KÜRESEL DÜZENİN TÜRKİYE’DEKİ SERMAYE TEMSİLCİLERİ

Koç ailesi 1928 yılından itibaren bu milletin kanını faiz yoluyla emen bir yapıdır. İlk yerli otomobilimiz Devrim üretildiğinde Ford(Amerikan) arabaları satılmaz diye Türkiye’yi tehdit edip Devrim arabalarının seri üretime geçmesini engellemişlerdir. Amerikan şirketlerinin Türkiye temsilciliğini yapan Rotschild, Rockefeller ailelerinin Türkiye şubesi gibiler. 
Ford, Standart Oil (şimdiki Mobil),General Electrıc gibi Amerika’nın Yahudi sermayeli büyük şirketlerinin bayiliğini yapıp, Daha sonra Amerikan'ın İtalya'daki temsilcisi ve P2 Mason Locasının üstadı Agnelli ailesinin ürettiği FIAT'ın Türkiye ayağı oldular. Böylece Türkiye’de yerli ve milli sanayinin gelişmesine engel oldular. Montaj sanayisinin, yabancı marka temsilciliklerinin revaçta olmasını sağlayarak Türkiye'yi örtülü bir sömürgeye dönüştürdüler. Elbette Küresel sermayenin Türkiye'de temsilci olarak KOÇ ailesini seçmesinde İnönü'nün Lozan'daki danışmanı Haham başı Haim Nahum'un oğlu ile Vehbi Koç'un sıkı dostluğunun etkisi göz ardı edilemez. Durum böyle olunca Sayın Profesör Mehmet Çilingiroğlu’nun Corona ile mücadelede Türkiye'nin Amerika'dan daha organize ve etkili çalıştığını söylemesi KOÇ Üniversitesi tarafından kaleminin kırılmasına yeter hatta artar bir sebeptir.
ABD emperyalizminin Türkiye ayağı olan KOÇ ailesi, yeminli Türkiye düşmanlarıdır.
Fettullah Gülen 70'li yılların başında işe başlarken, Kasım Gülek tarafından Vehbi Koç'a takdim edilmişti. Fetö'yü Kasım Gülek , İshak Alaton ve Aydın Doğan, aracılığı ile finanse ettiler. PKK ve diğer Sol örgütleri de Osman Kavala ve diğer taşeronları aracılığı ile desteklediler. KOÇ ailesinin onayı, desteği ve isteği olmadan, Türkiye'de ne askeri darbe nede toplumsal kalkışma olmaz. Sadece GEZİ' de açığa düştüler, çapulculara açıktan destek verdiler. Galiba hükümetin kesin düşeceğine inanmışlardı…
Demem şu ki; Haim Nahum'un Osmanlı bankalarından İsveç’e kaçırdığı Koç ailesi tarafından kullanılan paralar bu devletin öz çocuklarına aittir. Derhal Millete iade edilsin, edilmeyecekse el konulsun zamanı geldi geçiyor…