Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, Kayseri'ye ayrılan bütçeye tepki göstererek, "Biz 2020'den vazgeçtik, 2021'e Allah büyük. Kayseri ileriye giden bir şehir değil, geriye giden bir şehirdir" dedi
MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ersoy, "Kayseri'de korona virüs nedeniyle halk otobüslerinin seferleri ortalama yüzde 50 düşmüş. 12 milyon zarar ediyorduk, sefer sayılarına baktığımız zaman artık 6 milyon zarar ediyoruz. Geriye kalan 6 milyonu, berbere, ihtiyaç sahibi olan kişilere verilmelidir. 'Her şeyi devletten beklememek lazım' diye bir söz vardır. Bizim proje üretip bütün partilerin ortak kararı ile mecliste yapılabilir. Memduh Başkanda bunu yapar. Hem geçmişten gelen bir tecrübesi var hem de halkın nabzını iyi tutan birisidir. İnşallah bu projeyi hayata geçirir. Ben kaynakta oluşturdum" ifadelerini kullandı.
"Sicil affının mutlaka gelmesi gerekiyor"
Bu dönemde esnafa nefes aldırılması gerektiğini dile getiren Baki Ersoy, "Esnaf kredileri, nefes kredileri, TOBB'un sunduğu krediler, bunların hepsi güzel ama 25 bin TL talep eden bir esnafın zaten geçmişte yaşadığı belli başlı sıkıntılar vardır. Örnek verecek olursak kredi kartını 5 gün geç yatırmış. Bundan dolayı bankalar 'Senin puanın düşmüş, ben sana kredi vermiyorum' diyor. Sicil affının mutlaka gelmesi gerekiyor. Sicil affı gelmediği müddetçe bu paralar kullandırılır ama bu paraları kullanan insanlar yüzde 13'le kullanmış olduğu krediyi kapatmak için yüzde 7 ile KGF'den alır, yüzde 1.5 masrafını ödeyerek yüzde 9 ile bu parayı alır ve yüzde 13'ü kapatarak yüzde 4'ü cebine koyar. Maalesef gerçekten ihtiyaç sahiplerini bu kullanamaz haldedir. Bizim mutlaka buna yapısal bir çözüm üretmemiz gerekiyor. Aslında bu şekilde ülke ekonomisinin önünü kapatıyoruz. Adam belki iyi niyetli, belki kendini düzetti, çalışıp çabalayacak ama fırsat vermiyoruz. Verdiğimiz fırsatı da bin kişi yerine 100 kişiye dağıtıyoruz kullandırıyoruz. Bu parayı da dağıtmış oluyoruz. Bu KGF kullanıp dolar almaya benziyor. Kimseyi suçlamak istemiyorum ama nefes aldıracağımız bir esnafımız var" dedi.
"2020'den vazgeçtik, 2021'e Allah büyük"
Kayseri'nin hızlı trenden mahkum bırakıldığını dile getiren MHP Kayseri Milletvekili Ersoy, "2010 yılından beri Kayseri'ye verilen bir hızlı tren sözü var. Abdullah Gül söz verdi, Ahmet Davutoğlu söz verdi, Binali Yıldırım'da verdi, Recep Tayyip Erdoğan'da verdi. Bizzat 2 defa gittim. 2020 yılında mutlaka bunun ihale yapılacağı sözünü verdiler bana. Geçmişte de 2017 yılında yapıldı ama iptal oldu. Şimdi Kayseri hızlı trenden mahrum bırakıldı. Kayseri'de Memduh Başkan havaalanı ile ilgili müjde verdi, '300 milyon TL yatırım aldım, geldim' dedi. Biz doğruları konuşmazsak, 'Kayseri şöyle iyi, böyle iyi, şöyle kaçıyor' dersek eğer, biz hem kendimizi hem de bize inanan insanları kandırırız. Biz Memduh Büyükkılıç'a gittik ve 'Başkanım bizim taleplerimiz şunlar. 2020 yılının 12 ayında tekrar geleceğiz, sen hangisini yaptın, hangisini yapmadın' dedik. Siz 1 tane de yapabilirsiniz, hiçte yapmayabilirsiniz ama biz karneniniz görmek istiyoruz. Kayserililer 'Kayseri'ye ne yapacak' diye soruyor. Biz 2020'den vazgeçtik. Bu yılda hiçbir şey yok. 2021'e Allah büyük. Biz topyekun hareket edersek, güçlerimizi birleştirirsek iyi olur ama böyle bir şey yok. Herkesin kişisel çabası vardır. Ben kimseyi suçlamak adına söylemiyorum ama sonuç alamazsak bende suçluyum. Baki Ersoy'un algısı, Baki Ersoy'un önüne geçti. Ben iktidar partisi milletvekili olsam değişirdi. Baki Ersoy bu şehirde iktidar partisinin 10 yıllık, 5 yıllık vekili olsaydı, 13 yıllık vekili olsaydı, değişirdi. Kimseyi suçlama adına söylemiyorum. Kim çivi çaktıysa Allah razı olsun. Bu zamana kadar yapılanlar var ama Kayseri ileriye giden bir şehir değil, geriye giden bir şehirdir. Konya bizi neden geçiyor, Gaziantep bizi neden geçiyor. Geçmemesi lazım. Bizim mutlaka iş dünyası ile halk ile iç içe olmamız gerekiyor. Vatandaşın sıkıntıları konusunda yerelde belediye başkanlarımızın güç alması gerekiyor. Yapıyorlardır, yapmıyorlar demiyorum ama yük alması gerekiyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın gelip buraları tek tek görecek hali yok. Yük almak gerekiyor, iletmek gerekiyor ve doğruları söylemek gerekiyor. 'Efendim 2010 yılından beri söz veriyoruz, Kayseri'de bize destek oluyor, mahcup oluyoruz' demek lazım. Bunu söylediğimiz zaman düşman olmuyoruz, dost oluyoruz. Bunu dost söyler" ifadelerini kullandı.
"Berna Gözbaşı adamım diye gezen birçok adamdan daha adamdır" diyen Ersoy, "Kulübe 2.5 sezonda 250 milyon TL resmi para girmiş. Yayın gelirleri, galibiyet gelirleri, spor totosu, Türkiye kupası gibi gelirlerden 250 milyon TL resmi para girmiş. Resmi sponsorları sayıyorum, gayri resmi sponsorları saymıyorum, onlar mahkemede. 250 milyon TL 2.5 sezonda para geliyor. Biz 76 milyon TL borçla aldığınızı biliyoruz. 250 milyon TL'den 76 milyon TL'yi çıkarınca 174 milyon TL gibi bir para kalıyor. Biz bu 2.5 sezonda 174 milyonu nereye harcadık, bu parayı harcadıktan sonra 400 milyon TL'yi nasıl borçlandık. Ben 574 milyon TL'nin hesabını soruyorum. Biz bu parayı ne yaptık? Kayserispor düşer de, çıkarda. Bu futbol takımıdır. Allah nasip etmez olmaz ama siz bu takımı bu kadar borçlandırırsanız, bu kadar zor durumlara düşürürseniz, biri de çıkar vatandaş adına bunun hesabını sorar. Çıkıp nereye harcadığını söylemeyince bu benim canımı sıkıyor" diye konuştu.
"Kayseri OSB'deki temsil giderini eleştiren, Cumhurbaşkanlığı Külliyesini eleştirenlerle aynı pozisyona düşüyor"
Kayseri OSB'deki incelemeye değinen Ersoy, "Ben raporsa sıkıntılı bir durum görmüyorum. 4 yılda 549 milyon TL yatırım yapan bir OSB'de eğer siz 1 milyon TL temsil giderinden bahsediyorsanız o zaman 2015 yılının Mart ayından sonra 12 yıl öncesine gideceğiz ve temsil giderlerine bakacağız. Belediyelerin temsil ağırlama giderlerine bakacağız. Burada OSB başkanlığıdır. Burada yıllık 112 milyon TL yatırımın olduğu yerde gider konuşuyorsanız, teşekkür etmek lazım. Ben şahıs olarak Kayseri'den Ankara'ya yıllık 100 bin TL'lik pastırma götürüyorumdur. Koskoca OSB koymayacak mı? Belediyelerin temsil gideri yok mu? Şuradan bir banka müdürüne gidin, onun da temsil gideri var. Olaya nereden baktığımıza bağlı. Osmanlı evi yapılmış, şu kadar para harcanmış. Adam evine mi yapmış. O zaman külliyeyi eleştirenler ile aynı pozisyona düşmüş oluyorsunuz" dedi.