Genel Başkanımız, şehidimizin anasına son vazifemizi yapmadan önce Öğle Namazını kılmak için camiye girdiler. Ben de o sırada cenaze namazında Genel Başkanımızın saf tutacağı yerde beklemekteydim. Yanıma yaklaşan takım elbiseli ve kulaklıklı şahıs -koruma olduğu her halinden belliydi-, beni de koruma zannetmiş olacak ki, bana bulunduğum yeri kim için tuttuğumu sordu. Ülkü Ocakları Genel Başkanımız için yer ayırdığımı söylediğimde, Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in cenaze namazına katılacağını ve Genel Başkanımız ile yan yana saf tutmalarının iyi olacağını söyledi.
Ancak, Genel Başkanımızın tavrını ve Ülkücü Hareket’te dönek ile “Bozkurt”un asla yan yana durmayacağını bildiğim için yerimi değiştirdim. Genel Başkanımız da camiden çıkar çıkmaz Yıldırım Tuğrul’un yüzüne dahi bakmadan benim bulunduğum yere gelerek saf tuttu. Cenaze namazı kılınıp, rahmetli Fadimana’mızı toprağa verdikten sonra doğru yaptığımı bir kez daha fark ettim. Zira, Genel Başkanımıza Şehit Ömer Halisdemir’in kabrini ziyarete geçilmesi teklif edildiğinde hemen geçmedi. Zira Yıldırım Tuğrul’da Şehit Ömer Halisdemir’in kabrindeydi ve Genel Başkanımız Yıldırım Tuğrul’un oradan ayrılmasını bekleyerek, şehidimizi daha sonra ziyaret etti.
Şehidimizi de dualarla yad ettikten sonra, taziye çadırına geçtik. Allah’ın işine bak ki Tuğrul Efendi de oradaydı. Bu defa yaptığımın doğruluğu tescil edilecekti. Çünkü, Genel Başkanımız, Yıldırım Tuğrul çadırdan çıkmadan o tarafa dahi yaklaşmadı. Hatta, taziye çadırından çıkarken bir bahane ile arkasını dönerek yüzüne bile bakmadı. Yıldırım Tuğrul ne mi yaptı? Uzun uzun, ciğere bakan kedi gibi Genel Başkanımıza doğru baktı ve yüzüne bakılmayınca çok fena bir şekilde bozulmuş halde çekti gitti. Sonrası ise tüm kamuoyunun malumu. Ülkü Ocakları’nın bu tavrından karın ağrısı çeken Tuğrul Efendi şimdi Ülkü Ocakları Genel Başkanını aklı sıra eleştiriyor. Ahmet Hakan’ın programında Genel Başkanımız Olcay KILAVUZ’un açıklamalarını saptıran bu Yıldırım Tuğrul, şimdi de güya Ülkü Ocakları’nı topa tutuyor.
Tuğrul Efendi, sen bayramlık kıyafetleriyle harçlık isteyen çocuklar gibi süslenip püslenip koltuk için kendini maskara ettiğin gün Ülkücü Hareket için bir “hiç” oldun. Bunu anlasan fayda eder. Soyadın ile Başbakan Yardımcısı olabilirsin ama ADAM olamazsın.
Adam olmadığın içinde Ülkü Ocakları Genel Başkanı ile şu bağrı yanık Anadolu çocuklarıyla fotoğraf çekinmekten imtina etmeyen yiğit ile aynı kareye giremezsin. Çünkü o karede ADAMLARA yer vardır, mirasyedilere değil!
H. E. Yılmaz 17 Nisan 2017