ÖCALAN 1 EYLÜL’DE NE YAPACAK?

Ayşenaz ÇİMEN

15 Ağustos 1984 tarihinde Eruh ve Şemdinli baskınları ile başlayan 35 yıllık süreçte neler neler görmedik ki…

Bu topraklar, şehitlerimizin kanıyla sulandı, gökkubbe mazlumun ahıyla doldu taştı, üzerimize yağan yağmurlarda şehit annelerinin, evlatlarının duası eksik olmadı.

Peki biz ne yaptık?

Yas tutmayı dahi beceremedik.

Pişkinliklerimiz yetmedi, hainleri öpüp öpüp başımızın üstüne koyduk.

Bazen merak ediyorum da sahi bu topraklar bunca ihaneti nasıl kaldırıyor?

*

Öcalan’ın avukatlarıyla görüşme yasağı 27 Temmuz 2011’de başladı. Tam 8 yıl aradan sonra 2 Mayıs, 22 Mayıs, 12 ve 18 Haziran’da avukatları ile yeniden görüşmeler yapıldı.

Neler oluyor? Bizlerden sakladığınız bir şeyler mi var? Te şubat ayında arkadaşlarımla sohbet ederken, Çözüm Süreci’ne benzer mutabakatlara girişim yapılacağını söylediğimde paranoyaklıkla yaftalanmıştım.

Şimdi de ısrarla şunu dile getiriyorum: Öcalan, Suriye’deki güvenlik koridorunda garantör olarak kullanılacak. Yakalandığından beri her Ortadoğu gelişmesinde kullanılan baş aktör olmadı mı Öcalan?

Oldu ve sıra Suriye’de…

Güvenli bölge görüşmelerinin yapıldığı şu kritik günlerde ne tesadüftür ki Öcalan 1 Eylül’de PKK’ya silah bırakma çağrısı yapacakmış. Biz bu çağrıların nelere gebe olduğunu çok iyi biliyoruz.

*

En büyük korkum ise şu:

Suriye’deki Kürtlerin statüsünün tanınması için gönüllü bir elçi olacağının mesajını veren Öcalan’a ya Türkiye’den olumlu bir karşılık verilirse?

Endişe bulutları artık üzerimizde, huzur yağmurlarına gebe olur mu? Hiç sanmam…

Olur mu öyle şey, o günler artık çok geride kaldı diyenlere soruyorum, en son yayınlanan mülki amirlerin atama kararnamesinde doğu ve güneydoğuya neden terörle mücadelede tecrübesi olmayan kaymakam ve vali yardımcıları atandı?

YAŞ kararnameleri üzerinden neden bazı tartışmaların fitili ateşlendi?

Terörizmle mücadele adı altında verilen eğitimlerin saha çalışma niteliği neden düşürüldü?

Masa-saha çalışma koordine kontrolleri kimlerin eline geçti?

FETÖ tahliyelerinde dudak uçuklatan kararların sayısı her geçen gün neden artar oldu?

Uzun süredir sessizliğe gömülen Mihraç Ural gibi kronik vakalar neden boy gösterir oldu?

Ve en can alıcı sorum: Öcalan 1 Eylül’de ne yapacak?

Sizlerden cevap bekliyorum.

Zira kendim sorup, kendim cevaplamaktan bıktım…

*

Kritik günlere adım adım yol almaktayız.

Milli birliğin ve mücadelenin boy göstereceği günlere ihtiyacımız var.

Sevdiklerinize kol kanat gerin, güvendiklerinizi cebinizde taşıyın…

Bu memleketin sevgiye ve güvene ihtiyacı var çünkü.

İyi bayramlar.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.