KUZEY IRAK: GARA (HAYAT VADİSİ)

Ayşenaz ÇİMEN

İnanın artık ne yazacağımı şaşırdım.

O kadar yoğun ve kritik günlerden geçiyoruz ki…

Ne yazık ki herkes başımıza ekonomist kesildi. Asıyorlar, kesiyorlar hayretle izliyorum hepsini.

Evet, ekonomik bir savaş var, bunu kabul ediyoruz fakat sizler de artık bu savaştaki safınızı belli edin.

Ya Türkiye’nin yanında durun ya da defolun gidin.

Bir ülkenin dinamikleriyle bu kadar oynanmaz, ne kadar meraklıymışsınız meğer isem…

Neyse, herkes tek bir konuya yönelmişken bizlerin görevi de kıyıda köşede duran fakat Türkiye için çok önemli olan bazı konuları yazı köşemize taşımaktır.

Ayrıca Twitter’da vatansever bozkurtlarımızın başlattığı “TürkDevletiTeslimOlmaz” çalışmasına 10 binden fazla kişi destek verdi, katılan herkese teşekkür ediyoruz…

*

Gara namıdiğer Hayat Vadisi…

Kuzey Irak’ta; PKK kampları denilince akla ilk Metina, Avaşin, Basyan, Zap, Hakurk ve Gara gelir.

Adım başı petrolün fışkırdığı toprakların üzerinde PKK yıllardır halay çekmekte.

Petrol savaşlarının dinmediği Ortadoğu öyle şeylere şahit oluyor ki; toprak bile kana doymuş, susamıyor artık…

*

Fırat Kalkanı ve Zeytindalı Harekatı’ndan sonra ABD’nin Deyrizor ve Rakka’daki petrol yatakları üzerindeki hakimiyeti oldukça zayıfladı, bir yandan Rusya silahlı güçlerini Fırat’ın doğusuna kaydırınca ABD bölgede iyice sıkıştı.

Bu gelişmelerin üzerine Türkiye Kuzey Irak’ta bir cephe daha açtı. Gara bölgesinde belli yerleri temizleyerek buraya bir askeri üs kurdu. Ancak Gara’nın ABD için büyük bir önemi vardı. ABD, TSK’nın Kuzey Irak’a yapacağı tüm hava saldırılarının haber verilmesini şart koşmuştu. Bunun nedeni de Gara bölgesinde, ABD şirketlerinin kurduğu ve PKK'lı teröristlerin korumasında bulunan 50’den fazla petrol kuyusu bulunması idi. Her bir petrol kuyusu adeta ABD’nin dolar kaynağı olarak hazineye geçmekteydi.

Fakat Mehmetçik son operasyonlarda karadan bölgeye giriş yapınca işler değişti.

Kimsenin bu petrol kuyularının kıyısından dahi geçmesini istemeyen ABD bunun üzerine saldırgan tavrını takınarak, S-400 ve F-35 üzerinden kriz çıkarmak istedi fakat sonuç alamadı. Bunun üzerine Rahip Brunson üzerinden bir gerilim başlattı. Trump, sosyal medya üzerinden Türk lirasını aşağılayan söylemlerde bulunmaya başlayınca bu durum tam bir ekonomik savaşa dönüştü.

*

Bölgedeki savaşı silahlı kanatla kazanamayacağını anlayan ABD, oyunlarını artık kapalı kapılar ardında oynamıyor. Hızını alamayan ABD, Çin’e ve AB’ye de aynı oyunları oynamaya başladı fakat AB’ye karşı daha makul kararlar alacakmış…

Brunson, bu oyunun bir kuklası, ekonomik savaşın temelini sadece bir papaza bağlamak doğru olmaz. Papaz değil ha bu arada, papaz dediğin kiliseden çıkmaz fakat Brunson Gara’yı avucunun içi gibi ezberlemiş yıllardır…

Türkiye inat ettikçe, gerçekleri gün yüzüne çıkardıkça karşı taraf da saldırgan tutumunu her geçen gün arttırıyor.

ABD’nin Ortadoğu koordinatörü “Beyaz Saray; güneydoğudaki kanaat önderleri ile görüşsün, HDP’li vekillerin statüsü konuşulsun ve Fethullah Gülen sarayda ağırlansın Türkiye o zaman ABD’nin gerçek yüzünü görsün.” gibisinden sert bir dille İsrail’in bir TV kanalına geçtiğimiz günlerde canlı yayına bağlandı…

İsrail pek suskun duruyor papaz olayına diyordum ki, İsrail Kanal 10 televizyonunun haberine göre Netanyahu ile Sisi'nin, Gazze'de uzun vadeli ateşkes konusunu görüşmek üzere 22 Mayıs'ta gizlice toplandığı iddia edildi. Aylar önce MOSSAD İran’ın nükleer silah çalışma belgelerini deşifre ettiğini ilan etmişti, sonrası malum ABD’nin İran’a yaptırımları “İran ile ticaret yapan herkese karşıyız.” açıklamaları ve daha nicesi. İlerleyen günlerde Mısır’ın da kokusu çıkmaya başlar…

Kimin eli kimin cebinde anlayacağınız…

Bumerang cehenneminin ateşi harlandıkça harlanıyor, dengeler değişiyor, hiç ummadığımız ülkeler bir araya geliyor.

Sahi Kuzey Kore ile ABD barışmıştı ne oldu o iş?

Biz istediğimiz kadar konuşalım.

İster Kore ister Rusya hiç fark etmez, bütün konjonktür denge en sonunda Ortadoğu’da toplanacak…

Bütün pislikler de Ortadoğu’da denenmekte ya zaten.

Gara, Metina, Avaşin ve daha nicesi de sahası…

14 yaşındaki çocuk teröristler üzerinde uyuşturucunun kalitesinin denenmesi, EYP’den başka bombalı tuzaklı saldırıların taktiklerinin öğretilmesi, Avrupa’dan gelen emekli askerlerin verdiği eğitimler ve daha nicesi…

*

Başlığımız Gara Vadisi oldu fakat bu yazıda vurgulamak istediğim şeyler biraz daha geniş çaplı olsun istedim…

Bir zincirleme kaza misali Ortadoğu. Fransa, Rusya, ABD, İran, Çin, İtalya, Almanya, İngiltere hepsi freni patlamış birer kamyon…

Kaybı çok, ceza yazanı yok. Bazen sıkışınca diyorlar ki Türkiye’ye “Gel sen trafik polisimiz ol.” İşi biliyorlar.

Trafik kazalarında kusur oranlarını polisler belirler ya hani…

Türkiye yazacak kaza tutanağına “ABD sen %80 kusurlusun, Fransa sen %60 kusurlusun.” hepsi itiraz edecek “Olmaz öyle şey, sen hile yapıyorsun!” diye, olan yine bize olacak…

Bu sefer işler farklı yalnız, kazanın son zinciri biziz ve trafik polisimiz Trump…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.