Türkiye'de 14 Ekim 1984’de, “BM, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi”nin onaylanması ile bu günlere gelen bir süreç başlatıldı.
Önce bütün iletişim kanallarında; "Vergilendirilmiş kazanç Kutsaldır" diye bir slogan dönmeye başladı. Aslında bu daha sonra yapılacak bir operasyonun altlığı gibiydi. Yani önce bize, bütün iki ayaklılar insandır diyorlar, sonra tavuk da iki ayaklıdır. O zaman o da'ya getiriyorlardı. Ve ilk “Kutsal Fahişe” tartışması da bizde o gün başladı. Öyle ya, “Vergilendirilmiş kazanç kutsal”dı. O yıl Karaköy Genelevlerinin Patroniçesi Matilt Manukyan vergi rekortmeni olunca, fahişelik kutsallaştırılarak madalya taktılar.
1991’de, Teacher’in NATO toplantısında “Tehlikenin renginin artık kırmızı değil, yeşil olduğu”nu açıklaması ile bizim medeniyet değerlerimize yapılacak saldırı süreciyle ilgili içerisinde hazır olduğuna dair yeşil ışık gibiydi. Bunu için STK’lar ve Yabancı vakıflar, Bilgi Üniversitesi gibi bir takım üniversiteler İHD, Aİ gibi yerli ve yabancı insan hakları örgütleri bu işe hizmet için düdük bekliyorlardı. Medya, film sektörü, reklam ajansları da tabii ki hizmette kusur göstermemek için özen gösteriyordu.
1994'ün Eylül ayında, Türkiye'deki LGBTQ+BİREY’lerini, desteklemek ve özgürlük adına bir araya getirmek için Ankara'da bu dernek faaliyete geçiyordu.
Biz İstanbul sözleşmesiyle nasıl bir ateşin üstüne benzin döktük, bundan sonra LGBT konusunda başımıza ne işler gelecek, yaşayarak göreceğiz. Teacher ile başlayıp bu güne nasıl adım adım geldiğini iyi analiz edip iyi anlamak gerekir. Türk milleti olup bitenleri anlayıncaya kadar çok inşallah çok geç olmaz, ağır bedeller ödenmez.
Evet bu işler olurken, benim gibi haklı ama gırtlaklanmış bir kaç cılız sesten gayrı yanlıştır diyen olmadı. Namus bir pazarlama ürünü olarak, meta olarak pazarlarda satılınca, sonuç da böyle oldu.
Cemil Meriç rahmetlinin bir sözüyle bitirmek isterim; Zavallı Türk aydını, Batılı dostları alınmasınlar diye hazinelerini gizlemeye çalışır. Sonra unutur hazineleri olduğunu. Düşman putlarını takdis eder.
Yeni anayasa konusunda da yazacağım.
Dr. Abdullah BUKSUR
İnsan Hakları Eksperti
(İHAF) İnsan Hakları Avrasya Formu Gn. Sek.