"Kendini bilmeyenler ve buna rağmen ahkam kesenler yok olup gideceklerdir"
"Ben Tayyip Erdoğan beye baktığımda parkasız bir Deniz Gezmiş görüyorum. Deniz Gezmiş de 'kahrolsun emperyalizm' diyordu, Erdoğan da emperyalistlerle mücadele ediyor" diye söyleyen "şeytan" lakaplı Türk Milletinin değerini elde etmiş bir futbolcu düşünmeden konuşuyor.
Buradan çıkan sonuç ortada; Türkiye Cumhuriyetine karşı çıkmış bir terörist övülüyor. Daha doğrusu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bir teröriste benzetiyor. Yani bu yaptığıyla millet, bayrak diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatan kavramı olmayan, etnik bölücü kızıl terörist Deniz Gezmiş'e benzetiliyor. Ne günlere kalmışız? Anlaşılan şeytanın da vatan, millet, bayraktan anladığı kızıllık içinde kayboluyor.
"Habertürk'te yapılan Akılda Kalan programında Türk sporunda önemli başarılar sağlamış olan bir sporcunun bir soru üzerine yorum yaparken bazı hatalar içine sürüklenmiş olduğunu ifade etmek istiyorum. Sahadaki şeytanlığını siyasete taşımasınlar. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'na 'Parkasız Deniz Gezmiş' ifadesi ne Türk milletine yakışır ne Cumhurbaşkanlığına yakışır ne de Cumhurbaşkanlığına yapılan bir yalakalığa yakışır. Şiddetle reddediyorum ve Türk milletinden özür dilemesini istiyorum. Cumhurbaşkanı bir dönemin teröristinin özdeşi olarak takdim edilemez" diye kendisine sorulan soruya böyle bir cevap veren Lider Bahçeli bu tavrıyla tam bir devlet adamı olarak cevap vermiştir.
Zamanında iyi bir futbolcu olan bu adamdan böyle bir açıklamayı kimse beklemezdi. Böyle kötü bir benzetmeyi kim yapabilir? Ancak ne yazık ki böyle kara, talihsiz bir benzetmeyi hiç siyasetten anlamayan biri yapabilirdi ve öylede oldu. Böylesine rezil bir benzetmeyi ancak yapsa yapsa işin nereye varacağını bilmeyenler geyik olsun diye yaptı herhalde.
Bu aynen Ahmet Kaya'da olduğu gibi gerçeğin ne olduğunu bilenler tarafından bu adamın "vallahi ben apoyu özledim" şarkısını bölücüler önünde söylemesini hatırlattı bana. Neden diyorum kendi ağzıyla bunu söyleten birinin, bir Türk düşmanının kabrini ne yazık ki şu an görevde olan Cumhurbaşkanının danışmanı bile ziyaret etti.
Anlamak zor. Niçin böyle açıklamalarda bulunurlar? Bunu anlamak gerçekten zor. Vatan hainlerini bu vatan için yaşaymış, bu vatan için ölmeyi göze alan Milliyetçiler gibi görmek ne kadar yanlış bir şey. Ahmet Kaya gibi kişileri apoya ağıt yakan, güzelleme yapan kişileri anmak, onlar için üzülmek, kabirleri başında dua etmek Türkiye için ne faydası olabilir?
Dua için ellerini açıp Allah'a mı ya da Onun yerine koydukları kişiye mi dua edinir gözükenler kime dua edinir gözükmektedirler? Bunu anlamak zordur. Bu oyunu oynayanları anlamak, insan yerine koymak gerçekten zor bir iştir. Deniz Gezmiş'i, Aponun peşinde olanlar bilinsin ki bu işi yapıyorlarsa Türk olamazlar. Belki Türk denilebilirler ancak asla Türk oğlu Türk olamazlar.
Apo aşkıyla yanan bir kaçkının mezarına gidenler nasıl olurda bu işe battılar. Bu şarkıları söyleyip kime dua ettikleri belli olmayanlar kendilerini bu ihanet oyununa kaptırmışlar. İstesek de istemesek de bu ihanet oyununa kendini kaptıranlar kendilerini düşünenler tarafından yıldızları parlatılmaya çalışılmış.
İhanetin kokusunu bu kadar açıktan hisseden, hatta içine çeken bedbahtlar Anadolu topraklarına diri diri gömülenlerin yanında yer alacaktır. Bu oyunun içinde yer alanlar çok dikkatli olmak zorundalar. İhanetlerinin içinde Allah'ın izniyle geberip gideceklerdir. Beklediğimiz bu davranışın tarafımızdan net bir şekilde yapılacaktır. Kimse yanlış hesap yapmasın. Kendilerinin çukurun içinde bulunarak hadsiz planların oyuncusu, parçası olanlar diri diri gömüleceklerdir. Bu oyunun sonunu Ülkücü Milliyetçi olanlar oyunu ve oyunun parçası olanlar tam teşekküllü, uluslararası şirk hareketinin içinde yer alırlar.
Bunu anlamak zor ve imkansız değildir. Yeter ki biz Türk insanı olarak bizim hakkımızda yapılanları bilelim Türklüğün savunucusu olarak Müslüman Türk olarak üzerimize oynanan oyunu bozmak Allah'ın izniyle üzerimize farzdır.
Yaşasın Ülkücü Hareket.
Sağlıcakla kalın!