Ankara'nın Dikmen ilçesinde 25 Şubat 2009 günü saat 01.30 sıralarında başından vurulmuş olarak bulunan ve dosyası İNTİHAR olarak kapatılan eski Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanı Behçet Oktay, ölümünün 11. yılında memleketi Malatya'nın Hekimhan ilçesinde mezarı başında anıldı.
Malatya-Hekimhan’da 1957’de doğan Oktay, ilk ve orta öğrenimini tamamladıktan sonra 1975 yılında polis kolejinden, 1978 yılında da Polis Akademisi’nden mezun oldu. Erzincan, Kars, İstanbul, Afyonkarahisar ve Bingöl’de görev yapan Oktay, 23. Dönem Özel Harekat Kursunu başarıyla tamamlamasının ardından 1994-1997 yıllarında Diyarbakır’da görev yaptı. Görevi esnasında çok sayıda taltif ve takdirname alan Oktay, Türk Silahlı Kuvvetleri Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası sahibiydi.
*
2007-2009 yılları arasında intihar süsü verilen suikastlere bir göz atalım:
Emekli Albay Birol ATAKAN, 2 Mayıs 2007'de şüpheli bir trafik kazasında hayatını kaybetti.
Tabib Yarbay Nursal GEDİK, 11 Kasım 2007'de kendi tabancasıyla intihar etti.
Emekli Jandarma Albay Abdülkerim KIRCA, 10 Ocak 2009'da evinde intihar etti.
Polis Özel Harekat Daire Başkanı Behçet OKTAY, 25 Şubat 2009'da intihar etti.
Bu kadar canla değil, ardından gelişen FETÖ'nün ihanet kumpası ile birçok askerimiz, polisimiz ya mesleği bırakmak zorunda kaldı ya da intihar süsü verilerek hayatını kaybetti.
Peki, OKTAY' ın ölümünde kimlerin parmağı vardı? OKTAY hakkında dinleme kararı alan Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan AKYÜREK ile beraber, dinleme evrakında parafı geçen diğer emniyet istihbarat mensuplarının mı ? Yoksa...
Ne fark eder?
Ne yaparsak yapalım, ne dersek diyelim Behçet Başkanı geri getirir mi? Getirmez.
Peki soruyorum sizlere: ,
Sizce bu kumpaslar sona erdi mi? Günümüzde Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı tertemiz mi dersiniz? Nereden biliyoruz? Ya başka kumpasların peşindelerse? Hiçbir tarikatın sızamadığı POLİS ÖZEL HAREKATI pasivize etmeye çalışıyorlarsa?
Ve biz, tıpkı Behçet OKTAY' da olduğu gibi, bu kumpasları yıllar sonra öğrenirsek?
O zaman işte vay halimize...
Unutmayın ki, bir devletin istihbarat bürokrasisi can damarıdır. Bu damarı keserseniz, akan kanı durduramazsınız.