31 Mayıs 2017…
Şırnak Şenoba’dan acı bir haber düştü yüreğimize.
Bir helikopter kazası ve 13 şehidimizle…
Şehit Tümgeneral Aydoğan Aydın yıllar önce yazdığı “Hanke’ye Ağıt” şiirinde hissetmişti bu ölümü sanki…
“Üzerindeydik bulutların…”
Ruhları şad olsun, vatan sağ olsun.
Çakmak gözlü, buğulu bakışlı şehit Yarbay Songül Yakut’a selam olsun…
*
Sevdalarımız yücedir bizim, bizler bu sevdalardan alırız coşkumuzu hızımızı…
Gün olur kahpece vurulur gün olur en iğrenç iftiralara uğrarız gün olur şehirler anlayamaz bizi dağlara çıkmanın tam zamanıdır…
Demiş Osman Öztunç, ne de güzel demiş ama.
Aydoğan Aydın ile beraber şehit olan 13 askerimiz yeri geldi kahpece vuruldu yeri geldi en iğrenç iftiralara maruz kaldılar fakat pes etmediler, davalarından vazgeçmediler…
Vazgeçmedikçe, uzaklar hep yakınlaştı…
İnanarak, inat ederek…
Bazen acıdan delirecek gibi olsam, uğradığım haksızlıkları hep içime ata ata bir gün patlayacak gibi olsam onları aklıma getiriyorum. Önüne gelen herkes sabrımı sınasa da zalimin zulmüyle mi yere düşeceğim diyorum, sabrediyorum…
*
Hiçbir şeye layık değilim bunu biliyorum ve bunun bilinciyle yaşamaktan asla vazgeçmiyorum, kimsenin hatırlatmasına da gerek yok.
Kaplumbağa misali kavuşamasam da o uğurda ölmekle ruhum huzura kavuşacak, buna eminim.
İnsan davasını satanları gördükçe işte bu acıların içinde kaybolup gidiyor.
Aman! Hemen dava deyince korkmayın!
Ülkücü hareket, dokuz ışık, Alparslan Türkeş, sağ eller havaya bozkurtlarla demem merak etmeyin, zira sizin için bu kavramlar artıkbirer reklamdan ibaret.
Vatanı delicesine sevmek de bir davadır, unutmayın.
Devletin bekasını ne de çabuk unuttuk?
Vatan aşkı karın doyurmuyor değil mi?
Millet sevgisi rant getirmiyor değil mi?
Popüler kültürün plastik Barbie bebekleri olmak hoşunuza gidiyor değil mi?
*
Tamam, anladık siyasetin çıkmaz sokaklarında sonu olmayan bir çatışmaya girdik.
Peki elimde al bayrakla aranıza girsem, sulh ilan etsem kabul eder misiniz?
Gelin vatan için bir olalım, delice şeyler yapalım, devlet için aklımızı ruhumuzu feda edelim , milleti millet yapan değerlerimize sahip çıkalım desem ellerinizdeki kanla beslenen silahlarınızı bırakır mısınız?
*
Düşman çok sinsi çok…
Canımızı çok yaktı çok.
Gözleri döndü, FETÖ-PKK el ele verdi, tıpkı hendek operasyonlarında olduğu gibi.
“Gezi Direnişi 5 Yaşında” sosyal medyada kaç gündür hala gündemde farkında mısınız?
Demokrasi, bağımsızlık, özgürlük, hukuk maskeleri ile ellerinde keleşlerle bizi bekliyorlar, görmüyor musunuz?
Fatih Portakal gibiler hayranlıkla Pervin Buldan’ı izleye izleye TV programı sunuyorsa “Liderler Konuşuyor” diye, vay halimize derim...
Seçim bildirgesinde hala Dersim dosyası araştırılacak denilebiliyorsa vay halimize demektir.
*
Ölüme aşık olup, vatan uğruna kendini feda edenlere ettiğiniz ihanetler yetmedi mi?
Ellerinizdeki kanı hala görmüyor musunuz?
Seçimler istedikleri gibi sonuçlanmazsa, ortalığı karıştırıcı hal ve hareketlerle Gezi’yi özleyenler sokağa inmezse hiç şaşırmam.
Siyasetten ruhunuzu arındırıp bir kere de vatan için düşünseniz keşke, ben böyle deyince hemen senin kimi desteklediğin belli deyip lafı ağzıma tıktılar.
*
Bazı şeyleri görebilmek için canınızın çok yanması gerekiyor sanırım.
Seçim, çok riskli. Hainlerin hepsi el ele vermiş, dişlerini biliyor.
Milli Savunma Üniversitesi’nin kuruluşunda yer alan albay FETÖ’ den tutuklanıyorsa, ne durumdayız diye insan kendine bir sormaz mı?
Terfiler yakın ya, FETÖ ile yıllardır mücadele eden, zamanında kumpasları ile yalnızlığa terk edilen vatansever komutanlara aşağılık usullerle saldırmaya devam etmiyorlar mı hala? Buna da T-24, Cumhuriyet, Diken, Bir Gün, yaptıkları haberlerle vesile olmuyor mu?
Silivri Ceza İnfaz Kurumu’nda görülen FETÖ davalarının duruşma salonlarının güvenliğinden sorumlu Silivri İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Mustafa Yoldaş FETÖ’cü çıkıyorsa tehlikenin farkında mısınız?
PKK’nın kucağına, silah arkadaşlarını vicdanları sızlamadan kim mayın ve EYP dolu araziye sürdü?
Yalan ve sahte istihbaratlarla hendek operasyonlarını sabote etmeye çalışan kimdi?
Ankara İstihbarat Şube Müdürü altın çocuk çıkmadı mı? Ankara’da canlı bombalar patlarken çay içiyordu sanırım odasında.
Sosyal medyadaki o kirli hesaplarla insanların aklını karıştıranlar? Altında kimler yatıyor sanıyorsunuz?
*
Ve her zamanki gibi yalnızlığa mahkum edilmiş bir avuç vatansever…
Siyasi itibarın peşine düşmemiş, sessizliğe gömülmüş, bir köşede öylece bekleyen, geceleri uyku nedir bilmeyen, sosyal kültürün içinde kendini boğuluyormuşçasına hissedenler…
Devletin yapıtaşına kim dinamit koyarsa koysun istisnasızhepsican feda der…
İki kelime bakın, zor değil.
Can feda…
Fakat dünyaya bedel…
Tıpkı Hanke’ ye ağıt yakanlar gibi…