DİNSİZ ÜLKÜCÜLÜK UYDURANLARA REDDİYE!

Ahmet Alperen Cengiz

Hepimizin bildiği üzere Ülkücü, en kısa tanımıyla; Türklük gurur ve şuurunu, İslam ahlak ve faziletiyle bütünleştirip Türk-İslam ülküsünü yaşayan insandır. Ülkücünün ideali kuru bir cihangirlik davası değil, fertleri günübirlik materyalist anlayıştan kurtarıp, yalnız bir olan Allah’a, milli şuurlarını, kimliğini ve tarihini unutmadan yöneltmektir. Ülkücülük, Osman Yüksel Serdengeçtileri, Karakoçları, Seyit Ahmet Arvasileri,  Nihat Asyaları ve daha nicelerini yetiştiren bir davadır.

Davamızın kurucusu Başbuğumuz Alparslan Türkeş ise bir konuşmasında şöyle diyor; ‘’Bizim yolumuz iman yolu, ahlak yolu, insanlık yoludur. Kısacası Allah yoludur!’’

Hatta Başbuğumuz bununla da yetinmeyerek Türk milletini bu davaya; ‘’Ben sizi sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye değil, hak yoluna, hakikat yoluna, Allah yoluna çağırıyorum!’’ diyerek davet etmiştir.

Ülkücüler hiçbir zaman dinsiz millet ve dinsiz bir milliyetçilik anlayışını savunmamakta, bu anlayışı savunan zihniyetlere de top yekûn karşı durmaktadır. Bununla beraber aynı zamanda milliyeti reddeden, milliyetsiz bir din anlayışına da aynı şekilde karşı durmuş ve tabiri caizse yeşil komünizmle de ilim ve fikir savaşı vermiştir.

*

Yalnız, son zamanlarda bir takım küresel şer odakları tarafından içimize yerleştirilen kişi ve şahıslar tarafından ülkücülük, kuru bir cihangirlik ve maneviyatsız bir milliyetçilik anlayışına sürüklenmek istenmektedir.

Öncelikle bir virüs gibi yayılmaya çalışılan oyunun adını açıklayalım: ‘’Ülkücüleri İmansızlaştırma Projesi’’

Bu projenin en büyük kullanılan ayağı sosyal medya ve popüler kültür nesneleridir. Her geçen gün sosyal platformlar, televizyonlar, sokaklar vb. unsurlarda Türk milletini ahlak yoksunu yapmak ve dinden uzaklaştırma nesneleri de bu projeyi kolaylaştırmıştır.

Aramıza sızmış küresel şahısların tüm gücüyle yürüttüğü bu hastalığa kapılanlar olmuş ki, geçtiğimiz gün Milliyetçi Hareket Partisi’nin İstanbul/Yenikapı’da ki mitingine katılan sakallı ve sarıklı ülküdaşlarımıza sosyal medya üzerinden hakaretler edilip karalama kampanyası yapılmaya başlanmıştır.

İşte bu gaflet ve delalete düşenler, ya bu projenin bir mensubu ya da bu virüsü kapmış birkaç hasta…

*

Başbuğumuz; ‘’Davamız, yeniden maneviyata dönüş davası’’ derken, Liderimiz ‘’Allah’tan gayrı hiçbir yerde eğilmeyen bir zihniyetin mensuplarısınız.’’ diyerek Başbuğun izinden yürürken, Şehidimiz; ‘’Mustafalar ölür Allah davası ölmez!’’ diyerek sehpalara yürümüşken, kimin haddinedir bu davayı dinsiz ve maneviyatsız bir ideoloji gibi lanse etmek…

Ülkücülerin İslam inancı o kadar derin ve bir o kadarda büyüktür ki, Ülkücü Hareket Başbuğumuzun Hacca gittiğini vefatından sonra öğrenmiştir. Çünkü Alparslan Türkeş bunu siyasi malzeme yapmayacak kadar titiz ve samimi bir Müslüman’dı.  Bugüne baktığımızda da Devlet Bahçeli liderliğinde ki MHP, ‘’Hakk’ın yolunda milletin yanında.’’ sloganını kullanmaktadır.

*

Birçok kişi bu konuyu basite alabilir. Ben vaziyeti küçük bir kanser hücresine benzetiyorum.

İlk başlarda bir benek kadar küçük ve fazla zararı olmayan kanser hücresi…

Lakin o ufak ve zararsız kanser hücresi vücuda yayıldığı zaman ciddi hastalıklar doğurabiliyor. Tüm Türk-İslam ülküsü mensuplarını bu projeye karşı durmaya davet ediyorum.

Allah, Devlet’imize zeval vermesin.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.