Türk milletinin mazlum için sığınak, zalim için ateşten bir top olduğunu bilmeyenler; Türk milletinin bölge barışı için, yaşayan hiç kimseyi ayırt etmeden, yaşama hakkını temel alan huzur ve güvenliği sağlamak için verdiği mücadele doğru anlaşılmalıdır.
Bu süreçte kimin kimler adına konuştuğuna, ne söylediğine dikkat etmek gerekiyor. Televizyonlara çıkıp iktidara yakın gazeteci kimliğini kullanarak Türk medeniyetinin çocuklarını etnik, dini ve din okumalarındaki farklılıklarını kullanarak bizi birbirimize düşman ilan etme gayretinde olanlar, önce Türk milletine sadakatlarını gözden geçirmelidir. Sözleriyle toplumu kucaklayıcı olması gerekenler, sürekli nefret tohumları ekmeye çalışıyorlar.
Kimin nesi kimin fes giydirdiği belli olmayan bu insanlara, Türkiyeyi biz içerde ekonomik anlamda yıl ortasına kadar çökertiriz, dışarda ki bölgesel problemleri üst seviyeye çıkarırız, ey fes giydirdiklerimiz, sizi iktidar yapmak için ihtilal bile yaparız diyorlar. Onlar da buna inanıp yol haritası yapıyorlar ve toplumu her alanda geriyorlar. Toplumun sorunlarını çözme önerileri yerine mutfak ateşine benzin dökerek yangın çıkarıyorlar. O zaman ev zarar görüyor.
Biz bütün insanımıza bir çağrıda bulunuyoruz; tarihin yeni bir kırılma noktasında, hepimiz Milletten yana olalım. Hep Birlikte Türk Milleti olalım...