Terör örgütlerinin sözcülüğünü yapan, hükümetin açıkladığı projeleri engelleme peşine düşen Türk Tabipler Birlliği, Türkiye'de koronavirüs vakası görülmesinin ardından kayıplara karıştı. En nihayetinde aylar sonra ortaya çıkıp belki de ilk defa kendi alanları ile ilgili bir açıklamada bulundular ;
Tüm dünyaya yayılan ve binlerce insanın hayatına mal olan koronaya karşı verilen mücadeleye hiç katkı sunmayan, hatta tek bir adım dahi atmayan, atmadığı gibi bir de vaka sayısı konusunda devlet görevlilerini "yalanlayarak" toplumda kaos yaratmak için elinden geleni yapan TTB bizi yine şaşırtmadı.
Bilen bilir, bir zaman imamların haftalık izin günleri yoktu. İmamlara haftalık iznin geldiği yıl, müftü aylık toplantı esnasında konuyu anlatmış ve
- "isteyen haftanın bir gününü belirlesin ve resmi olarak izinli sayılsın" demiş.
Cuma günü dışında çoğu zaman cemaati olmayan ve köyün birinde görev yapan bir imam;
-"Hocam ben cuma günü izin istiyorum" demiş.
Müftü;
-"Bir cuma günü lazımsın ona da izin mi istiyorsun" demiş.
Tabipler Birliğinin bu zor günlerde "sağlık çalışanları izinli sayılsın" açıklaması yapması biraz buna benziyor.
Duyumlarla Hareket eden bir birlikten ancak bu kadar yüzeysel bir açıklama beklenebilirdi. Açıklamaya öyle 3-4 rakam koymakla bilimsel olunmuyor! Unutulmamalıdır ki; Devlet Bilim kurulunu öğretim üyesi tabiplerden oluşturmuş ve başarılı çalışmaları milletimizce taktirle karşılanmaktadır. TTB’den eleştiri değil katkı beklerdik böyle kritik zamanda bile bilimsel katkı sunamıyorsa acaba ne işe yarar? En başta konuşması gereken ve en bilimsel katkıyı sağlaması gereken kurum olması gerekirken köprü geçildikten sonra sokaktaki vatandaşın bildiği şeyleri söylemekle bilimsel katkı sağlanmıyor. Gerçi bu mesele güzel Türkiye’min meselesi Pkk ve Dhkpc meselesi değil!
İşini düzgün yapan sağlık çalışanlarına en içten hürmet ve saygılarımla.