Daha önce yazdık.
HDP bir legal parti değildir, kapatılmalıdır dedik.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın tanıdığı haklar ve beyinsizlerin desteği ile barajı aşan PKK uzantısı HDP, Türk milletinin sabrını taşıran son noktaya geldi.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden özerklik istiyor, nihai hedefi sözde Kürdistan!
Utanmazlığı aşmış, şerefsizliğe imza atmış bu bölücü parti için savcılar mutlaka harekete geçmelidir, özellikle eşbaşkanları mercek altına alınmalıdır.
Asker ve polisten oluşan güvenlik güçlerinin bunca çalışması ve verdiğimiz şehitleri düşününce bu işin bitmeyeceği görülüyor.
Dağdan şehirlere inip silahlanan ve kadrolaşan PKK’nin beyin takımını yok etmedikçe, DBP’li Kürtçü yerel belediyeler dahil PKK’nin ikmal noktalarını kesmedikçe bu terör bitmez.
Bu Kürt bile olmayan, Kürtçe bilmeyen devşirme sürüsüne AKP istediği her şeyi verdi.
Dolmabahçe mutabakatına kadar varan gaflet, seçim arefesinde RTE tarafından terörle mücadeleye dönüştürüldü.
Şimdi başkaldırı eşiğindeler, özyönetim (özerklik) istiyorlar.
Ermeni dölü bebek katilini “halk önderi” diye lanse ediyorlar.
Kendi halklarını acılara sevk ediyor, göçe zorlayacak kadar başka amaçlar peşindeler.
Yasa dışı kurulmuş “halk meclisleri”nde kararlar alıyor, yayınladıkları bildiride halkı mücadeleye çağırıyorlar. Kürtçü belediyeler halkına hizmet vermiyor, yangın söndürmeyecek, ambulansa ve hastaneye roketatar atacak kadar gözleri dönmüş.
Bu ülkede Kürt kökenli vatandaşların eksiği var mı? Yok!
Bir ara yasaklanan Kürtçeyi artık konuşuyor, yazıyor, dershane bile açıyor. Kürtçe TRT, Kürtçe özel radyo ve TV’leri var, gazeteleri var.
Türklerle aynı anayasaya, aynı kanunlara tabiler…
Türkler, güneydoğuda istediği gibi gezip ticaret bile yapamazken, Kürtlerin ülkenin her yerinde ikamet ettiği, istediği işi yaptığı gerçek… Peki nedir bu kudurmuş Kürtçülerin derdi?
Mesele “Kürt meselesi” değil, “terör meselesidir”, bunu MHP defalarca açıkladı. Bunların hedefi sözde Kürdistan…
Bebek katilini hapisten çıkarmak… Mahkemeler, AYM ve AİHM’nin tescillediği adil yargılanmış bir katilin idamdan kurtulduğuna şükretmiyorlar da özgürlüğünü istiyorlar, bu derece gemi azıyı aldılar!
AKP ve RTE’nin oy uğruna hortlattığı Kürtçülüğün ne verirseniz verin asla yetinmeyip daha fazlasını istediği ortada… Onların tek hedefi eyalete gitmek, oradan da isyan edip bağımsız Kürdistan ilan etmek…
Aslında AKP’nin peşinde koşup birer birer yöneticilerini, elebaşlarını içeri tıkması gereken gerçek “paralel”, PKK/HDP/DBP/KCK/DTK’dir…
Bu şer cephesinin elebaşlarını hukuk çerçevesinde yargılayın, partilerini, derneklerini kapatın, medyadaki borazanlarını susturun, AKP içindeki Kürtçüleri diskalifiye edin, DBP’li belediyelerde inceleme başlatın, suça bulaşanları tutuklayın, bölgede sıkıyönetim ilan edin ve işi askere bırakın, örgüt mutlaka çözülür…
Ama özyönetim ilan eden HDP/PKK/DTK’ye “kaçak çay” yüzünden randevu vermeyen AKP, kendi içindeki Kürtçülerle hala PKK ve Apoya mesaj vermeye ikiyüzlüce devam ediyor. MHP’ye “şehit kanından nemalanıyor” diye iftiraya yönelenler şimdi şehit kanı üzerinden hem millete hem de Kürtçü vekilleriyle Kürtlere riyakârlık yapıyor.
AKP bu zihniyetiyle bu terörü bitiremez. Bu işin kahrolası bir anayasa ihtirası ve başkanlık oyuncağı neticeleninceye kadar süreceği kesin…
Eşkıya memleketin Diyarbakır gibi önemli bir şehrinde kongre yapıp isyan bayrağı açıyor, özerklik ilan ediyor, ses veren yok!
Türkiye mutlaka karadan ve havadan Kandil’e girmeli, katillerin elebaşlarını mutlaka yakalamalı, gerekirse idamı geri getirerek bunları asmalıdır.
Sınır güvenliği sağlanarak silah, uyuşturucu, sigara ve mazot kaçakçılığı da önlendiğinde bu iş bitirilir. Ama AKP’de o irade yok…
Şerefsiz kahpe dölleri, hangi yasaya göre bu kongreyi yapıyor, niteliği nedir bu DTK’nin, KCK ve YDH hangi derneğin faaliyetidir? Vergi verme, kaçakçılığın alasını yap, elektrik parası bile ödeme, özerklik iste, ne güzel? O bölgeleri de seçtikleri meclisler yönetecek, “kullanacakları” kadınlar yer alacakmış, eğitim dili Kürtçe olacakmış, sağlık ve din hizmetini kendileri verecekmiş, kendi polisi olacakmış… Eeeee?
Genel bütçeden de pay almalı ve yereldeki vergi orada kalmalıymış!
Bunlar aslında birbirine “paralel”… HDP ve AKP…
İkisi de yeni anayasa istiyor. İkisi de başkanlık için can atıyor.
Yine buzdolabındaki çözümü tedavüle sokabilirler, onlara güvenilmez!
Al Başkanlığı ver özerkliği oyunu gündeme girmiş gibi…