Afganistan'da iç karışıklıkların sürdüğü, Suriye'de terör devleti kurma hazırlıklarının arttığı bir dönemde, Türkiye'yi sadece 81 il ile sınırlı tutarak 'Oralarda ne işimiz var?' sorusunu dillendiren 'Gönül Coğrafyası' kavramını idrak edemeyenlere manidar cevaplar veren MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Türkiye'nin dünya var oldukça gönül coğrafyasındaki bölgelerde mazluma yunus, zalime yavuz olmaya devam edeceğini söyledi.
TÜRKİYE'NİN TARİHİ MİSYONU VE KARAKTERİ AÇISINDAN FIRAT KALKANI HAREKATI
Tarihler 24 Ağustos 2016’yı gösterirken, bir şafak vakti şanlı ordumuz; Suriye sınırlarımızda boy göstererek hem Suriye tarafındaki yerel halkı, hem de kendi vatan topraklarımızda ki vatandaşlarımızı tehdit eden terör örgütlerine karşı “Fırat Kalkanı” harekâtını başlatmıştı. Emperyalizmin maşası FETÖ’cü hainlerin darbe girişimi üzerinden yaklaşık 40 gün geçtikten sonra başlatılan bu harekât; zamanlama ve hedefleri yönüyle Türk Devletinin ve O’nun ordusunun tarihi misyon ve karakteri açısından değerlendirildiğinde daha iyi anlaşılacaktır.
ZAMANLAMA VE HEDEFLERİ YÖNÜYLE FIRAT KALKANI HAREKATI
Harekâtın zamanı önemlidir çünkü Türk Devleti bir taraftan içindeki emperyalist hâinleri temizlerken, diğer taraftan hemen yanı başındaki mazlumların da imdadına koşacak güç ve kudrette olduğunu göstermiştir. Harekâtın hedefi önemlidir çünkü Türk Devleti, sadece sınırlarından müteşekkil bir devlet değildir. Gönül coğrafyamızda binlerce mazlumun umudu ve güvencesidir. Bu umut ve güvenceyi boşa çıkarmama hedefi Türk Devleti’nin tarihi kodlarında gizlidir.
GÖNÜL COĞRAFYAMIZIN KADERİNDE SÖZ SAHİBİ OLMAK
Türk milletinin ve Türk Devlet anlayışının bu tarihi kodlarından mahrum olanlar “Suriye’de ne işimiz var” diye siyaset bezirgânlığı yaparken, milletinin sinesinden çıkmış şanlı Türk Ordusu, yüzbinlerce masum sivilin hayata tutunmasını sağlamıştır. Daha sonra yapılan Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekâtlarıyla, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Suriye’de yapılmak istenilen hiçbir oldu-bittiye müsaade etmeyeceğini, bu coğrafyanın kaderinde söz sahibi olduğunu dost-düşman herkese göstermiştir.
GÖNÜL COĞRAFYAMIZDA MAZLUMA YUNUS ZALİME YAVUZ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Bilinmelidir ki; Türk milleti, ordusu ve milletiyle ne kadar bütünleşmişse, hem fiziki coğrafyası, hem de gönül coğrafyasıyla o kadar bütünleşmiştir. Bu itibarla; dünya var oldukça söz konusu coğrafyalarda mazluma yunus, zalime yavuz olmaya devam edecektir. Başta 5 yıl önce yitirdiğimiz Fırat Kalkanı Harekâtı şehitleri olmak üzere, bu toprakları bizlere vatan kılan, aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlık ve afiyet diliyoruz. Türk millet onları asla unutmayacaktır. Yaşasın Büyük Türkiye, Var olsun Türk Milleti!