Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin darbe girişiminin hemen ardından Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nı Binali Yıldırım'ı arayarak, MHP’nin hükümetin yanında yer aldığını belirterek destek vermesi takdir-e şayandır. Ardından, Ülkü Ocakları Genel Başkanı’nın olayı derhal organize etmesi ve tüm Türkiye’de ülkücü teşkilatların hareket geçmesi darbe girişimi seyrinde çok önemlidir.
MHP ve Ülkücü hareketin içinde var olan Genel Başkanlık mücadelesi hiçbir şekilde teşkilatlanmayı engellememiştir. Ülkücüler siyasi teferruatlarla ilgilenmemiş, tüm türk milleti'nin ortak paydalarında bir araya gelerek bir kez daha asilliğini göstermiştir.
Bütün ülkücüler birlik ve beraberlik içinde top yekun harekete geçmiştir. Vatanına, milletine ihanete yeltenmiş hadsizlere karşı, Türkiye’de birlik ve beraberliğin oluşturulmasında ve topyekun mucadelede çok önemli bir görev ifa etmiştir.
Bu raddede ‘Ama’sız ve ‘fakat’sız bir şekilde, bütün siyasi çekişmeleri tavır ve davranışları geride bırakılarak, milletinin birlikte hareket etmesi, bir bütün olarak tepki sağlanması için hükümete verilen destek tarihe altı çizilerek geçecek kocaman bir nottur.
Askeriye’nin içerisinde var olan ülkücü-Milliyetçi Komutanlarımız canından aziz bildiği vatanı için her ne pahasına olursa olsun darbeye ‘DUR’ demek için hareket geçmiş ve derhal korunması gereken sağlarda önlemler almış ve düşmanın yurdumuzu işgal etmesinde önemli bir görevi ifa etmişlerdir.
Bu gerçeği tüm Türkiye görmüştür. Bu süreci tüm Türkiye yaşamıştır.
Türk milleti, Devlet Bahçeli'nin MHP'nin, Ülkücü teşkilatlar ve Ülkücü subaylar ile Ülkücü komutanların bu gayretini görmüştür.
Vatanını ve milletini seven herkes (şu veya bu düşünce mensubu herkes), başta MHP lideri Sayın Bahçeli’ye ve ülkücülere bu gayretlerinden dolayı teşekkür etmiştir.
Bugün geldiğimiz noktada, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönetenlerin bir daha ‘kandırılmamak’ adına, çeteleri ve vatana ihanet edecek bir takım hatsız ve çapsız insanları görmeleri ve uzaktan tanımaları içinde önemli bir tecrübe olmuştur.
ÜLKÜCÜLER DİKKATLİ OLMALIDIR
Devletimiz, darbeler yaşayan ve darbelerin her türlü ceremesini çeken, Ölse de vatanını ve milletini korumak için gerekirse kendini feda eden tescillenmiş vatanperver ve milliyetçi kişiliklere kulak vermelidir. Devletin her kademesinde bu insanlara yer vermelidir. Bu insanlar Devlet’in sigortası durumunda olabilecek değerli insanlardır.
Bugün Devletimiz yeniden yapılanırken bir yanlışa düşmemek adına Devlet’in hassas noktalarına ülkücü, milliyetçi insanlar yerleştirilmelidir. Ülkücüler, Devlet’in kademelerinden uzaklaştırılmamalı veya pasif görevlere itilmemelidir. Özellikle önemli görevler kendilerine tevdi edilmelidir. Milletimizin birlik ve beraberliğini sağladığı ve içindeki irinleri boşaltmaya başladığı ve devlet kademelerindeki insanlara güvenin azaldığı şu zamanda bunlar yapılmalıdır. Milletimizin rahat nefes alması sağlanmalıdır.
Ülkücüler her ne olursa olsun uyanık kalmaya devam edecektir.
At iziyle İt izinin birbirine karıştığı bu zamanda, ülkü ocakları ve Milliyetçi Hareket Partisi mesajlar yayınlayarak olası darbe ve iç savaş çıkarmak isteyen bir takım hainlerin oyununa düşmemek adına uyarılarda bulunmaktadır.
MHP’li ve Ülkücülerin bu safhada kale ve ciddiye alacakları tek merkez MHP ve Ülkü Ocaklarıdır.
Bunun dışında sosyal ağlarda, platformlarda tartışılan veya ortaya koyulan istek ve temennilere veya yönlendirilmelere kulak asmamalıdır.
Bir geçiş süreci yaşanmaktadır.
Her ülkücünün dikkatli davranacağı şüphemiz hiç olmadı. Söz konusu vatan olduğunda Ülkücüler ne yapacağını çok iyi bilmektedir.
KamsamHaber/Ramazan ÇAĞLAR