AYM, polise sanal ortamda araştırma yapma ve kimlik bilgisine erişme yetkisini, MİT veya Emniyet tarafından "terör örgütlerince irtibatı olduğu" bildirilen medya kuruluşlarının lisans başvurularının reddedilmesi kuralını ve kamu ile bağlı ortaklarına sözleşmeli alınacak personel için güvenlik soruşturması ve arşiv taraması uygulamasını anayasaya aykırı bularak iptal etti. Türkiye Gazetesi yazarı Fuat Uğur, bugünkü köşesinde AYM'nin kararını kaleme aldı ve kararın FETÖ ve PKK'lılara "Yürü aslanım kim tutar seni" demek anlamına geldiğini belirtti.
Son zamanlarda aldığı kararlarla sıkça tartışma konusu olan Yüksek Mahkeme, polisin, sanal ortamda işlenen suçlarda, yetkili başsavcılığının tespiti amacıyla internet abonelerine ait kimlik bilgilerine ulaşmasını, sanal ortamda araştırma yapmasını, erişim, içerik ve yer sağlayıcıların da talep edilen bilgileri kolluğun ilgili birimine bildirmesini düzenleyen kuralı, Anayasa'ya aykırı bularak iptal etti.
Gerekçede, internet abonelerine ait kimlik bilgilerinin kişisel veri niteliğinde olduğu ve kuralın demokratik topluma uygun olmadığı belirtildi.
Ceza Muhakemesi Kanunu'nun savcıların yetkilerine yönelik hükümlerinin hatırlatıldığı gerekçede, sanal ortamda işlenen suçlar da dahil olmak üzere suç soruşturmasını yapacak yetkili başsavcılığın belirlenmesinin ve konuya ilişkin uyuşmazlıkların çözümünün yargı makamlarının görevi kapsamında kaldığına işaret edildi. Gerekçede, yargı mercilerine suç soruşturmasıyla ilgili bilgilere erişme yetkisinin de tanındığı kaydedildi.
"Basın Özgürlüğü" adı altında terör örgütlerine yayın izni
Anayasa Mahkemesi, ortakları ile yönetim kurulu başkan ve üyelerinin 'terör örgütlerince iltisaklı yahut bunlarla irtibatı olduğu' Milli İstihbarat Teşkilatı veya Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bildirilen medya hizmet sağlayıcı kuruluşların lisans başvurularının reddedilmesine ilişkin kuralı da iptal etti.
Gerekçede, kuralın ifade ve basın özgürlüğünü sınırladığı, Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nün bildirimiyle lisans başvurularının otomatik reddedilmesi sonucunun doğduğu kaydedildi.
Medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar hakkında ortaya çıkan bu sonucun belli bir süreyle de sınırlı olmadığına işaret edilen gerekçede, kuralın, bu konuda yapılacak yargı denetiminin etkinliğini de sınırlayabilecek şekilde düzenlendiği bildirildi.
Kanundaki yetkinin kuralın getiriliş amacına uygun olarak kullanılmasını sağlayacak, olası keyfilikleri önleyecek yasal güvencelere de yer vermediği ifade edilen gerekçede, ifade ve basın özgürlüğüne orantısız sınırlama getirildiği vurgulandı. Gerekçede, kuralın Anayasa'ya aykırı olduğu belirtildi.
Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına engel
Yüksek Mahkeme, kamu iktisadi teşebbüslerine ve bağlı ortaklıklara sözleşmeli alınacak personel için güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmasına yönelik kanun hükmünü de Anayasa'ya aykırı bularak iptal etti.
Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasıyla elde edilen verilerin kişisel veri niteliğinde olduğu belirtilen gerekçede, kuralın kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sınırlama getirdiği bildirildi.
Gerekçede, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda kişisel veri niteliğindeki bilgilerin alınmasına, kullanılmasına, işlenmesine yönelik güvencelerin, temel ilkelerin kanunla belirlenmeksizin bunların alınmasına ve kullanılmasına izin verilmesinin Anayasa'nın 13'üncü ve 20'üncü maddelerine aykırı olduğu vurgulandı.
"Karar FETÖ ve PKK'lılara 'yürü aslanım' demektir"
Türkiye Gazetesi yazarı Fuat Uğur, bugünkü köşesinde AYM'nin kararını kaleme aldı ve kararın FETÖ ve PKK'lılara "Yürü aslanım kim tutar seni" demek anlamına geldiğini belirtti. Uğur'un yazısı şöyle:
Önce kamuda işe alınacak sözleşmeli personel için GÜVENLİK SORUŞTURMASI yapılmasını iptal etti.
Ardından polise sanal âlemde işlenen suçlarda internet abonelerini takip etme ve kimlik bilgilerine ulaşma yetkisini veren yasa maddesini iptal etti.
Yani bundan sonra AYM sayesinde sosyal medyada ahlaksızca tehdide, hakarete, yalana, iftiraya hazır olun. Polis bunların takip ve tespitini yapamayacak.
Son kararla da MİT veya Emniyet tarafından, ortakları ya da yönetim kurulu üyeleri arasında terör örgütleri ile irtibatlı kişiler olduğu belirlenen medya kuruluşlarının TV lisans başvuruları reddedilemeyecek. Yani AYM özetle yöneticileri arasında PKK'lı ve FETÖ'cü olan medya kuruluşlarına "Yürü aslanım kim tutar seni" diyor.
Şimdi sırada İNFAZ YASASI var.
FETÖ'cüler bu yasanın da iptalini istiyorlar, cezaevlerindeki FETÖ'cülere tahliye yolu açılsın diye. AYM Başkanı Zühtü Aslan'a tehditlerinin sebebi boşuna değil.
Bunu önceki gün yazmıştım.
Adalet Bakanlığı acaba durumun farkında ve gerekli…
Yok, vazgeçtim, oraya bir şey sormuyorum.
Cumhurbaşkanlığı makamına sorsam.
Beni duyan olur mu?