KEMALİZM DİNİ

Ahmet Alperen Cengiz

Her gün aynı TV kanallarında aynı tipleri görmekten sıkıldık sayın okuyucu. Ülkenin gündemi ne olursa olsun, aynı yüzler her gün birbirlerine hakaret ederek; aslında kendi siyasi partilerinin oy oranını yükseltmek maksadıyla psikolojik savaş gerçekleştiriyorlar. Birbirlerini dinlemezler, sözlerini keserler, hakaretlerde cabası…

Mütemadiyen konu ne olursa olsun onları görürüz ekranlarda. Kanal İstanbul meselesi olur, onlar bilirler. Sınır ötesi harekât olur, onlar konuşurlar. Ekonomik bir mesele olur, asla susmazlar.

Yine böyle bir akşam, tartışma esnasında bir solcu gazeteci ‘’Bu ülkede ezanlar Kemalizm sayesinde okundu.’’ diyerek farklı bir tartışma konusu ortaya çıkardı. Konuyu çok beğendim, hatta bu sözleri duyduğumda birde kahkaha attım. (Affedersiniz)

Eee konu Kemalizm olunca, birkaç kelamda biz edelim o zaman. (Müsaadenizle)

*

Kemalizm bir siyasi ideoloji olarak algılanmışsa da aslında bir dindir. Bu iddiayı ortaya atan da ben fakir değil, bizzat tarihin kendisidir. Kemalizm muhtemelen Atatürkçülüğün, radikal ve sapkın bir şekilde kabullenilip siyasi ve sosyal bir ideolojiden bir inanç telakkisine dönüştüğünü düşünüyorum.

1936 yılında CHP Edirne Milletvekilli Şeref AYKUT tarafından ‘’Kamalizm’’ adıyla bir kitap yayınlandı. Aykut bu eserinde Kemalizm’i bir din olarak tanımlıyor, bu dinin şartlarını demokrasi, devrim gibi kelimelerle emirleştiriyordu.

Aslında 36’lı yıllardan 2000’li yıllara kadar pek bir şey değişmemiş, zihniyet radikalliğini arttırarak yaşamaya devam etmişti. 2000’li yıllarda yine bir Cumhuriyet bayramı mitinglerinde, Kemalist bir hanımefendi konuşmasını ‘’Sen ki Atam adı konmamış bir peygambersin…’’  diye bitirmişti.

*

Kemalizm’in oluşması iki düşmanlık temeline dayanmıştır. Bunlardan biri İslâm, diğeri Turancılık…

Yakın tarihe baktığımız zaman 1944 Turancılık olaylarında; tüm Türkleri hür, bağımsız ve tekbir çatı altında görmek isteyenler devrin Kemalistleri tarafından zindanlara atılmış, hatta dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü tarafından vatan haini ilân edilmişti.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında yapılan bazı faaliyetlere bakacak olursak, İslâm düşmanlığının ne kadar hat safhada olduğunu görürüz. Kırsal bölgelerde birçok tarihi camii ibadete kapatılmış, ezan aslını yitirmiş, gündelik yaşam batı medeniyetine uygun bir hale getirilmişti. Türkler asırlar boyu mensubu ve lideri olduğu İslâm medeniyetinden koparılmış, batı medeniyetinin kan ve domuz kokan kapısına yetim bir çocuk gibi bırakılmıştı.

1950 yılından sonra, İslâmî emirleri yerine getirmek biraz daha kolaylaşmıştı. Kemalizm bunu bile fırsat bilerek zamanında sattıkları camileri bu sefer ibadete açılacak diye tekrar satışa çıkarmış hatta gazetelere ilân dahi vermişti. Trajikomiktir, camiye yatırım yapıp değerlenince satmak gibi bir şey olmuş bu.

Kendileri İslâm düşmanı olduğu gibi Müslümanlara karşıda aşağılık, köylü ve gerici gibi muamele yapmaktan hiç çekinmezler. Bakınız zamanında Aziz Nesin, Mustafa Kemal ATATÜRK’ü samimi olarak seven Müslümanlar için ‘’Atatürk’ü seven Müslüman ya ahmaktır, ya sahtekârdır’’ demiştir. Burada oluşturmak istediği algı Müslümanların Atatürk’ü sevmemesi üzerinedir. Yaşasaydı sormak isterdim. Müslüman olan biri Atatürk’ü neden sevmesin ki?

Yine bu zihniyet kendilerinin inandığı Kemalizm dinini yaymak adın birçok faaliyet yürütmüştür.‘’Atatürk’e Ekber, Atatürk’e Ekber, Ancak O var Atatürk. Evliya odur, peygamber odur, sanatkâr Atatürk’’ diye şiirler yazılmış, bu şiiri yazan Cumhuriyet dönemi şairi Behçet Kemal ÇAĞLAR gazını alamayarak, Süleyman Çelebi’nin meşhur Mevlid-i Şerif’ini Atatürk’e uyarlamıştı.

*

Kemalizm dini milliyetçi olduğunu iddia eder. Lakin milliyetçilikleri Edirne-Kars arası ile sınırlı, dış Türklere uzak, tamamen içe kapalı ve vatandaşlık esasına göre Türklük belirleyen bir milliyetçiliktir. Doğu Türkistan meselesi ile ilgilenmez, Karabağ nedir bilmez ve Kırım’dan dâhi bîhaber olan bu milliyetçilik; ne kadar Ziya Gökalplerin ve Mehmet Emin Yurdakulların, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e miras bıraktığı milliyetçiliktir o da ayrı bir muamma…

*

Hâsıl-ı Kelam sayın okuyucu…

Kişi elbette özgür iradesiyle Kemalist olabilir. Bu dini veyahut görüşü kendi materyalleri ile savunabilir. Ama ‘’Ezanlar Kemalizm sayesinde okundu’’ demek akla ziyan, komik bir mevzubahistir.

Harb-i Umumî’nin ateş çemberi Türk bayrağına ve ezana göz dikmişken Mustafa Kemal Paşa, Kazım Paşa, Fevzi Paşa ve daha nice komutanların önderliğinde Türk milletinin iman ve Türklük dolu mücadeleleri sayesinde okunmuştur.

Vesselam.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.