Kamuoyunda Süleymancılar olarak bilinen, Süleymanlı cemaatinin FETÖ benzeri bir örgütlenme içerisinde oldukları daha önce diyanet raporlarına yansımıştı. Cemaatin nasıl örgütlendiği, ışık evleri benzeri yurt yapılanmaları deşifre oldu.
Geçtiğimiz haftalarda İstanbul’da ortaya çıkan iki olay ve geçen yıl Alanya’da yaşanan yurt ve kermes ile ilgili gelişmeler, Süleymancılar cemaatinin örgütlenme yapısını tamamen deşifre etti.
Kapalı bir kutu gibi olan cemaatin sinsice örgütlendiği ve bu yapılanmayı hangi araçlarla gerçekleştirdiği belli oldu.
DİYANET RAPORUNDA CIA VURGUSU
Diyanetin hazırladığı tarikatlar raporunda Süleymancılar cemaatinin “Yabancı istihbarat örgütleri ile bağlantısı” hakkında uyarılar bulunuyor. Daha önce de Süleymancıların CIA tarafından kontrol edildiği/yönetildiği iddiaları ciddi olarak iddia edilmişti.
FETÖ TİPİ ÖRGÜTLENME
Süleymancıların FETÖ benzeri bir örgütlenme yapısı içerisinde olduğu Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hazırladığı raporda, dile getirilmişti. Ancak bu yapılanmanın detayları belirtilmemişti.
Geçtiğimiz haftalarda İstanbul’da yaşanan iki olay, Süleymancıların Fetö’nün “Işık Evleri” benzeri bir yapılanma içerisinde olduğunu ispatladı.
SÜLEYMANCI YURTLARI BİRER HÜCRE EVİ
Yurtlar üzerinden örgütlenen Süleymancılar, bu yurtları birer hücre evi gibi kullanarak bütün yurda dağıldılar. Bir “YURTLAR İMPARATORLUĞU” na dönüşen bu şebekeyi nasıl kurup nasıl yönettikleri ise son iki olayda açığa çıktı.
Geçtiğimiz haftalarda İstanbul Kağıthane’de yıkılan Sadabad yurdu’nun Süleymancılara ait olduğu yurt yıkıldıktan sonra belli oldu. Çünkü, Süleymancılar kurdukları dernekler aracılığı ile yurtları ve kursları işletiyorlar. Görünürde cemaat ile hiçbir organik bağı olmayan dernekleri kurdurarak örgütleniyorlar. Dernekler cemaat yöneticilerinin belirlediği isimler tarafından kurduruluyor. Farklı kişiler tarafından farklı isimlerle kurdurulan dernekler daha sonra yurt ve kurs açarak, sanki sıradan bir köy, mahalle derneği gibi çalışıyor. Aslında bunların tamamı tek bir merkezden, Süleymancıların yöneticileri tarafından organize ediliyor.
SADABAD YURDU MESELESİ
Sadabad yurdu yıkılırken, basında Kağıthane’de bir öğrenci yurdu yıkıldı” şeklinde yer aldı. Bazı basın organları ise, Süleymancılara yakın olduğu iddia edilen yurt diye bahsetti. Yalnız, siyasetcafe Süleymancıların yurdu olduğunu duyurarak, “Süleymacıların yurduna baskın” şeklinde haberi verdi. Bu duyurunun ise gerçek olduğu kısa süre sonra ortaya çıktı. Sadabad yurdunun da, Süleymancılar tarafından “Sadabad Eğitim Hizmet ve Kültür Derneği” adı ile kurdurulan derneğin olduğu belli oldu. Yurt binasının yıkımda ve sonrasında yaşanan olaylar, Süleymancıların provokasyonları da nasıl bir örgütlenme içinde olduklarını açıkça gösterdi.
HASİBE HATUN DERNEĞİ
Kağıthane’deki sadabad yurdunun yıkımın üzerinden kısa bir süre geçtikten sonra, Üsküdar’da bir yurt meselesi daha gündeme geldi. Süleymancılar, yurt yapmak için Lale Aydın adındaki bir kadının evlerini zorla elinden almak isteyince konu bir anda gündeme oturdu.
Süleymancıların yöntemi yine aynıydı. Yine farklı kişiler adına kurdurdukları “Hasibe Hatun Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği” tarafından yurt yapacaklardı. Yurt yapmak için de Üsküdar’da bir binanın bazı dairelerini almış, dairelerini satmak istemeyen Lale Aydın ile de mahkemelik olmuşlardı.
İşte Türkiye genelinde bu şekilde örgütlenen Süleymancıların yüzlerce “Işık Evi” benzeri yurt açması ve bu yöntemle örgütlenmesi akıllara FETÖ yapılanmasını getiriyor. FETÖ’de adına Işık Evi dediği hücre evlerinde örgütlenmiş, burada yetiştirdiği müritleri tarafından da 15 Temmuz ihanetini gerçekleştirmişti.
Süleymancıların, sayıları ve kimlere ait oldukları bilinmeyen yurt, dernek ve kurslar aracılığı ile örgütlenmesinin getireceği tehlikenin geç olmadan önlenmesi gerekmektedir. Aksi taktirde yeni bir FETÖ ihaneti yaşanması tehlikesi çok da uzak bir ihtimal değildir.
kaynak: siyasetcafe