Daha ne kadar kabullenmeyecek, dediğinde, uyardığında, ikaz ettiğinde evet deyip, dediği doğrultusunda uygulama yapmayacaksınız. Allah'ın Türkiye'ye bahşettiği bir şanstır Lider Devlet Bahçeli. Temiz, dürüst, doğru, ülkesinden yana siyaset yapan… Namussuz politik figürlere müracaat etmeyen, ileriyi gören bir siyasi Liderdir.
Adam çıkmış televizyona, Lider Devlet Bahçeli'ye ve özel kuvvetlere, MİT'e teşekkür etmeliyiz diyor. Attığı tweette "Devlet Bahçeli sen ne büyük bir insansın bu halk bu darbede ne yaptığını öğrendiğinde seni minnetle anacak."
O ise aynı tevazu içinde hayatını sürdürmeye devam ediyor. Bir Türk Milliyetçisi gibi yaşamaya devam ediyor. Kibir yok, kendini beğenmişlik yok, nefsini yere sermiş biçimde örnek insan olmaya çalışıyor. Bütün bunlara rağmen, hayatı boyunca bir tek namaz kılarken kıyamda dik durmuş olan kişilerin saldırısına uğruyor.
Bir Dava insanı nasıl olunur yazdık, çizdik. Davanın Lideri nasıl olunur? Bizim yaş kuşağı şanslı. Önce rahmetli Başbuğ Türkeş'i gördük, sonra Lider Bahçeli'yi görüp, onunla yaşayarak görüyoruz. Lider nasıl olmalı? diye bir soruyla karşılaşsak, hemen hep bir ağızdan; doğru, dürüst, çalışkan, cesaretli, her şeyden önce vatanım diyen, doğru bildiği yoldan geri dönmeyen biri diye özellikleri sayıveririz. Önümüzde yürüyen kişi öyle…
Buna rağmen Davasını yaşayan, Davanızı yaşayın diyen, Davanın adamı olun, diyen, Davaya sadakatle bağlı insanlara, Dava Arkadaşlarım diye hitap etmeye devam ediyor.
Bir Milliyetçi Ülkücünün her şeyden önce ilk gayesi Türk vatanın birlik ve beraberliği için var olmak olduğunun bilincinde olmasını gereken biri olarak, MHP'nin siyasi çizgisinde de var olan öncelik Türkiye umdesini en başa oturtmuştur. Çünkü örnek aldığı kişi, Davanın siyasi hayatta yer bulduğundan vefatına kadar yanında olduğu kişi Başbuğ Alparslan Türkeş'ti. Adeta onun ayak izlerine basarak yürümeye devam ediyor.
Bunu göremeyenler, atıp tutuyor. 'İktidar olmadık, hep muhalefetteyiz, iş istiyoruz, bunun için iktidar olmalıyız.' Midemiz için köpekliğe razı olursak Bozkurt olamayız ya da soysuz Bozkurt oluruz. Bütün kavgamız buydu. Müslüman Türk olarak karakterli bir hayat. Ne olursa olsun önceliğimiz Türkiye olmalıydı. Bizim aleyhimize bir durum da olsa, savunulması gereken bir durum olsa da savunacağız. Varsın birileri ne derse desin, kendimizi inkâr eden bir anlayışın içinde olamazdık, bugüne kadar olmadık, bugünden sonra da olmayacağız.
Her ne pahasına olursa olsun iktidar olmalıyız diyenlerle bu yüzden münakaşa içine girdik, asla böyle bir şey olmaz dedik. Siz iktidar olmamızı istemiyorsunuz diye iftira attılar. Anlamadıkları şey Davanın özüydü, Başbuğun şahsiyetçilik ilkesi, milliyetçilik, Ülkücülük, ahlakçılık ilkesi, var oluş sebebimiz bizi her ne pahasına olursa olsun iktidar fikrinden uzak tutuyordu.
Bugün bir şeyi daha gördük ki, olağan üstü hali, Lider Devlet Bahçeli'nin önerdiği anda yani yıllar önce uygulama kararı alsaydınız, bu terör daha kolay bir şekilde bitirilebilirdi. İnat ettiler, sırf Lider Bahçeli söyledi diye ilan etmediler… Çözüm sürecinin verdiği yıkımla yaşamayı seçtiler. Demokrasi düşmanı komünist bir partiyi demokratmış gibi gösterip, ana muhalefetle birlikte kalkındırdılar. Sonuç yüzlerce, binlerce vatan evladı şehit... Şimdi ise olağan üstü hal kararı alınmış bir Türkiye.
Lider Devlet Bahçeli'nin bir kez daha söylediklerinde haklı çıktığını gören gözlere tarih gösterdi. İnşallah namuslu, dürüst bir şekilde Milliyetçi Türkiye idealimizin de gerçekleştiğini gösterecek. Başbuğ söylemiş, yolumuz uzun ve dikenlidir bizim…
Sağlıcakla kalın!
Fikri ATILBAZ