Cübbeli Ahmet Hoca, 'Selefi dernekler silahlanıyor' şeklindeki iddiasına ilişkin açıklamada bulundu.
Emniyet'te dün 3 saat kadar oturduklarını, her biri 3-4 sayfadan ibaret olmak üzere 5 tane dosya götürdüğünü belirten Cübbeli Ahmed Hoca, soruların konuşmasındaki kelimeler üzerine yoğunlaştığını ifade etti.
CNN'de konuşmasının çözüldüğünü, moda mod kelimesinin üzerine gidildiğini söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, katıldığını televizyon programında, bu kelimeler üzerinden Batman'da kimleri kast ettiğinin sorulduğunu söyledi.
Batman ve Adıyaman üzerinde durulduğunu, 2000 hususunun sorulduğunu belirten Cübbeli Ahmet Hoca, orada da adını verdiğini, bir kişinin kendisine dernek olarak bilgi verdiğini, bu kişinin devlette memuriyeti olmayan ama bazı camialarda görev yapmış biri olduğunu bildirdi.
"Selefiler çok arttı"
Cübbeli Ahmet Hoca, DAEŞ'in kendisi üzerinde hazırlığının olduğu gibi bu kişinin kendisinen bazı bilgiler verdiğini ifade ederek, Selefilerin çok arttığını, 2 bin kadar dernek olduğunu söylediğini aktardı.
Kendisi ile yol kenarına çekecek arabada konuştuklarını söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, bunun doğru bir bilgi olduğunu, kendisinin nakilci bir insan olduğunu, nakilciliğe hocalığından alıştığı için, kelimesi kelimesine anlattığını belirtti.
"Dernek lafını nakletmiştim ama aslı yapılanma"
Bunun iki yıl önceki konu olduğunu söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, bu kişiye telefon ettiğini, bu lafı naklettiğini, şimdi işin ciddiyete bindiğini bildirdi.
"Onlar da bilirler ama bu çokluktan kinaye bir laftır' dedi. Çokluktan kinaye olunca dernek lafının resmi bir yapılanmadır." ifadelerini kullanan Cübbeli Ahmet Hoca, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da suç görmeden müdahalede bulunamayacaklarını söylediğini anımsatarak durum böyle olunca da dernek lafıyla bunun bağdaşmadığını, yapılanma olduğunu söyledi.
Emniyetin kendisine '2 bin lafını nereden biliyorsun' sorusunu yönelttiğini vurgulayan Cübbeli Ahmet Hoca, kendisinin de 'falan abimiz' dediğini, onu tanıdıklarını, o 'abinin' bir 2 bin lafı telaffuz ettiğini, kendisinin de bu olay üzerine telefon ettiğini, 'tehlikenin boyutlarını beyandır, çokluktan kinayedir' dediğini söyledi.
Üç vasiyet
Cübbeli Ahmet Hoca, İslam alemini, vatanımızı tehdit eden üç vasiyet ettiğini, FETÖ'yü kastederek bunlardan birinin diyalogcuların misyoner faaliyetlerine yol açıp insanların hıristiyanlaşmasına ve dolayısı ile ülkenin bölünmesine neden olması olduğunu ve bunun çıktığını bildirdi.
İkinci olarak Ehl-i Beyt ismi altında Sünni müslümanların Şiileştirilmesi olduğunu söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, hepimizin Ehl-i Beyitçi olduğunu, ancak Ehl-i Bey mezhebinden bahsedildiğini, belirtti. Üçüncü uyarısının selefi düşünce adı altında Vehabiliğin aşılanması olduğunu ifade eden Cübbeli Ahmet Hoca, kaç defa televizyonlara ihtar çektiğini, kendisinin tarikat lideri, şeyh y da hatmi şerif yaptırma görevlisi olmadığını, Mahmut Efendi Hazretleri'nin talebesi olduğunu bildirdi.
"Alparslan Türkeş, Mahmut Hoca'nın ifadelerini okumuş"
Cübbeli Ahmet Hoca, Emniyet'te bu hususta çalıştığı 3-4 kanalının olduğunu, reddiyelerle ilgili olduğu için, Ebu Haris'in kendisine reddiye yapıp tekfir ettiğini belirtti.
Bu adamın, İzmir'deki selefi vasat kitabevinin başındaki adam olduğunu, bu devletin 'kafir' olduğunu ileri sürdüğü, patates soğan bile soysa askerlik yapmanın hükmünün 'kafirlik' olduğunu, devletin imamlarının 'kafir' olduğunu iddia ettiğini bildiren Cübbeli Ahmet Hoca, bunların sesli kayıtlarının da olduğunu söyledi.
Senelerdir bu adamlara kürsüden reddiye yaptıklarını ifade eden Cübbeli Ahmet Hoca, bu devletin devletleri olduğunu, Mahmut Efendi'nin kendilerine hep bu şuuru verdiğini, askerliğe gitmek için beklediğini bildiklerini, böyle bir Mahmut Efendi'nin yetiştirdiği talebeler olduklarını bildirdi.
Mahmut Efendi'nin evlerinde Alparslan Türkeş'le görüştüklerini aktaran Cübbeli Ahmet Hoca, Türkeş'in 'Sizin 80 darbesinde ifadeleriniz alındı. Hep ifadelerinize baktım, inceledim' dediğini, İfadelerinde devlete, millete, vatana zarar verecek hiçbir ifadelerini görmediğini, Allah'ı da devleti de kızdırmadıklarını söylediğini ifade etti.
"Kur'an'ı inkar etmiyorum' derse kafir olmaz"
Emniyet'te bunu nereden bildiğini sorduklarını belirten Cübbeli Ahmet Hoca, kendisinin de sosyal bir insan olduğunu, seveninin çok olduğunu söylediğini belirtti.
Malatya, Van, Tokat, İzmir'dekilerin oradakileri bildiğini, kimseye kafir demediklerini, 'Müslümanım' diyen hiç kimseyi tekfir etmediklerini vurgulayan Cübbeli Ahmet Hoca, bu adamların 'kafir' derken şu anda savcı olan birine 'Bu kanunlar şeriata göre değil, laik düzene göre olduğu için' hepsinin kafir olduğunu söylediğini belirtti.
Ehl-i Sünnet'in Allah'ın indirdiğinin hak oduğunan inanmayanlara 'kafir' dediğini aktaran Cübbeli Ahmet Hoca, bir adamın cami imamı da olsa, Mekke'de imam da olsa, 'Kur'anın bu hükmü yanlıştır, geçerli değildir, kabul etmiyorum' derse bu adamın kafir olduğunu bildirdi.
Cübbeli Ahmet Hoca, böyle şeyhlerin de bulunduğunu, bir adamın 'Ben memurum önümde bu kanunlar var. Mer'i hukuka göre karar veriyorum. Ama ben Kur'an'daki hükümlere inanıyorum. İnkar etmiyorum' derse bu adama kafir demediklerini söyledi.
Selefilerin 'kafir' anlayışı
Kendilerinin namaz kılmayana kafir demediklerini bildiren Cübbeli Ahmet Hoca, Selefilerin ise amele, namaz kılmayana, kabir ziyareti yapana, tarikata girenlere kafir dediğini belirtti.
"Bunların dolayısıyla karıları boş olmuştur diyor." ifadesini kullanan Cübbeli Ahmet Hoca, şu anda bunların hep serbest konuştuğunu, Youtube'da olduğunu, adamın tarikata girmişse, kabir ziyareti yapmışsa o zaman karısının nikahsız olduğunu ileri sürdüklerini söyledi.
"Kocalarınızdan boşsunuz, gelirseniz sizinle ilgileniriz' diyorlar"
Ebu Haris'in 'biz ilgileniriz' dediğini aktaran Cübbeli Ahmet Hoca, milyonların kadınlarına 'Kocanız kafir, tarikata giren de, demokrat olan da, kabire giden de kafirdir, boşsunuz. Gelirseniz sizinle ilgileniriz' dediklerini bildirdi.
"DAEŞ'in Ezidilere yaptıklarına çok üzüldüm"
Bir selefinin whatsapp'tan 6 bin müşriği; yani müslümanı selefi yaptığını söylediğini aktaran Cübbeli Ahmet Hoca, Selefiliğin altyapısını bildiklerini, Çeçenistan, Afganistan, Irak, Suriye'yi bildiklerini, Yemen'in bittiğini ve bunları hep selefilerin bitirdiğini vurguladı.
Selefilerin askere gidene, çocuğunu askere gönderene kafir dediğini aktaran Cübbeli Ahmet Hoca, DAEŞ'in Ezidileri sürdüğünü, Ezidilere 'gavur' diyerek karılarını cariye yaptıklarını, bu duruma çok üzüldüğünü, tüm müslümanların ırzına tecavüz ettiklerini, namazlı abdestli adamları niye kabre gitmiş diye aldıklarını belirtti.
"Selefileri güvenlik sorunu olarak görüyorum"
Tarikatlardaki sapıkların arttığını, Cincileri gündeme getirdiğini vurgulayan Cübbeli Ahmet Hoca, ama bunları güvenlik sorunu olarak görmese de selefiliği güvenlik sorunu olarak gördüğünü bildirdi.
Selefi temaülünü küçük görmemek gerektiğine vurgu yapan Cübbeli Ahmet Hoca, dernek değil, yapılanma dediğini, selefi olduğu kesin olan bir derneğin, 81 ilde mescidi olduğunu, bunların silahlı olduklarına dair görüntülerinin, İzmir'dekilerin Menzil sofilerine sokağın ortasında bıçağını çektiğinin haberlerde çıktığını bildirdi.
Bunların Diyanet camisi olmadığını, belirten Cübbeli Ahmet Hoca, 'dernek' lafını duyarak naklettiğini fakat Emniyet'te yapılanma kelimesini söylediğini, derneğin denetimi olduğunu ama bunun yapılanma olduğunu söyledi.
Cübbeli Ahmet Hoca, Adıyaman'daki İslam çayocağından da iki kardeşin çıktığını ifade etti.
"Selefi zemini silahlanmaya müsaittir"
Cübbeli Ahmet Hoca,Halim Şahinoğlu'nun kıymetli bir insan olduğunu, tanıyanların tanıdığını, Milliyetçi camiaların çok iyi bir kişi olarak bildiğini, vatansever bir insan olduğunu, bu noktada kesretten kinaye dediklerini söyledi.
10 sene evvel yazdığını vurgulayan Cübbeli Ahmet Hoca, Fatih'te bir kitapçı olduğunu, çocukluğundan bu yana 3-5-10 kişi olduğunu, taban bulamadığını, Osmanlı coğrafyasında taban bulamadığını, ancak şimdi internette olduğunu bildirdi. Selefi zemininin silahlanmaya müsait olduğunu bildiren Cübbeli Ahmet Hoca, Selefinin ilerlemiş evresinin El Kaide, DAEŞ olduğunu belirtti.
İdeolojide kalırsa bir şey demediğini, ama kalmadığını vurgulayan Cübbeli Ahmet Hoca, 1980 yılından beri ilahiyatlarda, imam hatiplerde 'mezhepler üstü bir din' diye anlattıklarını, Türkler Maturidi Hanefi, Kürtler Şafi, Eşhari ikisinin de hak olduğunu, meselenin bulunmadığını söyledi.
"FETÖ bu kavramları kirletti"
Bir arkadaşlarının Kastamonu'da ağır hasta olunca gelemediğini, dolayısı ile listelerini kıyas edemediklerini ifade eden Cübbeli Ahmet Hoca, bunların sofilere silah çekenini gördüklerini, hangisinin devlete, memura kafir dediğini, hangisinin silahlı eyleme giriştiğini, buna devletin bakacağını, kendilerinin devlete 'Burada selefi yapılanma var' dediklerini kaydetti.
Bunların DAEŞ'e eleman mı devşirdiği, silahlarının mı olduğu konusunun devletin işi olduğunu vurgulayan Cübbeli Ahmet Hoca, arkadaşlarla listelerini hazırladıklarını, çıkarılacak olanların bulunduğunu söylediklerini, bir de isim benzerliğinin çok olduğunu ifade etti.
FETÖ'nün 'hizmet, cemaat' adlarını kirlettiğini bildiren Cübbeli Ahmet Hoca, artık bu lafları kullanamaz olduklarını, Selefilerin de tevhid, vahdet, takva gibi isimleri doldurduğunu, bunun da işlerini sora soktuğunu söyledi.
Emniyet'in bildiğinin tabii ki çok olduğunu söyleyen CÜbbeli Ahmet Hoca, emniyetin kendilerine 'Siz bildiğinizi verin' diyerek bilgilerine başvurduklarını belirtti.
"Devlet tarikatleri, cemaatleri izlemeli"
İfadesinde bu listenin kimden alacaklarını adını soyadını verdiklerini söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, bu kişinin çalışmasıyla beraber yapılan mukayeselerde sahada bulunarak yapılmasını, çünkü bazı isimlerin kurban gitmemesini istedi.
Devletin bu yapıları, her cemaati, tarikatı izlemesi, dinlemesi gerektiğini söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, bunların 'askere çocuğunu gönderme' mi dediğinin izlenilmesi gerektiğini ifade etti.
"Çay ocağından iki kişi canlı bomba oldu"
FETÖ üzerine uyarı yaptığını, 7 yıl sonra kafamıza bomba yağana kadar 'secdeye varan adamdan zarar gelmez' denildiğini ancak memleketin az daha gidiyor olduğunu söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, kendisinin bunun bedelini ödediğini, 1 yıl hapis yattığını, DAEŞ meselesinde risk aldığını, devamlı Emniyet'ten 'dikkat edin' diye ikaz edildiğini, kendisinin direkt tehdit almadığını ancak adamın zaten 'doğruyacağız kıtır kıtır' dediğini aktardı.
Adıyaman'da İslam çay ocağı açtıklarını, Adıyaman halkını tenzih ettiğini, çok huzurlu bir kent olduğunu belirten Cübbeli Ahmet Hoca, bu çay ocağının dernek mi olduğunu sordu, olmadığını bildirdi.
Cübbeli Ahmet Hoca, bu yapılanmada İslam çay ocağına geldiklerini, orada ayetler filan açıldığını, Cuma olduğu zaman kapıya çıkıp birinin ezan okuduğunu, cumaları kendi kıldıklarını, bunların 40-50 kişi olduğunu ifade etti.
Adıyaman halkının bundan rahatsız olduğunu, belediyenin kapattığını kaydeden Cübbeli Ahmet Hoca, buradan çıkan iki kardeşten birinin Suruç katliamında canlı bomba olduğunu, burada 32-34 can kaybımızın olduğunu, öbür kardeşin ise Ankara Garı'nda canlı bomba olduğunu, 102-104 arası can kaybımız olduğunu, HDP mitinginde de bunların yaptığını belirtti.
"Kürtler amel bakımından çok yüksektir"
2016 haberinde Emniyet raporunun 'Şu anda sayıları 10-20 bin arası' dediğini, 2 kişinin meydan muhaberesi çıkarttığını söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, raporun şehirleri söylediğini, en fazla Ankara, Konya merkezleri, Adana olduğunu, Diyarbakır'ın 94 olduğunu aktardı.
Kürtlerin de İslamiyet amel bakımından çok yüksek olduğunu bildiren Cübbeli Ahmet Hoca, Diyarbakır'da tarikatlar ve orada bulunan dini faaliyetlerin, "diyelim ki medreseler, seydalar var, şeyhler var", bunun çoğunluğu binde 999'a yakınının ehli sünnet çizgisinde olduğunu bildirdi.
Güneydoğu'daki, Doğu'daki hocalar ve şeyhlerin, terör örgütü PKK'nın Marksist-Leninist olduklarını, camilerine zarar verdiklerini söylediğini ifade eden Cübbeli Ahmet Hoca, "keşke onlar zamanında devletimiz tarafından onore edilseydi" dedi.