Otellerde üst kurul delegelerine yemek veriyorlar…
Sosyal medyada da efelenmeye devam…
Taraftarlarının ümitsizliğe kapılmamaları için, eski ağır ceza reisi bir avukata muhalifler için “kurultay hukuk rehberi” yayınlatmışlar…
İmzaların baskına gelir gibi gençlerle avukatların genel merkeze tesliminden sonra ortalığı sessizlik kaplayınca, ee hazır Devlet bey de istirahattayken, piyasayı değerlendirmenin yollarını arıyorlar.
Sosyal medyada Bozkurt işaretleri yapan fotoğraflarını bol bol yayınlatan S.Oğan, kafayı Türk Dil Kurumu’nun Türkçe Sözlük’üne takmış… Sözlükte taktığı kelime ise “Turancılık”!
S.Oğan’ın siteleri haberi, “TDK’ye sert uyarı!” diye vermişler! Satırı satırına aynı kelimeler, aynı fotoğraflar, biri düğmeye basınca hepsi faaliyete geçiyor anlaşılan!
Mesele büyük, mesele memleket meselesi!
Mesele aslında “gündemde kalma” meselesi…
“Bugün kurultay, yarın iktidar” olduğu için işe “Turan”dan başlamış…
“Turan” kelimesi, TDK Sözlüğünde “1. Turancıların dünyadaki bütün Türkleri birleştirerek kurmayı amaçladıkları ülkenin adı 2. Türklerin Orta Asya’daki en eski yurtları” olarak açıklanıyor.
“Turancılık” ise S.Oğan’a göre, “Bütün Türklerin tek yurtta ve tek buyruk altında bileşmelerini öngören ırkçı bir akım” diye açıklanıyormuş!
Çok sinirlenmiş, TDK Başkanına çağrı yapıp “Bu kepazeliği düzeltin!” diye buyurmuş! Çünkü Turancılık, “ırkçı bir akım değil”miş!
“Turan”, Farsça’da “Türk yurdu” demektir. Yani Türk soyundan gelen insanların birlik ve bütünlüğünü ifade eder. Turancılık, Türkçülüktür!
Bizim dün baktığımız TDK Türkçe Sözlük’te ise, “Turancılık” , “Osmanlı Devleti’nin son yıllarında ortaya çıkmış olan, Osmanlıcılık ve İslamcılık akımları karşısında bütün Türklerin tek vatanda ve tek bayrak altında birleştirilmesini amaçlayan akım, Panturanizm” diye açıklanıyor…
S.Oğan’ın ortalığı velveleye verdiği açıklama 1974’teki Tarih Terimleri Sözlüğü’nden!
Gökalp’in “Vatan ne Türkiye’dir Türklere ne Türkistan/ Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan” dediği Turan!
Yusuf Akçura’dan beri Turancılık, bir Türkçülük hedefidir. Rahmetli Hüseyin Nihal Atsız’ın beslediği bu akım, 1944 davalarında gerçekliğe dönüşmüştü. Tabutluklardan doğan MHP ve Ülkü Ocakları’nın nihai hedefi de Turan’dır.
“Turancılık”, Türk milletinin, Türk soyunun ve ırkının davasıdır!
Öyle devirler yaşadık ki, Turan birliğinin İslam’a aykırı olduğunu söyleyenler bile çıktı.
Ümmetçiliği istiyorlardı… Oysa yüzyıllardır İslam’ın bayraktarlığı Türklerdedir!
Sadece Türk milletinin, Türk ırkının refah ve mutluluğunu isteyen Ülkücülerin, Türk milliyetçilerinin Turan hedefi olması gayet tabiidir!
Medya şöhreti için bir kaşık suda fırtına koparıyor Bay S.Oğan!
*
“Ya Başbakan olacağım ya da babaanne!” iddiasıyla delegenin gönül teline seslenen Ablaları ise hazır Bahçeli istirahatteyken, otelde kendine imza veren delegeye yemek veriyor...
Eee sıkı tutmak lazım, gevşememeli Başbakanlık yoldaşları..
Arkasında Türk bayrağı ve Üç Hilalli MHP bayrağı da var, “demokratlığı bırakıp Ülkücü olduğunu” anlatıyor, “en geç Nisan ayında kurultayı toplayacaklarını söylüyor.
Kürsüde hızını alamayıp “Ülkücülerin hakkının gasp edilmeye kalkılması halinde beni mahkeme önünden jiletle kazıyamazlar!” diye gürlüyor! Ülkücüleri ona nasıl anlattılarsa demokrat ablaya, jiletçi sanıyor anlaşılan!
Aklına Çiller ablasının İçişleri Bakanı olduğu günler geldi zahir!
Müzmin Bahçeli muhalifi Yeniçağ da ballandıra ballandıra vermiş. Ablalarının davetine olağanüstü kurultay için kendisine imza veren delegeler katılmış. Ama salon kalabalık, bu kadınlı erkekli kalabalığa baksan, 1200 delege orada! Kadınların sayısından çok mutlu olmuş! Kim düzenlediyse salonu delege diye iyi doldurmuş, ablasının gönlünü fethetmiş!
İyice coşmuş, “Parti içindeki kadınların etkinliğini artırmadan hiçbir ‘savaş’ın kazanılamayacağını” bile söylemiş! Ablaları partide hangi Ülkücü-Türk milliyetçileri ile “savaşacak” acaba?
Üstüne üstlük, yemin etmeye alışık AKP’li abileri gibi “Sizler bir iradeyi büyük zorluklar içinde koydunuz. Bunu vebal olarak aldım. Bu vebalin sonuçları bana neye mal olursa olsun, bu vebali hakkı size teslim etmek için, elimden ne gelirse gelsin yapacağımı bir and olarak huzurlarınızda söylemek istiyorum!” diye de kükremiş!
73 gün 400 imza beklediler, 75 gün daha beklerler Ablaları…
Olmadı MHP’de bir ilki gerçekleştirir, Çiller ablanın İçişleri bakanı iken anlatılan şehir efsanesini hakikat yapar, tekmeler odaya girersin olur biter!
Kendi sayfasından davanın liderine 24 saat hakaret ettirenlerden bunu da bekleriz!