Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, baş başa ve heyetler arası görüşmeler ile anlaşmaların imza töreninin ardından Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda ortak basın toplantısı düzenledi.
Konuşmasına Senegal'i bir kez daha ziyaret etmekten duyduğu mutluluğu dile getirerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall'iye şahsına ve heyetine gösterdiği konukseverlik için teşekkür etti.
Bugünkü görüşmelerinde dolu dolu bir günü geride bıraktıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2018'de belirlediğimiz hedeflerin birçoğunu başarıyla hayata geçirdiğimizi görüyorum. O zaman belirlediğimiz 400 milyon dolarlık ticaret hacmi hedefine hamdolsun aynı yıl içinde ulaştık ancak 2019 verileri iki ülke arasındaki ticaretin ilerletilmesi noktasında daha fazla çalışmamız gerektiğini gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Türkiye ve Senegal arasındaki hedefin 1 milyar dolarlık hedefe ulaşmak olduğunu bildiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bunu da en kısa sürede yakalayacağımıza inanıyorum. Aziz kardeşim Macky Sall'i, 2025 yılını hedefleyerek oluşturduğu Yükselen Senegal Kalkınma Planı, diğer bölge ülkelerine de örnek teşkil ediyor. Türk firmaları ulaşımdan inşaata, sağlıktan altyapıya farklı sektörlerde hayata geçirdikleri projelerle bu plana katkı sağlıyor. İş adamlarımız Senegal'e daha fazla hizmet için tüm fırsatları değerlendirmeye hazırdır. Az sonra katılacağımız Türkiye-Senegal İş Forumu, iş adamlarımızı daha da teşvik etmemize yardımcı olacaktır. Türkiye'nin potansiyelini Senegal'de tanıtmak ne kadar önemli ise Senegal'in potansiyelini de Türkiye'de tanıtmak aynı derecede önemlidir."
"Geleceği inşa etmeyi hedefliyoruz"
Senegal'in, Türkiye'nin Fetullahçı Terör Örgütü ile (FETÖ) mücadelesini anlayan ve hak veren bir ülke olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Maarif Vakfımız, hali hazırda Senegal'de 13 okulla eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürüyor. Türkiye Bursları ile halen 50 Senegalli öğrenci, ülkemizde yüksek öğrenim görüyor. TİKA gibi kurumlarımız da Senegal'de sürdürülebilir kalkınma odaklı faaliyetlerimize devam ediyor. Kadim medeniyetlerin temsilcileri olan Türkiye ile Senegal arasında köklü tarihi ve kültürel bağlar bulunuyor. Ortak geçmişimizden ilham alarak geleceği inşa etmeyi hedefliyoruz. Bu husus Afrika ortaklık politikamız bakımından da önem taşıyor."
Senegal'in ziyaretinden önce Cezayir ve Gambiya'ya gittiğini anımsatan Erdoğan, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı döneminde Afrika Kıtasının 28 ülkesini ziyaret ettiğini belirtti.
Senegal'e 4'üncü ziyaretini gerçekleştirdiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çünkü biz Afrika halklarını gönüldaşlarımız, kardeşlerimiz, kader ortaklarımız olarak görüyoruz. Afrika'nın yaşadığı acılara politik, stratejik, çıkar odaklı değil, tamamen insani ve vicdani nazarla yaklaşıyoruz. Ziyaretlerimizin yanı sıra son yıllarda imzaladığımız anlaşmalarla, aldığımız kararla, uygulamaya koyduğumuz ortak projelerle farklı bir iş birliği modelinin mümkün olduğunu gösteriyoruz." dedi.
"Türk firmalarının buradaki adımları çok ciddi bağların oluşmasına vesile olacaktır"
"21. yüzyılın aynı zamanda bir Afrika yüzyılı olacağı inancıyla iş birliğimizi artırarak sürdüreceğiz." diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Az önce Sayın Başkanın vermiş olduğu müjde çok çok önemli. O da 50 bin kişilik bir stadyumun burada yapılacak olması, gençlerimiz noktasında önemli bir adım. Öbür tarafta yine aynı şekilde demir-çelikte çok ciddi bir yatırımın temeli yine burada Tosyalı Holding tarafından atılacak olması önemli. Tosyalı Holding ve Summa gibi bütün Türk firmalarının buradaki adımları inanıyorum ki Türkiye ve Senegal arasında çok ciddi bağların oluşmasına vesile olacaktır."
Savunma sanayine yönelik atılacak adımların büyük önem arz ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Biz bu konuda da hiçbir zaman Senegal'i yalnız bırakmayacağız. Turizmde ve enerjide bu adımları atmakta kararlıyız. Gerek Batı Afrika ile gerekse tüm kıta ile bağlarımızın derinleşmesine, Senegal'in bize gereken desteği vereceğine inanıyorum. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken Sayın Cumhurbaşkanı Macky Sall nezdinde halkına şahsım ve milletim adına bir kez daha şükranlarımı sunuyorum."
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile yaptığı görüşmeler hatırlatılarak, "Libya'da çözüm yakın diyebilir miyiz? Amerika Başkanı Donald Trump ile başka hangi konular ele alındı?" şeklindeki soru üzerine, Trump ile görüşmelerinin bir nezaket telefonu olduğunu söyledi.
Erdoğan, Elazığ'da meydana gelen depremde 41 vatandaşın hayatını kaybettiğini ve 1600 civarında yaralının olduğunu hatırlatarak, yaralıların tamamına yakınının ayakta tedavi ve taburcu edildiğini belirtti.
Az sayıda vatandaşın tedavisinin devam ettiğini belirten Erdoğan, enkazların altından çok sayıda vatandaşın kurtarılmış olmasının da ayrı bir mutluluk vesilesi olduğunu dile getirdi.
Bakanları olay sonrası bölgeye gönderdiğini, kendisinin de daha sonra deprem bölgesine gittiğini hatırlatan Erdoğan, şunları bildirdi:
"Şu an itibarıyla enkazlar kaldırılıyor, enkazların kaldırılmasıyla beraber de süratle gerek köy ve mahallelerde gerekse merkezde yapacağımız inşaatların planlaması Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız tarafından yapıldı. Bütün bunlarla beraber de tabii kış mevsimine girmiş olmamız hasebiyle buradaki bütün vatandaşlarımızın giyim-kuşam bu noktada yemek vesaire bunlar sürekli olarak veriliyor ve bu noktada Sayın Trump'ın aramış olması bir nezaketti. Biz de kendilerine teşekkür ettik. 'Bize düşen herhangi bir şey varsa biz bunları yapmaya hazırız' dediler, teşekkür ettik. 'Herhangi bir sıkıntımız olursa bu konuda sizinle haberleşiriz' dedik."
"Libya'da bugünden yarına bu iş çözülür dersek yanlış olur"
Görüşmede Libya ve İdlib konularının da gündeme geldiğini ve bu konularda neler yapabileceklerini konuşma fırsatı bulduklarını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Libya'da bugünden yarına bu iş çözülür dersek yanlış olur. İşte dün biliyorsunuz yapılması gerekli olan toplantılarda yine Hafter geleceğini söylediği yerlere, örneğin Tunus'a gitmedi. Geldiği yerde bir netice mi vardı? Yok, Moskova'dan da kaçarak adeta geri döndü. Aynı şekilde Berlin sürecindeki toplantıda da otel odasında saklandı ve oradan takip etti. Yani işi çözmek gibi bir derdi yok. Tam aksine işte Wagner diye bir güç var arkasında, onun arkasında kimlerin olduğu belli. Bunlar lejyonerler. Abu Dabi yönetiminin parasal bütün kaynaklarını sağladığı lejyonerler ve oralardan temin ettiği imkanlarla bunlar şu anda Hafter'i ayakta tutuyor. Çünkü Hafter'in kendisi de bir lejyoner. Bunun yanında bir de resmi olarak yani Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin tanıdığı malum Serrac var. Şu anda bunların karşılıklı olarak devam eden mücadelesinin biz biran önce askeri olmaktan çıkıp tamamen siyasi alana dönüşmesi, siyasi alanda da Libya halkının kendi kaderini belirlemesinin doğru olacağına inanıyoruz."
"Sınırlarımıza doğru hareketlenme söz konusu"
İdlib'in çok farklı olduğunu belirten Erdoğan, "İdlib'de de şu anda bizim sınırlarımıza doğru bir hareketlenme söz konusu ve buna karşılık biz de tabii tedbirlerimizi almış bulunuyoruz. Kış mevsimi orada çok daha şiddetli. Bütün gelen oradaki kardeşlerimizi çadırlara değil de briket barınma yerleri yapalım dedik. Şu anda onlar bir taraftan süratle yapılıyor ve onlar bittikten sonra da kendilerini o briket barınaklara yerleştireceğiz. Süreci orada da yine hassasiyetle takip ediyoruz. Temenni ederim ki İdlib'i de barışla sona erdiririz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e ilişkin bir soru üzerine, şunları kaydetti:
"Her şeyden önce Hafter, evet bir lejyonerdir, maaşlı bir askerdir ve bu kişi Kaddafi döneminde Kaddafi'ye de o zaman ihanet etmiş ve Kaddafi'nin yanından kaçıp Amerika'ya sığınmıştır ve yıllarca Amerika'da yaşamış olan birisidir. Şimdi de burada Abu Dabi yönetiminin vermiş olduğu destekle, parasal kaynaklı destekle bütün silah, mühimmat, araç, gereç her şeyi Abu Dabi yönetimi ve Mısır sağlamaktadır. Serrac, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin tanıdığı bir lider, bir siyasetçi konumundadır. Şimdi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin tanıdığı bir liderle dünyada uluslararası camiada kimsenin tanımadığı bir kişiyi yan yana koyabilir miyiz? Bu mümkün değil. Dolayısıyla bunları da iyi anlamamız lazım ve Hafter denilen kişiye de bu noktada konumunu öyle belirleyip, oraya onu oturtmak lazım. Şu anda onun resmi ne Libya'da ve ne uluslararası camiada hiçbir kimliği ve kişiliği yoktur."
'Türk firmaları Senegal'de altyapı ve kalkınma da hayati rol üstlendi'
Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, Elazığ depreminde hayatını kaybeden Türk vatandaşları için taziyelerini iletti.
Manisa'daki deprem akabinde de Türkiye'nin yanında olduklarının altını çizen Sall, "Sayın Cumhurbaşkanı önemli bir dost, kendisiyle hem iş birliği hem dostane ilişkilerimiz son yıllarda çok derinleşti. Türkiye Senegal'in çok önemli bir ortağı, her zaman yanımızda oldu." diye konuştu.
"Senegal'de altyapı ve kalkınma projelerinde Türk firmaları hayati rolü üstlendi." ifadelerini kullanan Sall, bunlar arasında Dakar Blaise Diagne Uluslararası Havalimanı, uluslararası bir konferans merkezi, Dakar Arena kapalı spor salonu, fuar merkezi ve demiryolu hattı inşaatı bulunduğunu anlattı.
Sall, iki ülkenin son derece dinamik bir iş birliğine sahip olduğunu vurgulayarak, "Bu ortaklık çerçevesinde büyük bir olimpik stat inşasına şubat ayında başlayacağız. Temelini yakında atacağız." şeklinde konuştu.
Türkiye ile Senegal'in karşılıklı saygı çerçevesinde, somut eylem ve hedeflere yönelik bir iş birliği yürüttüğünü ve bunu her geçen gün genişlettiğinin altını çizen Sall, "Bundan sonraki dönemde de eylemlerimizi artırarak Senegal-Türkiye arasındaki ilişkilerimizi pekiştirmeyi umuyoruz. Yer fıstığının bundan sonraki dönemde Asya ve Avrupa pazarlarından sonra Türkiye pazarlarına girmesini arzu ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"7 anlaşma imzalandı"
Sall, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmelerinin ardından iki devlet arasında 7 anlaşma imzalandığını, iş birliğinin hukuki çerçevesinin daha da sağlamlaştığını dile getirdi.
İki ülke arasındaki bazı ortaklıkların daha sürdürülebilir temelde çalışmasını istediklerini vurgulayan Senegal Cumhurbaşkanı Sall, "Ülkelerimiz arasındaki potansiyel aslında henüz en yüksek noktada kullanılmıyor. Bundan sonraki dönemde ekonomik ve ticari alanlarda iş birliğimizi daha da artırmak istiyoruz, görüşmelerimizi bütün bu konular üzerinde gerçekleştirdik. İş birliğimizi karşılıklı çıkar üzerinde sağlamlaştırmak istiyoruz." dedi.
Sall, Erdoğan ile görüşmelerinde Afrika'da, Libya'da ve dünyadaki gelişmeleri ele aldıklarını, terörle mücadele konusunda Türkiye'nin yanlarında olmasından büyük memnuniyet duyduklarını aktardı.
Türkiye'de yasa dışı göçmen statüsündeki 1500 Senegallinin statüsünün değişeceğini ifade eden Sall, Senegal'de yatırım yapan Türk firmalarına yeni projeler üstlenerek ülkesinin ekonomik kalkınma ve istihdamına katkıda bulundukları için teşekkür etti.
İki ülke arasında 7 anlaşma imzalandı
Ortak basın toplantısı öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve mevkidaşı Sall huzurunda iki ülke arasındaki anlaşmalar imzalandı.
Buna göre, iki ülke arasındaki "Nakdi Yardım Uygulama Protokolü" Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile Senegal Silahlı Kuvvetleri Bakanı Sidiki Kaba tarafından imzalandı.
"Dakar Yunus Emre Kültür Merkezi'nin (YETKM) Açılışına İlişkin Mutabakat Zaptı" Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Senegal Dışişleri ve Yurtdışında Yaşayan Senegalliler Bakanı Amadou BA tarafından imza altına alındı.
İki ülke arasında "Eğitim İşbirliği Anlaşması"na ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve Senegal Dışişleri ve Yurtdışında Yaşayan Senegalliler Bakanı Amadou Ba imza koydu.
"Afet Yönetimi Alanında Mutabakat Zaptı" ise Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve Senegal İçişleri Bakanı Aly Ngouille Ndiaye tarafından imzalandı.
"Diasporaya İlişkin Konularda İkili İşbirliği Hakkında Mutabakat Zaptı" Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile Senegal Dışişleri ve Diaspora Bakanı Amadou BA tarafından imza altına alındı.
İki ülke arasında "Spor Alanında İşbirliği Anlaşması"na ise Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile Senegal Spor Bakanı Matar Ba imza koydu.
"Arşiv Alanında İşbirliği Protokolü" ise Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Uğur Önal ve Senegal Arşivleri Başkanı Fatoumata Cisse Diarra tarafından imzalandı.
'Hedefimiz Senegal ile ticaret hacminin orta vadede 1 milyar dolara çıkarılması'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlenen Türkiye-Senegal İş Forumu'na iştirak ederek, katılımcılara seslendi.
Konuşmasına Senegal'in kurucu Cumhurbaşkanı Leopold Sedar Senghor'un şiirinden bir dörtlük okuyarak başlayan Erdoğan, Afrika kıtasına has samimiyetle şahsını ve heyetini bağrına basan tüm Senegal makamlarına ve Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall'iye teşekkür etti.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun (DEİK) öncülüğünde yapılan toplantının ülkeler arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesine katkı sağlamasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İş adamlarının destek vermediği ve öncülük etmediği bir kalkınma hamlesinin hedefine ulaşma şansı yoktur. Siyaset ile iş dünyasının el ele verdiği, hedef ve gaye birliği yaptığı durumlarda ise başarı muhakkaktır. Türkiye'nin 17 yılda ekonomide yazdığı başarı destanında siyasetçiler ile beraber çalışan, risk alan, mücadele eden iş adamlarının çok büyük payı bulunur." ifadelerini kullandı.
Türkiye olarak kamu ve özel sektörün el ele vererek 17 yılda tarihi reformlara imza attıklarını belirten Erdoğan, "İktidara geldiğimizde vatandaşlarımız yüksek faiz, yüksek enflasyon ve istikrarsız bir ekonominin cenderesi altında eziliyordu. İş adamlarımız bırakın birkaç yıllık planlar yapmayı birkaç ay sonrasını dahi kestiremiyordu. Böyle bir tablodan ülkemizi kurtarmakla kalmadık, aynı zamanda tarihimizin en büyük ekonomik sıçramasını gerçekleştirdik." dedi.
Türkiye'nin dünya ekonomisi sıralamasında, satınalma paritesine göre 18'incilikten 13'üncülüğe yükseldiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ifadelerini şöyle sürdürdü:
"Milli gelirimizi 236 milyar dolardan 950 milyar dolarlara kadar çıkardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan 181 milyar dolara taşıdık. 2003-2019 yılları arasında ekonomimize toplam 220 milyar dolar civarında doğrudan yatırım girişi oldu. Yurt dışı müteahhitlik sektörümüz bugüne kadar 126 ülkede 400 milyar dolar değerinde 10 bin 108 proje üstlendi. Altyapı alanında 2003 yılında dünyada 39'uncu sırada iken bugün 9'uncu sıraya yükseldik. Şu an dünyadaki 10 önemli, dev altyapı projesinden 6'sı Türkiye'de bulunuyor."
İstanbul Havalimanı'nın 90 milyon yolcu kapasiteli ilk etabının geçen yıl hizmete açıldığını hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"İstanbul Boğazı'na eş olacak son derece stratejik bir proje olan Kanal İstanbul'u hayata geçirmek için çalışıyoruz. Ayrıca son 17 yılda hızlı tren hatlarından havalimanlarına, tünellerden otoyollarına, köprülerden TürkAkım, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu'na kadar pek çok uluslararası büyük eseri hizmete aldık. Sağlıkta hem fiziki altyapı konusunda hem de tedavide cazibe merkezi olma yolunda ilerliyoruz.
Tedavi için gelen kişi sayısı 2018 yılında 450 bin iken 2019 yılının ilk 10 ayında 470 bine ulaştı. Turizm alanında 2019 senesinde kendi rekorumuzu kırıldığımızı görüyoruz. Savunma sanayi alanında ise yerlilik oranımızı göreve geldiğimizde yüzde 20 iken yüzde 70'ler seviyesine taşıdık. Silahlı insansız hava araçlarında dünyanın dört ülkesinden biriyiz."
Kısa süre önce Türkiye'nin küresel düzeyde markası haline gelecek Türkiye'nin Otomobili'nin tanıtımının gerçekleştirildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geleceğin teknolojisi ile üreteceğimiz bu otomobili, sadece vatandaşlarımızın değil, inşallah tüm insanlığın kullanımına sunacağız." dedi.
Tüm bu yatırımların Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin öncülüğünde özel sektörün katkı ve destekleriyle yaptıklarını belirten Erdoğan, yurt içindeki ve yurt dışındaki yatırımlarda Türk firmalarının yanında olmayı, yeni iş birlikleri için iş dünyasını teşvik etmeyi sürdüreceklerini söyledi.
"Türkiye için hem önemli bir ortak hem de değerli bir dost olan Senegal ile ilişkilerimizi geliştirmeye önem atfediyoruz." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu noktada daha önce Sayın Cumhurbaşkanıyla ikili ticaret hacmimizi yükseltmeye yönelik bazı hedefler tayin ettik. İlk olarak 250 milyon dolar hedefini belirledik ve bunu gerçekleştirdik. 2018 yılı mart ayındaki ziyaretim sırasında 400 milyon doları hedefledik. Hamdolsun aynı yıl bu hedefe ulaşmayı başardık. Türkiye ile Senegal arasındaki ticaret hacmini 2007 yılındaki 66 milyon dolar seviyesinden 2018 yılında 401 milyon dolar seviyesine taşıdık ancak bu rakamın 2019 yılında 300 milyon dolara gerilediğini görüyoruz. Hedefimiz, ticaret hacmimizi orta vadede bugün yaptığımız görüşmelerden sonra 1 milyar dolara çıkarmaktır."
Türkiye ve Senegal olarak bu hedefi yapabileceklerini ve başta iş adamlarına çok önemli görevler düştüğünü söyleyen Erdoğan, "Ticaretimizin büyük kısmı ülkemizin Senegal'e ihracatından oluşuyor. Biz ikili ticari ilişkilerimizi kazan-kazan temelinde, dengeli bir biçimde geliştirmek istiyoruz. Türk ekonomisi ile Senegal ekonomisi birbirini tamamlayıcı özelliklere sahiptir. G-20'nin üyesi ve bölgesinde önemli bir ekonomik güç olan Türkiye, Senegalli üreticiler için önemli bir pazardır." diye konuştu.
Senegal'in Türk iş dünyası için ciddi bir potansiyel barındırdığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ulaşım imkanlarının da ülkelerimiz arasında arttığını görüyoruz. Türk Hava Yolları'nın Senegal'e haftada 8 seferi bulunuyor. THY ayrıca haftada 4 defa kargo uçuşu düzenleyerek ekonomik ilişkilerimize katkı sağlıyor. Dakar'a yönelik yolcu seferlerini haftada 14'e, hatta mümkün olması halinde 21'e çıkarmayı hedefliyoruz. Türk müteahhitleri, Senegal'de birçok başarılı projeye imza atıyorlar. İnşallah yakın zamanda büyükelçilik binamız için de sağ olsun Sayın Başkan bizlere 10 dönümlük gayet güzel bir yeri tahsis etti. Orada da bizler yerli, milli mimariyle inşallah muhteşem bir eseri hayata geçireceğiz. Bunu da inşallah yine içimizden iş adamı arkadaşlarımız üstleniyorlar, şimdi açıklamayım, bitirince açıklarız.
Bununla birlikte Senegal'deki bu büyükelçilik binamız ve inşallah yeni büyükelçimiz de bugün Sayın Başkan ile kendilerini tanıştırdım, yeni büyükelçimiz de göreve başladığı andan itibaren burada, Prof. Dr. Ahmet Kavas hocamız inşallah buranın büyükelçisi olarak göreve başlayacak. Onunla birlikte süratle buradaki hareketliliği daha da artıracağız."
"Türkiye ile hidrokarbon alanında ortak çalışabiliriz"
Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, Türkiye ile iş birliğine yönelik, "Hidrokarbon alanında birlikte çalışabiliriz. Senegal önemli bir gaz ve petrol üreticisi olacaktır." dedi.
Sall, Türkiye-Senegal İş Forumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, iki ülkenin halihazırda iyi bir seviyede olan ilişkilerini daha da artırmaya çalıştıklarını söyledi.
Daha istikrarlı iş birliğine imza atmak istediklerini dile getiren Sall, "Bu anlamdaki performansımız 2013 yılından bu yana bunun göstergesidir." dedi.
Cumhurbaşkanı Sall, Türk şirketlerinin Senegal'de havalimanı, spor salonu, alışveriş merkezi, otel, fuar ve kongre merkezi ile demir yolu gibi önemli inşaat ve altyapı projelerini hayata geçirdiğini hatırlattı.
"Senegal, bizimle çalışmak isteyen herkese kapısını açmış durumdadır. Kazan-kazan ve karşılıklı saygı ilkesi içerisinde çalışmak isteyen herkese kapımız açıktır." diyen Sall, iş forumuna büyük önem verdiklerini, iş forumunun yatırımları artıracağına inandığını ifade etti.
Sall, kamu iş birliğinin dışında özel sektörün birlikte çalışmasını teşvik ettiklerini, güç birliğine giderek çeşitli alanlarda bilgi ve tecrübe paylaşımında bulunmalarını arzu ettiklerini vurguladı.
Forum sonrasında ortaklıkların sayısının artmasını dilediğini belirten Sall, "Özel sektör ticaret, yatırım ve ortaklıklar aracılığıyla daha yoğunlaştırılmış ve çeşitlendirilmiş ilişkiler elde edilmesini sağlayacaktır. Senegal'in kalkınma planı da bu hedef doğrultusunda sürmektedir." diye konuştu.
Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, "Başka iş birliği ufuklarında, hidrokarbon alanında birlikte çalışabiliriz. Senegal önemli bir gaz ve petrol üreticisi olacaktır." dedi.
Türkiye'de başarılı şekilde uygulanan yap-işlet-devret modelinin ülkesinde sağlık ve diğer sektörlerde önemli bir model olacağını vurgulayan Sall, Türk firmalarını bu modelle inşaat, çevre ve altyapı projeleri üstlenmek üzere Senegal'e davet etti.