayı planladığı belirtildi.
Bölgedeki güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, Türkiye'nin sınır güvenliğine tehdit oluşturan bölge, Hatay'ın Amanos dağlarından sızdırılan silah ve mühimmatla Türkiye'ye yönelik terör eylemlerini de besleyen merkez olarak dikkati çekiyor.
Türkiye'nin uluslararası antlaşmalardan doğan haklarını kullanarak yapması olası bir sınır ötesi operasyon gündemdeyken terör örgütü YPG/PYD/PKK, ilçede siperler oluşturmaya başladı. Hatay ve Kilis'e sınır, yaklaşık 2 bin 290 kilometrekarelik alan üzerine kurulu ilçedeki teröristler gençleri zorla silah altına almaya başlarken halktan da haraç topluyor.
Özellikle sosyal medyadan, terör örgütüne yakın hesaplar tarafından propoganda çalışmalarına hız verilirken bölgede yaşayan halkı tehditlerle evlerinden eden teröristler, buralarda mevziler hazırlıyor, bazı bölgelere çukurlar kazıyor.
DEAŞ üyesi bazı teröristlerin de ilçeye gelerek terör örgütü YPG/PYD/PKK ile hareket etmeye başladığı öğrenildi. Bu teröristlerin, örgüt tarafından canlı bomba saldırılarında kullanılmasının muhtemel olduğu belirtildi.
Afrin'de yaşanan bazı siviller ilçeyi terk etmeye başladı. Az sayıda eşya alabilen aileler, ilçeyi terk ederek özellikle Halep'e yönelirken teröristler kritik bölgelerde yaşayan halkın ise ilçeyi terk etmelerine izin vermiyor.
Terör örgütü YPG/PYD/PKK üyelerinin Türk Silahlı Kuvvetlerinin olası bir harekatı sırasında söz konusu bölgelerdeki halkı "canlı kalkan" olarak kullanmayı planladıkları kaydedildi.
- Dağlık coğrafya
Güney ve doğudan muhaliflerin kuşatmasında kalmasına rağmen dört yanı kara ile çevrili Afrin'in dağlık coğrafyası, YPG/PYD/PKK'ya doğal koruma sağlıyor.
Hatay'ın Amanos dağlarına açılan ilçe, PYD/PKK’nın sınırdan militan, silah ve mühimmat sızdırarak Türkiye'deki terörü beslediği en önemli merkezler arasında.
Güvenlik kaynakları, Afrin'den Amanoslar'a sızdırılanlar arasında tanksavar silahı, roket ve ağır makineli tüfekler gibi ağır silahlar ile uçaksavar mermisi türünde mühimmatların yer aldığını ifade ediyor.
Örgütün bu silah ve mühimmatları, özellikle Ekim 2015'ten itibaren Esed rejiminin yardımıyla edindiği biliniyor. Bu tarihten itibaren PYD'nin, ana gövdesi PKK'ya da silah ve mühimmat aktarımının arttığı görülüyor.
- ABD'nin dağıttığı silahlar
ABD'nin Nisan 2016'dan bu yana ülkenin kuzeydoğusundaki Haseke'ye sevk ettiği askeri yardımlar da belli ölçüde örgüt militanlarınca Afrin'e ulaştırılıyor.
Bu yardımlar kapsamında Javelin anti-tank sistemleri, ısı güdümlü roketatar ve çok namlulu roket rampalarının Esed rejimi aracılığı ile Afrin’e taşındığı iddia ediliyor.
Afrin'de genel olarak M16 Amerikan piyade tüfeği ile donatılan teröristler, aynı zamanda kalaşnikof, doçka, çeşitli ebatlarda havan, çeşitli roketatar, top ve az sayıda tanka sahip.
Geçen hafta içinde ise bazı Suriyeli kaynaklar ABD’nin terör örgütüne Türkiye’ye karşı kullanılmak üzere omuzdan atılan hava savunma füzelerinden verdiğini öne sürmüştü.
Ayrıca birkaç ay önce ABD'nin Rümeylan hava üssüne gönderdiği 40'a yakın ısı güdümlü uçaksavarın bir kısmı Afrin'e yollandı.
- Güvenlik uzmanı Aslan
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Güvenlik Uzmanı Murat Aslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Afrin'i Türkiye'nin hemen yanı başında terör örgütü PKK'ya insan kaynaklığı yapmış ve barındırmış bir bölge olarak nitelendirdi.
Geçmişte Hatay ve Osmaniye'de askerlere ve vatandaşlara yönelik terörist saldırıların Afrin’de üslenmiş PYD/PKK'lı teröristler tarafından yapıldığını anımsatan Aslan, "Dolayısıyla Afrin’in PKK kontrolünde kalması, yanı başımızda her an saldırıya hazır bir tehdidin mevcudiyeti anlamına geliyor. Türkiye, dış güçlerin oyuncağı olacak böyle bir tehdidin sınırımızda konuşlanmış olmasına izin veremez." değerlendirmesini yaptı.
Olası Afrin operasyonunun mevsim ve arazi koşulları nedeniyle zorlukları da beraberinde getireceğini dile getiren Aslan, şunları kaydetti:
"Terör örgütü PKK'nın hudut hattımızdan kent merkezlerine kadar, zaman kazanmak ve yıpratmak amacıyla mayın ve el yapımı patlayıcılar kullanması, arazinin uygun olduğu ve tahkim edilmiş bölgelerde direnmesi beklenmeli. Yapılacak müdahaleyi, kentlerin nüfus barındırması ve özellikle Afrin kent merkezinde PKK sempatizanı nüfusun yaşıyor olması karmaşık hale getirecek. Bu nedenle PKK, kent merkezlerinde daha önce Güneydoğu il ve ilçelerimizde uygulamak istediği 'hendek savaşı' stratejisini uygulayacak. Dolayısıyla halkın bölgeden ayrılmasına da müsaade etmiyor.
Öte yandan kentlerde yaşanacak çatışmalar nedeniyle meydana gelecek sivil zayiat Türkiye üzerinde baskı kurmak için propaganda malzemesi olacaktır. ABD’nin ve Esed’in vermiş olduğu hava savunma ve tanksavar silah sistemleri hava ve zırhlı araçlarımız için en büyük tehdit olarak görünüyor. Bunun yanında özellikle ABD’nin istihbarat desteği de dikkate alınmalı. ABD, askerimizin ve Özgür Suriye Ordusu'nun her hareketini ve kabiliyetini Afrin’deki teröristlere haber verebilir. Sonuçta Türkiye, Afrin’de uzun soluklu bir mücadeleye girecek. Yapılacak işler listesinde, Afrin ve Münbiç üst sırada yer alıyor ve bu bölgenin Türkiye’ye geçmişte saldırı düzenlemiş PKK’dan temizlenmesi gerekiyor. "