İlk 2003 yılında dile getirdi…
‘’Fetullahçılar!’’ dedi.
İnanmadınız!
*
‘’Devletin içine sızıyorlar.’’ dedi,
‘’Kargalar bile güler’’ dediniz.
Sonra güldünüz…
Kargalaştınız.
O hep kurt gibi asil kaldı,
İlkesinden asla taviz vermedi…
Devletin öz evladıydı.
Devletti…
Paralelleşmeden, yamuklaşmadan, üçgenleşmeden,
Dimdik durdu!
Paralel olmadı...
Sadece Devlet oldu!
*
‘’OHAL ilan edin!’’ dedi,
‘’OHAL teröre teslim olmaktır’’ dediniz!
Sözüne geldiniz...
*
‘’Çözüm süreci ülkeyi ateşe sürüklemektir’’ dedi.
‘’Apoya televizyon bile gönderdik’’ dediniz.
Hendekler kuruldu, mayınlar döşendi, devletin belediyesi devlete zarar vermek için devletin aracıyla bombalar taşıdı.
Sözüne geldiniz…
‘’Kandırıldık’’ dediniz.
*
İktidarda kalabilmek için camilerde miting yaptınız, en ön saflarda poz verdiniz, o cami cemaatinin arasına karıştı.
Namaz sonrası sizin gençleriniz cami önünde slogan attılar, onun evlatları camiden onunla beraber çıktılar.
Siz yapılan en ufak yardımı halkın gözüne sokarken,
Hala daha bilmezsiniz Yenişehir de ki camiiyi, Ankara'da ki erinç evini, şehit ailelerine bağışladığı maaşı...
*
Yıl oldu 2011…
‘’Cemaatin tüm faaliyetleri durdurulsun’’ dedi,
‘’İhanettir!’’
‘’Gaflettir!’’
‘’Hocaefendiye(!) atılmış bir iftiradır dediniz.
Aradan yıllar geçti...
"Kullanıldık" dediniz.
*
Şimdi fetö diyorsunuz,
Vatan haini diyorsunuz,
Terörist diyorsunuz.
İyi hoş diyorsunuzda Devlet'in sözüne geldiniz, Devlet'e teşekkür etmiyorsunuz.
Her şeyi öngören Devlet gibi Devlet, bunuda öngörmüş gibi cevabını vermiş;
"Mücadelemizi bir kaç gazete beğensin, üç-beş yazar övsün diye yapmıyoruz. Allah bilsin millet görsün bize yeter. Gerisi teneke gürültüsüdür."
*
Sonra darbeye kalkıştılar...
Kimse ses dahi çıkaramadan, ne olduğunu anlamadan, hatta kimileri acaba işimize yarar mı diye düşünürken Devlet çıktı dedi ki;
"Devletin ve seçilmiş hükümetin yanındayız, darbeye karşıyız! "
Hemde seçilmiş hükümet onu üslupsuzca eleştirirken.
*
Devlet Bey, devletliğini yaptı.
Evet bey dedim, beydir.
Kukla değil,
Vesselam!