VEFATININ 81., VATAN TOPRAĞINA VERİLİŞİNİN 66. YILINDA - 5
Anıtkabir’in inşaatına 9 Ekim 1944 günü saat 10.00’da bir temel atma töreni ile başlandı. Anıtkabir’in inşaatının başlamasıyla ilgili İsmet İnönü gönderdiği telgrafta, eserin mümkün olduğu kadar süratle bitirilmesini istemekteydi. Ancak daha sonra aynı İnönü, “gerekli özeni göstermeyerek inşaatın geciktirilmesine neden olmakla” suçlanacaktır.
ŞARTNAMEYE göre, yarışmayı kazanan projenin uygulanması ve kontrolü haklarının eser sahibine ait olması nedeniyle, 4 Temmuz 1944’te Bayındırlık Bakanlığı, Prof. Dr. Emin Onat ve Doç. Dr. Orhan Arda ile bir sözleşme imzaladı. Bu tarihlerde Rasattepe ve civarının ilk ağaçlandırma çalışmalarına da başlandı. Bayındırlık Bakanlığı, 4 Eylül 1944 tarihinde birinci kısım inşaatı ihaleye çıkardı. İnşaatın kontrol mühendislik hizmeti Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve İmar İşleri Reisliğine verildi. Şantiye binası olarak rasathane binası kullanıldı. Anıtkabir’in inşaatına 9 Ekim 1944 günü saat 10.00’da bir temel atma töreni ile başlandı. Törene Başbakan Şükrü Saraçoğlu, bakanlar ve kalabalık bir davetli topluluğu katıldı. Bayındırlık Bakanı Sırrı Day törende bir konuşma yaptı. Onun ardından Yapı ve İmar İşleri Başkanı Sırrı Sayarı inşaat hakkında teknik bilgileri içeren bir konuşma yaptı. Bu konuşmadan sonra Başbakan Saraçoğlu temele ilk kazmayı vurdu. Sonra sıra ile bakanlar, generaller ve törene katılan kuruluş temsilcileri de temel kazılmasına sembolik olarak katıldılar. İnşaatın başlaması nedeniyle Bayındırlık Bakanı Sırrı Day’ın kendisine gönderdiği telgrafa cevaben Cumhurbaşkanı İsmet İnönü şu telgrafı gönderdi: “Anıtkabir’in temeli atılması münasebetiyle yazdığınız tel için çok teşekkür ederim. Anıtkabir’in yüksek mevzuuna layık tarihi bir eser olması için milletimizin gösterdiği dikkat, eserin mümkün olduğu kadar süratle bitirilmesini candan temenni ettirmektedir. Sebatlı ve devamlı çalışma ile Bayındırlığımızın tam bir başarısını tebrik ettiğim gün kendimi bahtiyar sayacağım.” Bu telgrafta Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün “eserin mümkün olduğu kadar süratle bitirilmesini candan temenni” etmesi önemli bir husustur. Aşağıda değerlendirileceği üzere İsmet İnönü sonradan “gerekli özeni göstermeyerek inşaatın geciktirilmesine neden olmakla” suçlanacaktır!
TBMM GEREKLİ ÖDENEĞİ VERİYOR
Anıtkabir’in inşaatına başlanması ve kamulaştırma çalışmaları için ilk aşamada 1 Haziran 1944 tarihinde Bayındırlık Bakanlığına 1.000.000 TL. ödenek tahsis edilmişti. Hükümet inşaat başladıktan bir süre sonra 1 Kasım 1944’te TBMM’ye Anıtkabir inşaatı için ödenek tahsisine yetki isteyen bir kanun tasarısı sundu. Bu tasarıya göre, 1945-1949 yıllarını kapsayan dönem için her yıl 2.500.000 TL’yi aşmamak üzere 10.000.000 TL’ye kadar geçici taahhütlere girme yetkisi hükümete veriliyordu. Kanun tasarısının Mecliste görüşülmesi sırasında söz alan Bayındırlık Bakanı, “Anıtkabir için gerekli arazinin kamulaştırılmasının tamamlandığını, ancak halen incelenmekte olan ve genişletilmesi düşünülen inşaat projesinin kabulü halinde bir kısım arazinin daha kamulaştırılmasına ihtiyaç duyulacağını, bu maksatla ek ödenek talep edilebileceğini” açıkladı. Genel Kurul, birinci maddesinin daha açık bir şekilde ifade edilmesi için tasarıyı Bütçe Encümeni’ne sevk etti. Tasarı, Bütçe Encümeni’nde gerekli değişiklikler yapıldıktan sonra 22 Kasım 1944’te Meclis Genel Kurulunda tartışmaya açıldı. Genel Kurulda söz alan Trabzon Milletvekili Mithat Aydın, “Anıtkabir proje yarışmasının, dünyanın bunalımlı bir dönemine rastladığı, bu yarışmaya değerli profesörlerin katılımının sağlanamadığını, fakat bir Türk projesinin kabul edilmiş olmasının övünülecek bir durum olduğunu” belirterek “10.000.000 TL. ödeneğin tahsis edilmesinin yerinde olacağını” ifade etti. Kanun, 283 milletvekilinin oyları ile 22 Kasım 1944 tarihinde kabul edildi. 4 Aralık 1944 tarihinde yürürlüğe giren 4677 numaralı bu Kanun’un birinci maddesi şu şekildeydi:
“Anıtkabir inşaatı için, senelik ödeme miktarı 2.500.00 TL. yi geçmemek ve her yıl bütçesine konacak parayla ödenmek üzere 10.000.000 TL. ye kadar, 1945-1949 yıllarında geçici taahhütlere girişmeye Bayındırlık Bakanı ve faizleriyle birlikte bu miktarı geçmemek üzere bono ihracına Maliye Bakanı yetkilidir.” Anıtkabir inşaatının dört aşamada tamamlanması planlandı. Yapımına 9 Ekim 1944’te başlandı ve 1 Eylül 1953’te bitirildi. Birinci Kısım İnşaat, toprak tesviyesi ve Aslanlı Yol’ın istinat duvarlarının yapılmasını içeriyordu. Bu bölümün inşaatı 9 Şubat 1944’te müteahhit Yüksek Mühendis Hayri Kayadelen’e ihale edildi. 3 Mayıs 1945’te Prof. Dr. Emin Onat, Yapı İşleri Başkanı Sırrı Sayarı ve Anıtkabir Kontrol Şefi Ekrem Demirtaş tarafından “Anıtkabir İnşaatı Çalışma Proğramı” hazırlandı. Birinci kısım inşaata 9 Ekim 1944’te başlandı ve Ekim 1945’te tamamlandı.
İkinci Kısım
İnşaat, mozole ve yardımcı binaların yapımını kapsamaktaydı. Bayındırlık Bakanlığının 16. 7. 1945 tarihli yazısı ve Maliye Bakanlığının 3. 8. 1945 tarihli mütalaası üzerine Bakanlar Kurulu 23. 8. 1945 tarihinde “Anıt-Kabir ikinci kısım inşaatının şartlaşması ile sözleşmesine fiyatların değişik olması esasına dayanan yeni bir maddenin konulmasına” karar verdi. Bu bölümün inşaatı 29 Eylül 1945’te Rar- Türk Limited Sosyetesi’ne ihale edildi. Anıtkabir yapısının temel ve inşa durumunu incelemek üzere 12 ve 13 Şubat 1946’da Bayındırlık Bakanlığında iki toplantı yapıldı. Bu toplantılar sonucunda; inşaatın kâgir ve betonarme yapı sistemine göre, temel basıncının azaltılması göz önünde tutularak, statik hesapları yapacak olan mühendis ve Bayındırlık Bakanlığı yetkililerinin görüşleri de alınarak esas kitlenin ileride büyük değişikliklere uğramayacağı düşüncesi ile bir temel projesi hazırlanması kararlaştırıldı. Danıştayın da görüşü alınarak, Mimarlar Emin Onat ve Orhan Arda ile 4. 7. 1944’de yapılan ana sözleşmenin 6. Maddesine bir fıkra eklenerek bu işler de mevcut mimarlara verildi. Bu nedenle bir “Ek Sözleşme” hazırlandı (8. 11. 1946). Bu sözleşme ile ilgili olarak Maliye Bakanlığı’nın hazırladığı 10. 12. 1946 tarih ve 4190/1462/37195 sayılı tezkere ile Cumhurbaşkanlığı onayına sunulan karar, Cumhurbaşkanı İsmet İnönü tarafından 19 Aralık 1946 tarihinde onaylanarak yürürlüğe girdi. Aynı şekilde Bayındırlık Bakanlığı ile Müteahhit Rar Türk Limited Sosyetesi arasında 2. 9. 1945 tarihinde imzalanan Anıtkabir ikinci kesim inşaatı sözleşmesinin 10’uncu maddesi değiştirildi. Danıştayın da görüşü alınarak bir Ek Sözleşme hazırlandı (24. 10. 1946). Bu sözleşme ile ilgili olarak Maliye Bakanlığının hazırladığı 10. 12. 1946 tarih ve 4190/1461/37198 sayılı tezkere ile Cumhurbaşkanlığı onayına sunulan karar, Cumhurbaşkanı İsmet İnönü tarafından 19 Aralık 1946 tarihinde onaylanarak yürürlüğe girdi. 1947 yılı sonuna kadar, mozolenin temel kazısı ve izolasyonu bitirilmiş, her türlü çöküntüyü engelleyecek olan 11 metre yüksekliğinde betonarme temel sisteminin demir montajı bitirilme aşamasına gelmişti. Ayrıca yardımcı binalardan bir bölümü ile giriş kuleleri de bitirilmek üzereydi. Yolların toprak düzenlemesinin önemli bir kısmı yapılmış, bir kısım yolların kaplamaları, fidanlık tesisi, arazi tesviyesi, park içi yollar, ağaçlandırma çalışmaları ve arazinin sulama sisteminin büyük bir bölümü tamamlanmıştı. Bütün bu işler için 4.000.000 TL. harcandı. İkinci kısım inşaatı yüklenen müteahhit firma ile Bayındırlık Bakanlığı arasında “hak edişlerin ve fiyat farklarının ödenmesi” konusunda çıkan anlaşmazlık nedeniyle karşılıklı açılan davalar nedeniyle inşaatın bu kısmında gecikmeler olduğu görülüyordu.
EK ÖDENEKLE İNŞAAT HIZLANDIRILIYOR
Başbakanlık, Anıtkabir inşaatı ile ilgili olarak 1 Şubat 1950’de TBMM Başkanlığı’na “ek ödenek talebi” içeren bir kanun tasarısı sundu. Tasarıya göre 14.000.000 TL. daha isteniyordu. Tasarıda ek ödenek ihtiyacının gerekçeleri özetle şu şekilde açıklanmıştır: “Asırlara intikal edecek anıtın, 4677 sayılı Kanun’la verilen 10.000.000 TL’lik ödeneğe istinaden keşif bedeli üzerinden ihalesi yapılmıştır. İnşaatın 31 Aralık 1949 tarihinde bitirilmesi kaydıyla 29 Eylül 1945’te sözleşme yapılarak işe başlanmıştır. Anıt projeleri kagir olması esasına göre hazırlanmışken, yapılan sondajlar sonucunda çok ağır olan bu kitle için temel zeminin yeter derecede uygun bulunmayışı, statik hesapların düzenlenmesinde son zamanlarda memleketimizde sık sık meydana gelen deprem etkilerinin daha emniyetli bir şekilde dikkate alınmasını zorunlu kılmıştır. İstanbul Teknik Üniversitesi profesörlerinin de katıldığı bir komisyon tarafından yapılan incelemeler sonucunda, kitlenin hafifletilmesi ve bağlantılı olabilmesi için son kagir sistemi yerine, betonarme iskeleti ve içi dışı taştan olan bir sisteme göre inşa edilmesine karar verilmiştir. Gerek bu sistem değişikliği gerek anlaşmanın yapılması sırasında fiyatların düşmeye doğru gösterdiği eğilim dolayısıyla diğer büyük işler gibi, Anıtkabir de değişen fiyat esası üzerinden ihale edilmiş ise de, bu zaman içinde fiyatlarda tahminlerin üzerinde yükselmeler olması, diğer taraftan yeniden bir bölüm arazinin daha kamulaştırılmasına gerek görülmesi nedeniyle, bu yapının bütün ayrıntıları ile bitirilmesi için 14.000.000 TL. ek ödeneğe ihtiyaç olduğu tespit edilmiştir. 1950 yılı sonuna kadar, Anıtkabir ara katı, yardımcı binalar çatıya kadar, müze, kabul kısımlarının birinci kata kadar olan kaba işleri, Aslanlı Yol ve giriş kuleleri inşaatı bitirilecektir.
Bundan sonra ise;
1. 65.000 metrekarelik sahanın kamulaştırılması
2. Mozolede ara kattan yukarı kısmın inşaatı,
3. Yardımcı binaların kaba kısımlarının bitirilmesi,
4. Binaların her türlü kaplama, tesisat ve süsleme işleri ile döşemelerinin yapılması,
5. Parkın toprak işleri, istinat duvarları, yolların ağaçlandırılması ve her çeşit tesisatın ikmali yapılacaktır.” Görüldüğü gibi gerekçede maliyeti arttıran iki önemli husus ön plana çıkmaktadır.
Bunlar aynı zamanda inşaatın gecikmesinin nedenlerini de göstermektedir. Öncelikle zeminin taşıması bakımından “kagir” sistemden “betonarme ve taş kaplama” sisteme geçilmiştir. Ülkedeki enflasyona bağlı olarak fiyatlar artmıştır. Üçüncü olarak yeni kamulaştırma ihtiyacı ortaya çıkmıştır.
YARIN: Bir iddia: “Anıtkabir yapımındaki noksanlık giderilmelidir”