YİYİN EFENDİLER YİYİN!..

Fikri ATILBAZ

 

İnsanlar geçim zorluğunda. Açlık sınırı: "Bir ülkede insanların sağlıklı bir biçimde yaşayabilmeleri için sahip olmaları gereken en düşük gelir düzeyi." Ne açlık sınırı deniyor. Ne yazık ki bu rakam içler acısı bir tabloyu gözler önüne seriyor. 520 YTL'nin altında maaş alan insanları düşündükçe bu adaletsizliğe isyan edesiniz geliyor.

Yoksulluk sınırı, "Yeterli hayat standardında yaşayabilmek için gerekli olan minimum gelir miktarıdır." Evet gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında fark olacak; ancak bu fark ne ülkeler arasında, ne de kendi ülkesindeki zengin ve fakir arasında uçuruma dönüşmemeli. Acı olan 'dünya lideri' diye anılan ülkemizde zengin ve fakir arasındaki fark, uçurum çarpı 2'dir.

Bu konuları düşündükçe sıkça kullanılan bir fıkra geldi aklıma. Şöyle ki:

"Geçtiğimiz günlerde Amerika'da İngiltere ve Türkiye'nin de Başbakanlarının katıldığı bir toplantı yapılmış. Toplantı sonunda basının sorularına cevap veriliyormuş Gazeteci sormuş ;

Ülkenizde 4 kişilik bir aile ne kadar gelirle rahat bir hayat sürebilir ve siz ne kadar ödüyorsunuz?

Amerika'nın Başkanı: Amerika'da 4 kişilik bir aile 5000 $ ile rahat bir yaşam sürebilir. Biz onlara 6500 $ veriyoruz geri kalan 1500 $ ı ne yapıyorlar bilemiyorum.

İngiltere Başbakanı: İngiltere'de aynı aile 4000 Pound ile rahat yaşar. Biz 5000 pound veriyoruz, 1000 pound nereye gidiyor bilmiyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı: Türkiye'de aynı ailenin açlık sınırı 1000 YTL dir. Biz onlara 450 YTL veriyoruz. Geriye kalan 550 YTL yi nereden buluyorlar bunu anlamış değiliz."

Diyorlar ya istikrar bozulmasın. Bozulmuyor. 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 2008'de 2329 YTL idi, sene 2016 4 kişilik bir ailenin Yoksulluk sınırı 4360 YTL. Ekonomideki kötü istikrar devam ediyor. Aman bozulmasın ha!

Utanma, arlanma göz önünde olan kişilerde daha faal olmalı. Mesela televizyonda program yapan insanlar yemek programı yapmıyor ise ulu orta yemek yememelidirler. Özellikle de böyle bir dönemde. Böyle bir şey yapanların ayıbı kimin? Sorumlusu kimler?

Geçen akşam beyaz TV'deki spor programında, canlı yayında kahkahalar arasında geyik muhabbetiyle birlikte etleri utanmadan yiyorlar. Birisi reklam arasında yiyelim diyor, ROK efendi yok yok canlı yayında burada yiyeceğiz diyor. Biri kameramanlar yedi mi diye soruyor ROK efendi yediler hem de öküz gibi yediler.

Birisi ROK'a öküz gibi yiyorsun diyor, onun verdiği cevap, "Ne gibi yiyecektim" İnsan gibi efendi insan gibi. Öküz olmak kolay, katar katar geçen trene bak, soluk almadan ye! İşte öküz.  

Sizler ve sizin zihniyetinizde olanlar kulluk edinilecek öküz olmak isteyebilirsiniz. Rabbim sadece kendine kul olunmasını istiyor. Bırakın öküzü kula kulluk eden bizden değildir diyor. Elde ettikleri makamlarla Kutsal inek gibi kutsal öküz olmak isteyenler o kadar çok ki… Bunlar uydurma Mehdi gibi, Mehdi öküzler oluyor. Mantar gibi çoğalıyorlar. Etraflarındaki halka genişledikçe genişliyor.

Varsın onlar tapılacak öküz olsunlar, biz, garip; ama Allah'a kul olalım. Ol deyince olduran öl deyince öldüren Rabbim, biz seni vaat ettiğin cennetin için değil, Rabbimiz olduğun için karşılıksız seviyoruz. Yalnız sana kul olmanın gururunu taşıyor, La La ilahe illallah diyoruz. Allah yolunda başımız dik, alnımız açık elif gibi duruyor, adı değişen zalimlere ve yaptıkları zulümlere karşı Allah yolunda yürüyoruz. Allahu ekber!

Sağlıcakla kalın!

 

Fikri ATILBAZ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.