Milliyetçi Hareket Partisi milletvekilleri, sıfır araç satışında tüketicilerin haklarının korunabilmesine yönelik Karayolları Trafik Kanunu’nda değişiklik yapılması için kanun teklifi hazırlayarak TBMM Başkanlığı'na sundu. Genel Başkan Yardımcıları Mustafa Kalaycı ve M. Hidayet Vahapoğlu ile Konya Milletvekili Esin Kara ve Malatya Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu'nun imzalarını taşıyan teklifin gerekçesinde ekspertiz raporunda yaşanan sıkıntılara dikkat çekildi.
Sıfır araçlarda olduğu gibi ikinci el araçlarda da mağduriyetlerin önlenmesi için kanun değişikliği gerektiği belirtilen gerekçede "Ülkemizde gerçekleştirilen sıfır araç satışlarında alıcılara istediği bir yetkili yerden ekspertiz desteği alabilme hakkı tanınmalı ve bu durumdan doğan ücretler bayiler tarafından karşılanmalıdır" denildi.
Karayolları Trafik Kanununda değişiklik yapılması hakkında kanun teklifi şöyle:
"MADDE 1- 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa 24 üncü maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Ekspertiz Raporu
MADDE 24/A- İlk tescili yapılacak araçları satan alanlar, kendilerinin belirlediği bir işletmeden ekspertiz raporu alabilirler. Ekspertiz raporunun ücreti, satışı yapan bayi tarafından ödenir.”
MADDE 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3- Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür."
TEKLİFİN GEREKÇESİ
MHP'den 4 ismin imzalarını taşıyan kanun teklifinin gerekçesinde de şöyle denildi:
"Ülkemizde otomobil alım-satım işlemleri birinci ve ikinci el satış olarak tanımlanan, yetkili bayiler ya da otomobillerin kullanıcısı olan kişiler aracılığıyla yapılmaktadır. Otomotiv Distrübütörleri Derneği’nin 2020 Yılı sıfır araç satış raporuna göre ülkemizde Ocak-Mayıs döneminde 146.528 otomobil, 36.567 hafif ticari araç satışı gerçekleşmiştir. Türkiye’de otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2020 Yılı mayıs sonunda bir önceki yılın aynı dönemine göre %20,1 artarak 183.095 adet olarak gerçekleşmiştir. Otomobil satışları, 2020 yılı ilk beş aylık dönemde, geçen yıla göre %21,7 oranında artarak 146.528 adet olurken, hafif ticari araç pazarı %13,9 artarak 36.567 adede ulaşmıştır. Bu denli büyük bir pazar sahibi olan otomotiv sektörü içerisinde gerçekleştirilen alım-satım işlemlerinde birçok sorun ile karşılaşılmaktadır. Bunların en başında araç hasarları nedeniyle yaşanan değer kayıpları gelmektedir. Bu değer kaybından kaçınmak isteyen tüketiciler bayiler aracılığıyla satılan sıfır km araçların alımına yönelmektedir.
Özellikle ikinci el araç alımında yaşanan sahte beyan ve kişinin kandırılmasına yönelik olumsuz uygulamalar nedeniyle birçok vatandaşımız maddi kayıp yaşamaktadır. Bu nedenle halk arasında yaygın şekilde bu hileli satışlardan korunmak amacıyla bayilerden araç alınması tavsiye edilmektedir. İkinci el araç alımında uygulanan ekspertiz uygulaması, bayi alımlarında markaya duyulan güven nedeniyle uygulanmamaktadır. Oto ekspertiz işlemleri ile ilgili aracın geçmişte yaşadığı kazalardan, değişen parçalara, mekanik aksamında bozulan yerlerden, yakın zamanda masraf çıkarabilecek tüm noktalara kadar otomobilin incelemesi yapılabilmektedir. Oto ekspertiz işlemleri son bulduğunda ise bu işlemin yapılmasını isteyen kişiye yazılı rapor ve bilgi sunumu gerçekleştirilmektedir.
Oto ekspertiz raporu içerisinde aracın tamire gidip gitmediği, boyalı olup olmadığı, kaza geçirip geçirmediği, orijinal parçalarının değişip değişmediği gibi önemli bilgiler bulunmaktadır. Oto ekspertizde aracın motoru, yürüyen aksamı, kaporta aksamları, beygir gücü vb. önemli noktaları kontrol edilerek bir rapor şeklinde alıcılara sunulmaktadır. Sıfır araçlar için ekspertiz raporu alınmazken, Tramer kaydı da sorgulanmamaktadır. Kişiler hasarlı araç alımı yapıyor olsa dahi bu durumdan haberdar olmamaktadır. Araçlar bayilere sevki ya da bayilerde bekleme süresi içerisinde çeşitli hasarlara maruz kalabilmekte ve bu araçlar yetkili bayiler tarafından tamir ettirilmektedir. Bu durumun müşteriye bildirilmemesi halinde müşteriler maddi ve manevi kayba uğramaktadır.
Bu nedenle bayilerden satın alınan sıfır araçların üzerinde yapılan tamir, boya vb. uygulamaların tüketiciler tarafından tespit edilmesi mümkün olmamaktadır. Olası böyle bir durum ile kişiler araçlarını satışa çıkardıklarında karşılaşmakta, maddi kayıp yaşamanın yanında itibar kaybı yaşamaktadır. Araç satışı sırasında ya da tesadüfen fark edilen hasarlar neticesinde sıfır araç alıcısı çoğu zaman karşısında herhangi bir muhatap bulamamakta, Tüketici Hakem Heyeti’ne ayıplı mal hakkında başvuru yapılsa bile zararını tazmin edememektedir. Bu bilgiler ışığında, ülkemizde gerçekleştirilen sıfır araç satışlarında alıcılara istediği bir yetkili yerden ekspertiz desteği alabilme hakkı tanınmalı ve bu durumdan doğan ücretler bayiler tarafından karşılanmalıdır. Nihayet aracı satan kişinin verdiği bilgilerden ziyade bir uzmandan alınan bilgiler çok daha önemli olmaktadır. Aracın her noktası bir uzman tarafından özenle incelenmelidir. Hasarlı araçlar tamir edilmesine rağmen eski performansına dönememekte ve yapılan en ufak bir hata can ve mal kaybına sebebiyet verebileceğinden konu oldukça hassas olarak ele alınmalıdır."