KERKÜK SENİ VERMEM YAD ELLERE!

Ayşenaz ÇİMEN

“Gel Ankara

Gözleri gelen kara

Kerkük, Musul, Erbil’e

Tez ulaş, gel Ankara!”

Demiş Kerkük hoyratlarında Sadun Köprülü…

Kerkük, Türk’ün kanayan yarasıdır.

Yarana tuz bas da bekle öylece derler ya, Kerkük’ün olmuş yaraları göz göz, hangi birine tuz bassın?

Kerkük hoyratlarına şöyle bir bakarsanız Türkiye’ye hep bir sesleniş vardır, özlem vardır…

Keşke sahurumuzu Kerkük Türkmen evlerinde damda yıldızlara bakarak yapsak, Kerkük’ün buz gibi sularıyla iftarımızı açsak, Irak hurmalarını dalından koparıp sofralarımıza koysak…

Görür müyüz o günleri?

Her geçen gün ümidim tükeniyor fakat Türk eğilmez, yenilmez, diz çökmez…

*

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani 25 Eylül günü  Kerkük’te bağımsızlık referandumu yaptı. Ne olduğunu biz de anlamadık…

Kerkük’te kontrol sağlandı denildi ve birden Kerkük gündemden düştü, Barzani siyasetten çekildi…

12 Mayıs Irak genel seçimleri sonucu Türkmenler için tam bir fiyasko oldu, hileyle, zorbayla oylar Kürt partilerine kaydırıldı. Hem Araplar hem de Türkmenler aleyhine çıkan seçim sonuçlarından dolayı ülkede kutuplaşma başladı. Arap olan Kerkük valisi seçim sonuçlarını tanımadığını söyledi.

Ve Barzani sahaya geri indi, Bağdat’ta Kürtleri temsil eden bir heyetin oluşturulması için diğer Kürt partilerle görüşmeye başladı…

Sessizliğin bir gün bozulacağından emindik fakat öyle sinsi hareket ettiler ki seçim sonucu demokratik bir şekilde yapıldı, herkes oyunu kullandı özgür bir şekilde maskeleri ile dünyanın karşısına çıktılar.

*

Seçimlerde hile yapıldığını 10 gündür meydanlarda haykıran, protesto yapan Türkmenleri bizim medyamız bile doğru düzgün yayınlamadı.

 Irak başbakanı Ibadi ile seçimlerden 1. Çıkan Şii lider Sadr görüştü, teknokratlardan oluşacak hükümet kurulması konusunda uzlaşmaya varıldı.

Tüm siyasi gruplar yer alacakmış, mezhepçilik, ırkçılık yapılmayacakmış…

Ve seçimlerde hile yokmuş iptal edilmeyecekmiş…

Gördünüz mü demokrasi süslemesiyle yapılmış kalleş oyunu?

Barzani Kerkük referandumundaki politikasından dolayı oldukça tepki görmüştü kendi partisindeki adamlardan bile, kenara çekildi 9 ay bekledi ve seçimlerle zaten kendisine vaat edilmiş koltuğuna geri döndü…

*

O kadar çok şey yazılır ki göz bebeğimiz Kerkük’ün tarihi, geleceği ve ona acı çektiren kalleşlerin oyunları ile ilgili…

Ben yüreklerinize dokunmak istiyorum bu sefer.

İçimdeki derin yasa sizler de ortak olun istiyorum.

Zaten Irak seçimleri ve Kerkük başlı başına incelenmesi , yazılması gereken bir mesele.

Yüreklerimizde Kerkük’ün yerini bir yoklayalım sonra onun için neler yapabiliriz, Kerkük’ü gözü yaşlı hale getirenler kimler, ilerde neler olacak göz bebeğimiz Kerkük’te konuşuruz, bol zamanımız var ölmez de sağ kalırsak…

*

Sakın yanlış anlamayın aslında Kerkük’te Kürtler, Araplar, Türkmenler oldukça barış içinde yaşıyorlardı fakat Barzani ve türevleri bu barışa nifak sokmak için elinden geleni ardına koymadı…

Tıpkı Türkiye’de güneydoğu ve doğuda kardeşçe yaşadığımız Kürtlerle aramıza girmeye çalışan PKK gibi.

 “Kürt terörist olmaz, teröriste Kürt denilemez, Kürt kökenli kardeşlerim MHP’ye karşı falan değillerdir, karşı olanlar PKK’lılardır.” Devlet Bahçeli’nin dediği gibi bütün mesele budur…

Devletine hiçbir zaman ihanet etmemiş, vatan haini olmamış herkes bu devletin öz evladıdır fakat zamanında Mehmetçik’in kanı ellerine bulaşmış sonradan pişman oldum ben deyip dağdan inip herkesten milliyetçi olan ikiyüzlülerin duygularına asla inanmıyorum.

Mehmetçik’e en büyük ihaneti hep bu ikiyüzlüler yaptı, bir de utanmadan 2015 meskun mahallerden dolayı evleri zarar gördüğü için terör tazminatı aldılar, o bölgede yüreğinde tertemiz vatan aşkını taşıyan asla hainlik yapmamış birçok kardeşimize doğrudan olsun dolaylı olsun hala zarar vermeye devam ediyorlar.

Şimdi herkes devletçi, milliyetçi, vatanperver!

Devlet sizi hep uzaklarda bir köşede izler, kör bir kuyuda olsanız bile!

İşte bu karakterdeki ikiyüzlüleri, Kerkük’ün selametine engel olmak için Irak’ta meydanlarda cirit atarken bol bol görebilirsiniz.

*

Kerkük düşerse Türkiye Mezopotamya’dan düşer.

Kerkük düşerse ciğerlerdeki o kor ateş asla sönmez.

Kerkük düşerse güzel gözlü Türkmen balalarının yüzüne bir hüzün çöker…

Bunlara razı mıyız?

Irak, o kadar da ırak değil burnumuzun dibinde.

Hele ki Kerkük bir nefes kadar dibimizde…

*

Kerkük! Seni yad ellere vermem bilesin!

Son nefesime dek dudaklarımdaki tek mühür olarak kalacaksın, hiç aklımdan çıkmıyorsun hep içimdesin…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.