Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, hayatını kaybeden Hasan Celal Güzel ve bu sabah hayatını kaybeden Deniz Bölükbaşı için Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı dileğinde bulundu.
Bugün Nevruz Bayramı'nın kutlandığını belirten Destici, nevruzun, Türkiye'nin iç barışı ve Türk milletinin arasındaki fitnenin ortadan kaldırılması adına bir hizmet görmesini temenni etti.
18 Mart'ta Çanakkale Zaferi'nin 103. yıl dönümünü kutladıklarını hatırlatan Destici, zaferi kutlarken, Afrin'den de bir zafer haberi geldiğini söyledi. Afrin zaferinde emeği olanlara şükranlarını sunan Destici, "İnanıyorum ki, zaferler devam edecek. Afrin'i Menbiç takip edecek. Menbiç'i Kamışlı, Kamışlı'yı Ayn el Arap ve Tel Abyad takip edecek. Tel Abyad'ı Sincar takip edecek ve inşallah Kandille de taçlanacak. Buna yürekten inanıyorum." ifadesini kullandı.
"AVRUPALI DOSTLARIMIZIN SAMİMİ OLMASI LAZIM"
Destici, geçen hafta sonu Berlin'e gittiğini ve çeşitli temaslarda bulunduğunu bildirdi.
Almanya başta olmak üzere, çeşitli Avrupa ülkelerinde Türk toplumuna karşı, iş yerlerine, camilere ve derneklere karşı yapılan saldırıları lanetleyen Destici, şunları söyledi:
"Son dönemde Almanya'da 19, Fransa ve Hollanda'da 2'şer camiye saldırı gerçekleştirildi. Bunların kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Türkiye'nin haklı Afrin Harekatı'na karşı operasyonunun durdurulması ya da Türk Silahlı Kuvvetlerinin oradan çekilmesi yönünde açıklama yapan Avrupa parlamentosundan ibadet yerlerimize karşı, Almanya'da, Hollanda'da, Fransa'da ve Avusturya'da yapılan saldırılara karşı 'çıt' yok. Almanya'da 19 camiye yapılan saldırılardan bırakın 19'unu birisi Türkiye'de bir kiliseye ya da sinagoga yapılsaydı acaba Avrupa yine böyle sessiz sessiz izler miydi? Avrupalı dostlarımızın bu konuda samimi davranması ve çifte standardı bir tarafa bırakması lazım."
Destici, Avrupa'nın, bu saldırıların durması ve durdurulması noktasında gerekli adımları ivedilikle atmasını istedi.
Destici, geçen haftalarda Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Kanunu'nda yapılacak değişiklikler ve bununla ilgili hazırlanacak uyum yasası paketi ve Büyük Birlik Partisinin bu konudaki çalışmalarıyla ilgili yapacakları çalışmaların henüz nihayete ermediğini, ilerleyen haftalarda bunu madde madde kamuoyuyla paylaşacaklarını dile getirdi.
SEÇİM KANUNLARINDAN TÜRKİYE'NİN KURTULMASI GEREKİR
Destici, BBP olarak, 16 Nisan'daki "evet" kararıyla hem bu uyum yasaları sürecine hem de Türkiye'nin yeni sistemle tam olarak yönetilmeye başlamasına dün olduğu gibi bugün de katkı vermeye devam edeceğinin belirtti. Desteci, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu süre içerisinde de siyasi partiler yasamızın kökten değiştirilerek tamamen demokratikleştirilmesi adına ısrarcı olduğumuzu buradan bir kere daha vurguluyorum. 1980 darbecilerinin yaptığı bu anti demokratik siyasi partiler yasasından Türkiye kesin bir biçimde kurtulmalıdır. Aynı darbecilerin yaptığı anayasanın bir ürünü olan seçim kanunlarından da Türkiye'nin kurtulması gerekmektedir."
Son uyum yasası paketinin meclisten geçmesinden sonra bazı hususların hala kamuoyunun gündemini meşgul ettiğine değinen Destici, bunlardan birisinin seçim güvenliği meselesi olduğunu vurguladı.
Destici, seçim güvenliğiyle ilgili yapılan değişikliklerle en çok gündeme getirilen ve tartışılan konuların birincisinin, bundan sonra sandık başkanlarının devlet memurları arasından seçileceği konusu olduğunu belirterek, şu görüşlere yer verdi:
"İkinci konu filigranlı zarflarda mühür zorunluluğunun sandık kurullarında yapılan mühür zorunluluğunun ortadan kaldırılması, üçüncüsü ise sandıkların belli noktalarda ihtiyaç duyulduğunda birleştirilmesi ya da aynı apartmandaki kişilerin farklı sandıklarda oy kullanmasına imkan verilen düzenlemeler. Şimdi buna başta ana muhalefet partisi olmak üzere itiraz eden diğer muhalefet partilerinin iddialarına baktığımız zaman gerekçelerinin tamamen temelsiz, korkularının da yersiz olduğunu görmekteyiz. Açıkça şunu ifade ediyorum; ana muhalefet partisi, şimdiden 2019'u kaybedeceğini anlamış ve bize göre de mazeret üretmektedir."
Türkiye'deki seçimlerin dünyadaki pek çok ülkeden daha güvenli olduğunu ifade eden Destici, bu tartışmaların haksız bulduğunu kaydetti.