Mübarek Kurban Bayramı’nı kutladığımız bugünler; yardımlaşmanın, darda kalanları hatırlamanın, yolda kalmışları gözetmenin, mahzun ve mağdur kalmışlara yaklaşmanın daha çok olması gereken zamanlardır.
İnancımız, erdemlerin en üstünü olarak; gelmeyene gitmeyi, vermeyene bağışlamayı ve kötülük edene iyilikle mukabele etmeyi öğütlemişken, bayramlarda kucaklaşmanın, küslerin barışmasının manevi bir yükümlülük olduğu daha iyi anlaşılacaktır.
Yüce Allah’a manen yaklaşmanın ve ulaşmanın en yoğun yaşandığı günlerden olan Kurban Bayramı; aynı zamanda, cömertliğin, rahmetin ve bereketin de her yerde belirdiği, boy attığı bir döneme işaret eder.
Sosyal yardımlaşma ve dayanışma duygusunun güçlendiği, kolektif tavır ve davranışların belirginleştiği ve en önemlisi ‘biz’ duygusunun ön plana çıktığı bayramların, millet hayatımızda çok önemli bir yeri vardır.
Bin yıldır sevinçte ve tasada, zaferde ve mağlubiyette, mutluluk ve üzüntüde bir araya gelerek sağlam ve ayrılmaz bir bütün oluşturmuş olan Türk milletinin bütün fertleri, sadece bayramlarla sınırlı kalmadan, her zaman ve her daim birlikte olmanın azami sorumluluğunu yerine getireceklerdir.
Bu duygu ve düşüncelerle, her yöresiyle ve kesimiyle bir bütün olan aziz milletimizin mübarek Kurban Bayramını kutluyor, bu kutlu günlerde sonsuza kadar bir arada olabilmeyi temenni ediyor, bütün vatandaşlarımıza sağlık, huzur ve mutluluk diliyorum.