Son zamanlarda aklıma gelen tek soru bu: “Türkiye nereye gidiyor?”
Brunson’ın tahliyesi, Cemal Kaşıkçı olayı, yerel seçimlerde izlenilecek yollar, İdlib’den ağır silahların çıkartılması, Fırat’ın doğusuna olası operasyon ve FETÖ davalarından beraatlar…
Ve hiçbir şey umurunda olmayan sadece kendi menfaatini düşünenlerle dolu bir ülke olmaya başlayan Türkiye.
Nereden başlasam bilmiyorum fakat bu yazımda sizlere içim dökmek istiyorum.
*
Brunson çıkar çıkmaz Almanya’ ya giderek gövde gösterisini bir güzel yaptı Türkiye’ye ve hapiste 8 kişilik koğuşta 20 kişi kaldığını, koğuş arkadaşlarının GÜLEN hareketine üye olmakla suçlandıklarını, hapishane ortamını cami havasında olduğunu ABD basınında dile getirdi. Dikkatinizi çekerim FETÖ değil, GÜLEN hareketi. Brunson’ın basına verdiği bu açıklamalardan bile “Gülen’i sana vermeyiz, avcunu yala Türkiye” dediğini görmemek için kör olmak gerek, ABD’nin böyle bir takasa gitmeyeceğinden zaten çoğumuz hem fikirdik de işte umut fakirin ekmeği. Belki Hakan Atilla üzerinde bir uzlaşı yapılmış olabilir, ilerleyen günlerde neyin ne olduğunu elbette göreceğiz.
*
Biliyorsunuz 2 Ekim’den beri kayıp Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın başına ne geldiği tespit edilmeye çalışılıyor. Kaşıkçı eğer konsoloslukta öldürülmüşse, bir cinayetin küresel dengelere nasıl yansıyacağını hepimiz oturup izleyeceğiz. Sonuç ne olursa olsun BAE, Suudlar ve ABD el birliği içinde Kaşıkçı olayını Türkiye’nin aleyhine çevirmeye çalışacaklar. Muhalif bir gazeteciyi sokakta öldürmekten kolay ne var? Tut tetikçiyi vur. Neden İstanbul konsolosluğu? Dünyaya vermek istedikleri mesaj net: “Türkiye güvenilir bir ülke değil.” Bakalım bu işin içinden nasıl çıkacağız…
*
Yerel seçimlerde neler olacağını inanın kestiremiyorum, sadece ittifak süreci nasıl olacak bir netleşsin ona göre izlenimlerimizi paylaşırız benim tek korkum HDP’li belediyeler.
*
İdlib’de süre doldu. Türkiye ile Rusya arasında varılan Soçi mutabakatına göre silahlı tüm muhalif unsurların İdlib’de belirlenen tampon bölgeden çekilmesi için öngörülen tarih geride kaldı. Ankara, çekilmenin büyük ölçüde tamamlandığı görüşünde. Terör örgütü El Kaide bağlantılı HTŞ’nin tutumu ise belirsiz. Mutabakat; tampon bölgeden ağır silahların ve radikal unsurların çekilmesinden sonra Türk ve Rus askerlerinin bu bölgede devriye yapmasını içeriyor. Türk ve Rus askeri makamlarının, devriyenin ortak mı yoksa bağımsız-koordineli mi olacağının belirlenmesi için görüştüğü öğrenildi. ÖSO kaynaklarından edinilen bilgilere göre, Kaide bağlantılı Hurras El Din, Çeçenlerden oluşan Ensarud Din, Kuzey Iraklı cihatçılardan oluşan Ensarul İslam ve Ensar Tevhid Tugayları silah bırakmayıp, bölgeden de çekilmedi. Dört grup, İdlib kırsalında Suriye ordusu ile müttefiklerine saldırmak için ortak operasyon odası kurdu. Ortak operasyon odasına da "Ve Müminleri savaşa teşvik et!" adını verdi.
*
Fırat’ın doğusuna olası operasyon olur mu dersiniz? MHP lideri Devlet Bahçeli bu haftaki grup toplantısında Fırat’ın doğusunu dile getirdi. Bahçeli, Irak ve Suriye'de bir bölünmeye izin verilemeyeceğini vurgulayarak, "Zeytindalı Harekatıyla nasıl bir mıntıka temizliği yapıldıysa aynısı Fırat'ın doğusunda yapılmalı. Fırat'ın doğusu tehdit olmaktan çıkarılmalıdır. Hainler doğduklarına pişman edilmelidir" dedi. Aslında yıllardır söylenen şey. Çözüm Süreci zamanı ve ardından gelen Kobane olayları ile Fırat’ın doğusu resmen YPG’nin Kandil’i olmuş durumda. Mıntıka temizliği mi yapılacak yoksa meydandaki 3-5 pislik halı altına mı süpürülecek? Fırat'ın doğusu Kürdistan hayali kuran it sürüsü için çok önemli, bu yüzden Afrin ve El Bab’a benzemez pek…
*
Ve FETÖ ile mücadelede neredeyiz? Malumunuz gündem oldukça yoğun, FETÖ göz altıları, davaları, tahliyeleri, beraatları haberlerde artık ön plana çıkmaz oldu. Tutuklamalar sadece TSK’ya yapılıyor artık, peki yargı sütten çıkmış ak kaşık mı? Kriptolar kendilerini gizlemedi mi? Hakim savcılık sınavlarına çalışanlar bilir, 2009-2013 yılları arasındaki çıkmış sorulardaki benzerlikleri, tuhaflıkları. Aynı soru tiplemesinden 4 yıl boyunca aynı neden sorulur? Mevzuat olmadan yapılamayacak bazı istisnalar neden sorulur? Özellikle bazı sorular kafa karıştırıcı cinsten çok zor, kendilerinden olmayanlar yazılı sınavı da geçemesin artık diye soru havuzlarına neler neler atmadılar ki. FETÖ'nün futbol yapılanmasına ilişkin eski futbolcuların aralarında bulunduğu 6 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıklardan Ömer Çatkıç'ın tahliyesine hükmedildi. Artık itirafçılar da içine kapanmış vaziyette, FETÖ ile mücadelede daha farklı yöntemlerin getirilmesi gerekiyor bakın milletin inancı kalmamaya başladı. 40 yıllık bir örgütün hiç mi B planı yok dersiniz? Deşifre olduklarında nasıl taktikler izleyeceklerini hiç mi konuşmadılar, planlamadılar? Planladılar da konuştular da uyguluyorlar da…
İşimiz çok zor be Türkiye… Nereye gideceğiz biz böyle?
Son zamanlarda en çok aklıma takılan konular bunlar. Gönül ister ki çarşaf çarşaf yazalım ama işte mürekkebimiz bu kadar…