Türkiye’de aydın olmak...

Fatih DERELİ

Türkiye’de aydın olmak cumartesi annelerinin yanında durup Hdp il başkanlığı önünde toplanan oğlu terör örgütü tarafından dağa kaçırılan anneleri görmezden gelmektir.

Türkiye’de aydın olmak toplumsal olaylara müdahale eden polisin attığı biber gazı kapsülüyle kazara ölen çocuktan dolayı devlete katil diyecek kadar pervasızlaşıp, PKK tarafından şehit edilen Eren Bülbül’e ses çıkarmamaktır.

Türkiye’de aydın olmak devleti orman yangınlarına karşı etkili müdahale edememekle suçlayıp iş terör örgütü tarafından yakılan ormanlara gelince sessiz kalmaktır.

Türkiye’de aydın olmak Güneydoğuda hendek operasyonları esnasında şehit olan askerleri, polisleri unutmaktır.

Türkiye’de aydın olmak Aybüke Yalçın’ı, Necmettin Yılmaz’ı ve teröre kurban ettiğimiz binlerce öğretmeni hiç anmamaktır.

Türkiye’de aydın olmak sözde Ermeni Soykırımı hikayesine inanıp Doğu Anadolu’da Ermeniler tarafından basılan köyleri, yakılan canları, kirletilen kadınları, öldürülen çocukları görememektir.

Bu örnekleri uzatabiliriz. Aydın olarak nitelendirilmenin kıstası Türk kültürüne karşı hoşgörüsüzlük, Türk devletinin eylemlerine karşı olmak mıdır?

Bu ülkenin aydınlarına, sanatçılarına çağrımdır…

Sizlerin fikirlerine, eleştirilerine, düşüncelerine bu ülkenin gerçekten ihtiyacı var. Ama bir tarafı görüp diğer tarafı görmemeyi artık bırakın.

Yani özetle SUSAMAM diye yola çıkıp işinize gelince KONUŞUP işinize gelmeyince SUSMAYIN…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.