TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNİN DAYANDIĞI ESASLAR -13

Ahmet ŞAHİN

Türk milliyetçiliği hareketi, Türk Dili’nin târihî inkişâfı ile yakından alâkalıdır. Çünkü Türk Edebiyatı’nın sözlü ve yazılı edebiyat olarak başlangıç kaynağını meydana getiren Türk Dili ve Türkçe; Türk Milleti’nin bir alâmet-i fârikasıdır.

Türk Kültürü’nün asıl taşıyıcısı olan Göktürk Kitâbelerinde (Orhun Âbidelerinde), Yenisey Kitâbelerinde, Dîvânu Lügât’it-Türk’de, Oğuznâme’de, Dede Korkut Hikâyelerinde, Kutadgu Bilig’de, Divân-ı Hikmet’de, Muhâkemet’ül Lügateyn’de ve diğer Türk destânlarında ve Dîvân Şiiri geleneğinde yukarıdaki ifâdeleri te’yid eden pek çok misâller mevcuttur.

Beşeriyete yüksek bir lisân kültürü armağanı bırakan, üstün muhakeme gücü ve idrâk tefekkürü kazandıran Türkçenin târihî zenginliği dillere destândır. Bununla beraber, Türk yazı ve konuşma dili; târih boyunca Türk askerlik kabiliyetinin üstün nitelikleri, yazılı ve sözlü emirnâmelerin tebliği ile birlikte umumî haberleşme vasıtası olarak ve millî uyanış, millî heyâcan ve millî his ve coşkunun maşerî vicdanda diri tutulmasını sağlayan en ehemmiyetli kaynak vazifesini de görmüştür. Bu sebepledir ki, Türk târihinde “ok”; yerine göre bir “harp silâhı”, bir “haberleşme aracı”, bir “hukukî remz” (sembol) ve bir “kuvvet ve kudret birliği” işâreti olarak da kullanılmıştır.

Türk Dili ve Türkçe, târih sahnesinde yazı dili olarak yerini aldığı devirlerde henüz Batı dillerinden hiçbirisinin bulunmadığı bilinmektedir. Türkçenin tertip ve düzen (gramer) itibari ile târih sahnesinde yerinini almasından takriben yedi ilâ on asır sonra Batı dillerinin teşekkül etmeye başladığı târihî kayıtlardan ve Türkçe ile uğraşan dil âlimlerinin tespitlerinden anlaşılmıştır.

Ahmet Bican Ercilasun, Osman Fikri Sertkaya, Ahmet Taşağıl, Necati Demir, Servet Somuncuoğlu ve Kazım Mirşan gibi Türklük bilginleri yeni ulaştıkları bilgileri dünya ilim âlemine sunmuşlardır. Onların verdikleri bigilere göre Türk târihinin başlangıcı 4-5 bin ilâ 16 binlere kadar çıkabilmektedir. Bu da Türk Dili ve Türk Târihi açışından Türk Milleti’nin göğsünü kabartacak bir durumdur.

Bu meyanda bizim târifimize göre Türkçe; dünyanın en eski, kadîm ve köklü; en gelişmiş, kibar, ince, nezîh ve zarîf; en zengin, edebiyat, ilim, kültür ve medeniyet dillerinin başında gelmektedir.

 

TEFEKKÜR

Dîni, dili, târihî, kadîm Türk Milleti’nin

İslâm - Türk terkîbi şah damarı Milleti’min

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.