Kocamaz'ın Açıklaması şöyle:
Ömür hızla akıp giderken boş kubbede hoş bir sada bırakmaya yönelik çabalar gösterebilmek ne güzel...
Memleket çok zor günlerden geçiyor! Ülkemiz kıskaç altında! Üzerimize dış güçlerin desteğiyle bir 15 Temmuz hain darbe oyunu oynanmış!
Halen bu işin vahametini anlayamayan, bizim birlik ve bütünlük çağrılarımıza anlam veremediklerini söyleyenler var. Elbette 15 Temmuz'a bir anda gelinmedi! Elbette çok fahiş hatalar yapıldı! Elbette yapılan yanlışları unutamayız! Elbette bu yapılan yanlışlardan dersler çıkarmak, tarihin tekerrürüne engel olmak zorundayız! Ancak bölgemizde Suriye, Irak ve İran’da yaşananlar, İslam Alemi üzerine oynanan oyunlar, İslam Aleminin birbirinden ve Türkiye’den uzaklaştırılma çabaları, PKK, PYD, DAEŞ vs. gibi yasa dışı örgütlerin ABD tarafından desteklenerek ülkemize karşı kullanılması, Suriye de bize karşı oluşturulmaya çalışılan çok denklemli cepheler, bizim geçmişte yaşananlara takılarak bu günkü tehlikeyi ve beka sorununu göz ardı etmemizi gerektirmez, gerektirmemeli! Eskilerin bir sözü vardır. ‘Değirmen gitmiş, siz şak şakı ile meşgul oluyorsunuz’. Şimdiki bu tartışmalar da ona benziyor. İçimizdeki bu siyasi hesaplaşmaların da bir zamanı ve zemini var! Geçmişte yaşananları, yapılan yanlışları, yapılan ithamları, hakaretleri unutmak mümkün değil. Ancak bu tartışmaları bügün için sürdürmemizin de zamanı değil! Ülke bir beka sorunu ile karşı karşıyayken geçmişe takılıp kalarak, ülkenin bugün yaşadıklarını nasıl göz ardı edebiliriz. Zaman nefislerimizi ayaklar altına alma zamanı! Zaman kin ve nefreti bir kenara bırakma zamanı! Zaman birleşme bütünleşme ve tek yumruk olma zamanı! Bizim söylemek istediğimiz bu. Geçmişte kısır çekişmelerden kurtulamadığımız, bu tartışmaları bir kenara bırakıp, ülke menfaatlarını öne alıp ‘Önce Ülkem, Sonra Partim ve Ben’ deme erdemini gösteremediğimiz için ülke ve millet olarak, demokrasi, kişisel hak ve hukuklarımız adına neler çektiğimizi, neleri kaybettiğimizi hepimiz biliyoruz.
Gençler belki yaşları gereği bazı yaşananları hatırlayamayabilir. Ama bizler yaşadığımız acı olaylar ve edindiğimiz tecrübeler nedeniyle daha sağlıklı düşünmek, olayları akıl süzgecinden geçirmek durumundayız. Bugün Sayın Devlet Bahçeli’nin taşıdığı sorumluluk gereği, ülkemizin kuşatılmaya çalışılması ve beka problemleri nedeniyle, kendisine ve camiamıza yapılan hakaretlere rağmen nefsini ayaklar altına alması, böyle bir büyüklüğü gösterebilmesi herkesin yapabileceği bir hareket değildir. Bu hareket MHP’nin sadece ve her şeye rağmen, ne pahasına olursa olsun mutlaka iktidar olmayı amaçlayan bir parti olmayıp, ülke çıkarlarını şahsi ve parti çıkarlarından üstün tutan bir ideoloji ve anlayışa sahip olduğunu göstermiştir. Bu vebal hepimizin. Bu vebali hep beraber omuzlarımızda taşıyoruz. Yarın çok geç kalınmış olabilir. Yarın bizden sonra ki nesillere söyleyebileceğimiz herhangi bir sözümüz kalmayabilir. Gün birlik ve bütünlük günü. Gün üzerimize oyunlar oynayan emperyalist güçlere karşı hep birlikte dik durma günü. Gün ülkemizde barış ve kardeşliği geliştirme, millet olabilmenin tüm değerlerine sahip çıkarak bütünleşme günü. Allah milletimizin yar ve yardımcısı olsun. Allah'a emanet olunuz.