"Türkiye'nin güvenliği nereye kadar olursa sağlanır, oturulur konuşulur. 15 km, 20 km. Biz terörü temizledik, bu bölge artık güvenli bölgedir, buraya Suriyeliler yerleşebilir. Onlara her türlü yardım da yapılır. Ev de yapılabilir. Ama daha derinlere girmek Türkiye açısından ciddi bir sorun." Kemal Kılıçdaroğlu
Afrin'e giriyoruz dedikçe karşımıza çıkan Amerika'nın dur işareti çektiğini biliyoruz, HDP'nin Afrin girişine karşı olduğunu belirttiğini biliyoruz, bir de CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu'nun Afrin'in merkezine girmeyelim diye yaptığı bir açıklama var; "Türkiye, güvenliğini alabilecek noktaya kadar gitmeli ama ben Afrin'e girilmesini asla doğru bulmuyorum. Kenti ele geçirmek gibi bir düşünce olmamalı. Afrin'e, terör örgütü Türkiye sınırına konuşlanmasın diye girdik. El Bab'da mesela, Fırat Kalkanı'nda belli bir yere kadar gittik. Güvenliğimizi sağlamak için konuşlandık, durduk. Daha derinlere inmenin mantığı yok. Hiç gerek de yok. Daha fazla şehit veririz, yazıktır, günahtır." Demenin manası nedir? Bu tür bir açıklamanın manası nedir? "Zeytin Dalı" diye bir Harekat yapıyorsunuz, o zaman bu harekatın başı kimdir diye sormak zorundayım.
Harekatın siyasi başı pek tabi ki Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'dır. Askeri olarak başı Genelkurmay Başkanıdır ama Cumhurbaşkanına bağlıdır. O zaman Kemal beyin bu açıklaması ne demek oluyor? Herhalde harekatın planını asker yapıyordur. Allah'a şükürler olsun ki aklı başında ne yaptığını bilen askerlerimiz var. Ve bu harekatın yapılmasını gerekli görüyorlar ki Afrin diyorlar! Yoksa iş olsun diye kimse göz göre göre çukura girmez. Hele Dünyanın en eski ordularından biri olan Türk Ordusu böyle bir hata yapmaz.
Fakat Kemal Kılıçdaroğlu Afrin'e girmeyelim diyerek Türk Askerinin durmasının kime faydası olacaktır. Efendim tuzaklar kurulursa diye şüpheler var. Şüpheyle yaşanır mı? Bunun için Türkiye üzerine düşeni yapmış olmakta ve Afrin'i teröristlerden temizleme kararı almıştır. Cumhurbaşkanı da siyasi otoritenin ve ülkenin başı olarak kararını verirken tabidir ki askeri alanda yapacaklarının ne olduğunu herhalde Genelkurmay Başkanına danışarak emrini veriyordur.
E o zaman sorarlar adama siz sayın Kılıçdaroğlu; '10 bin şehit gerekirse verirdik, bayrağımız orada dalgalanırdı. Korkaktan kahraman olmaz. Terör örgütlerine teslim olandan kahraman olmaz.' İşi kendisine fayda getireceği şekilde ifade eden bu adam terör örgütlerine teslim olunmaz derken sen neyin hesabını yapıyorsun diye sorarlar adama, hata sorulmuyorsa Türk Milleti adına yanlış bir karar almışlar denir. İyi de CHP bunu söylüyor da kimden korkuyor, çekiniyor ya da ne düşünüyor da böylesine pasif şekilde konuşuyor.
Kabul etmeseler de Türkiye gerek kendi ülkesinde gerekse yakın çevresinde teröre mahkum edilmiştir. Bu gözle görülen çıplak, apaçık gerçeğe rağmen terör örgütüne karşı nasıl olurda pasif kalmamız beklenebilirdi. Ve öyle de yaptık BM'lere bildirip yani yaptığımız işin ne olduğunu ne anlama geldiğini açıklayıp, sınırlarımızın dibinde kurulmuş terör pazarını bitirmek ya da dağıtmak için Afrin'e girme kararı almıştır.
Bunun gereği olarak terör örgütlerinin bugüne kadar elini kolunu sallayarak gezmelerini göz ardı eden hükümet bile sonun da gerçeği görmüş ve o şekilde hareket etmiştir. Afrin'e girip teröristleri berhava etmek için kararını vermiştir. Olan biten şimdi bu kararın uygulanmasıdır. Haklılığımız belli ve gayet açıktır. Teröristler köpeklikler sahipleri cezasını ya tasmamıza bağlanacaklar ya da yok olup gidecektir.
Türkiye'nin bombaları üzerlerine yağmur damlası gibi dökülecektir. Bu bombalarla ıslanan reziller kaçacak yer bulamadıklarından dolayı Amerika, HDP hatta CHP hep birlikte Türk Askerine Afrin'e girmeyin diye çeşitli bahaneler sunuyorlar.
Çözüm Süreci rahatlığında el altından her türlü hainliği sürdüren PKK'lılar ve onları destekleyenler türbinden seyrediyorsa ve bölücülerin her türlü hainliklerine rağmen ses çıkarmıyorlarsa bu hainler dünyaya madik atmaya çalıştıkları içindir. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar atacakları madik kendilerine olacaktır.
Sağlıcakla kalın!