TEKÂLİF-İ MİLLİYE VE HAMİYET-İ MİLLİYE (1)
“Türk milleti millî birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir.”
Mustafa Kemal Atatürk, 29 Ekim 1933
İnsanlığın karşı karşıya kaldığı en büyük salgın hastalıklardan biri olan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını üzerine alınan tedbirler kapsamında, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bir bağış kampanyası başlatılmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın yedi maaşını bağışlayarak başlattığı “Biz Bize Yeteriz” bağış kampanyasına ilk destek Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli Bey’den gelmiş, Devlet Bahçeli Bey kampanyaya beş maaşını bağışlayarak katılmıştır. Milletimiz milli bir dayanışma ile ABD, İngiltere, İspanya, İtalya, Fransa gibi dünyanın en gelişmiş ülkelerinin sınıfta kaldığı bir ortamda devletinin yanında durmuştur. Sonunda ekonomik bakımdan bütün ülkelerin olumsuz bir şekilde etkilenmesi beklenen bu salgınla mücadele sürecinden millet-devlet bütünleşmesi ile ülke olarak inşallah güçlü bir şekilde çıkacağız. Sayın Cumhurbaşkanımız, değişik konuşmalarında bu virüsle mücadeleyi Sakarya Savaşı günlerinde yaşananlara benzetmiş, Tekâlif-i Milliye Emirleri’ne gönderme yapmıştır. Elbette birebir bir örtüşmeden bahsetmemiz mümkün değildir. “Biz Bize Yeteriz” kampanyası bir “bağış” kampanyasıdır ve “Tekâlif-i Milliye Emirleri” ile getirilen yükümlülükler ise bir “zorunlu ve geçici vergi uygulaması”dır.
Fakat milletin deprem, sel, yangın, savaş ve salgın hastalık gibi büyük felaketlerde bir dayanışma içinde, devletinin yanında durması “ortak bir çabayı” ifade etmektedir.
DEĞERLERİN KORUNMA ÇABASI
Bizim, makalenin başlığına “Hamiyet-i Milliye” kavramını eklememizin nedeni de budur: “Bir kimsenin vatanını, milletini ve ailesini koruma çabası ve erdemi, bu değerlere bağlılık.” Anlamına gelen “hamiyet” kavramı milli düzeyde, “milletin dayanışma içinde değerlerini koruması çabasını, erdemini” ifade eder. Kaldı ki, Sayın Cumhurbaşkanının benzetmesi bir başka boyut bakımından yerindedir. Çünkü Türk milleti, Sakarya Savaşı günlerinde bu vergilerden ayrı olarak geniş kampanyalarla yurt genelinde gerçekleştirdiği, “teberru, hamiyet, ibraz-ı hamiyet, hediye, ita, ihda, ihdas, iane” gibi kavramlarla ifade edilen ayni ve nakdi bağış kampanyaları düzenlemiştir. Savaşan ordumuzun, Hilal-i Ahmer’in (Kızılay), hasta askerlerimizin, hastanelerimizin ihtiyaçları için ciddi bağışlar yapılmıştır.
Bu yazıda Sakarya Savaşı günlerinde hem vergi uygulamasını hem de bu bağış kampanyalarını kaleme aldık. Millet-devlet bütünleşmesine dikkat çekmek istedik. Tarihimizin her dönemi, Türk milletinin devletine nasıl sahip çıktığının sayısız örnekleri ile doludur. Milletimiz güçlü ve derin devlet düşüncesi ile devleti sayesinde var olduğunun bilincindedir. “Biz Bize Yeteriz” kampanyası ile bu bir defa daha anlaşılmıştır. Bayrağımız devletimiz sayesinde hür semalarımızda dalgalanmakta, ezanlarımız devletimiz sayesinde gök kubbede yankılanmaktadır. Devletimiz varsa, var olduğumuzu biliyoruz. Bu bilinç, binlerce yıllık tarihimizin mirasıdır. Devlet yoksa, düşman tarafından işgal ve ilhak edilmiş vatan topraklarımızda zelil ve rezil bir hayata mahkûm olacağımız genetik hafızalarımızdadır.
BUGÜNLER GEÇECEKTİR
Milletimizin bu tarihi devlet bilinci ve dayanışma ile Kovid-19 virüsünü yeneceği konusunda Sayın Devlet Bahçeli’nin 19 Mart 2020 tarihli basın açıklamasında yaptığı şu tespitleri önemlidir: “İyi günde, kötü günde bir ve bütün olan Türk milleti, tüm dünyayı sarıp sarmalayan Kovid-19 hastalığını Allah’ın izniyle yenecek dirayete, deneyime ve bilimsel zihniyete sahiptir.
Bugünler geçecektir.
Hayat normale dönecektir.
Türkiye bugünkü karanlıktan güçlenerek çıkacaktır.
Sağlık Bakanlığımızın ve Bilim Kurulumuzun haricinde hiçbir açıklamaya itibar etmemek çok önemlidir.
YARIN: TARİHİMİZDE TEKÂLİF (VERGİ) KAVRAMI