KUDÜS

Fatih DERELİ

Yıl 1837 Filistin’de sadece 9000 Yahudi yaşamaktadır ve hepsi de topraksızdır.

Yıl 1860 Filistin’de ilk Yahudi yerleşim yeri kurulur.

Yıl 1882 Filistin’de ikinci Yahudi yerleşim yeri kurulur.

Yıl 1890 Rusya’dan ve diğer bölgelerden gelen Yahudilerle beraber Filistin’deki Yahudi sayısı 40 bine ulaşır.

Osmanlı Devleti tehlikenin farkına varır. Yahudi göçünü önlemeye çalışır ve Yahudilerin toprak satın almalarını yasaklar. Fakat her türlü hileli yola başvurulur ve Osmanlının koyduğu kurallar delinerek Yahudi kolonileşmesi ve göçü devam eder. Hatta ilerleyen yıllarda Filistin’in Yahudilere verilmesi karşılığında tüm Osmanlı dış borcunu ödeme vaadini dahi Osmanlı kabul etmez.

Filistindeki yerel toprak sahipleri yüksek fiyatlarla topraklarını Yahudilere satarlar. Kazandıkları paraları ise Yahudilerin açtıkları barlarda, pavyonlarda yerler.

Yıl 1917 kimi Arap kabilelerini de arkasına alan İngiltere Kudüs’ü ele geçirir ve Osmanlı egemenliği son bulur. Yahudilere arazi satış yasağı kaldırılır. Ve hızla Yahudiler toprak satın almaya başlar. 1917 de 55 bin Yahudi bulunan Filistin’deki Yahudi sayısı 1931’de 175 bine ve 1940’da 500 bine ulaşmıştır.

1936’dan sonra Filistinliler isyan çıkarmış olsalar da artık iş işden geçmiştir. Organize Yahudi toplumu İngilizleride arkasına alarak Filistinlileri yenmiş ve kalan topraklarıda ele geçirmiştir.

Yıl 1947 Birleşmiş Milletler Kudüs’ü tarafsız bölge statüsü vermiş ve Filistin’i ise Araplar ve Yahudiler arasında bölmeye karar vermiştir. 14 Mayıs 1948’de İngiltere manda yönetimini kaldırmış ve aynı tarihte İsrail Devleti kurulmuştur.

******************

Yazının yukarıdaki bölümünde İslam toprağı Filistin’in nasıl peyder peyder elden çıktığını anlatmaya çalıştık. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus Osmanlı Devleti’nin Filistin’i kaybetmesi sonucu İsrail Devleti’nin kuruluşunun önlenemez hale geldiğidir.

Yahudiler Filistin’i parçalayıp kendi devletlerini kurduktan sonrada boş durmamış bilimsel, ekonomik ve askeri alanda çok ileri noktaya ulaşmışlardır. Günümüzde İsrail’in ekonomik gücü Filistin’in neredeyse 30 katı büyüklüktedir.

Suriye, Irak, Katar, Yemen, Libya ve Mısır’ın iç sorunlarıyla uğraştığı, Suudi Arabistan-ABD-İsrail ilişkilerinin çok güçlü olduğu bu dönemde ABD tarafından Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı geldi.

Ey Müslüman

Oku, çalış, işini en iyi yapan sen ol. Kendini kalkındır, aileni kalkındır, devletini kalkındır ki HİLAL senin sayende tekrar şahlansın.

Ey Müslüman Türk

İslam aleminin umudu ve tek çaresi sensin. Arab'ın da, Kürd'ün de, Fars'ın da, Türkmen'in de senden başka kimsesi kalmamış. Bak atan Bilge Kağan sana binlerce yıl öteden sesleniyor.

“Ey Türk! Titre ve kendine dön.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.