Vatan, bir kimsenin doğup büyüdüğü; bir milletin hakim olduğu üzerinde yaşadığı, barındığı, gerekirse uğrunda canını vereceği toprak. Bir ulusun üzerinde yaşadığı yer yüzü parçası, onun havası ile karasularına denir.
Vatan, milleti meydana getiren değerlerdir. Millet dediğimiz varlık vatan denilen toprak parçası üzerinde yaşar.
Dar anlamda ise yalnızca doğup büyünen, üzerinde yaşanan,
Bahçe yapmak için ya da çiçek dikmek için bir saksı içine doldurulan bir avuç,
Park yapmak için kamyonlarla taşınan bir kasa,
Toprak parçası değildir.
Vatan toprağı; seveniyle, sevmeyeniyle, uğrunda mücadele edeniyle, kendine hıyanet içinde olanıyla herkesi kucaklamayı kabul edecek kadar GANİ GÖNLÜYLE kutsal, bir o kadarda mübarek saydığımız bir varlıktır.
Vatan toprağı, uğrunda ölümle burun buruna olanların; mücadele ettiği, korkuyu unuttukları şehit olmayı en yüce değer olarak gördükleri, bir avucunu dahi vermeyeceklerine dair yemin ettikleri kıymetli değerler bütünüdür.
Kürsülere çıkıp, meydanlara inip, televizyon ve gazetelerde afaki söylenen SÖZDE cümleler, başka ülkelerin nemrut SÖZDE liderlerinin resimleri ve bez parçalarını sallayıp, terör örgütlerinin rengini barındıran paçavraları ellerinde gezdirerek, vatan toprağı korunamaz, vatanseverlik olmaz.
Ne demiş Ziya Gökalp? Vatan ne Türkiye'dir Türklere, ne Türkistan vatan, büyük ve müebbet bir ülkedir; TURAN.
İkbal, mevki, makam gözetmeksizin mücadele veren, varsa yoksa ülkem, milletim, bayrağım, dinim, imanım diyen bir kesim kimdir diye sorsam, inanıyorum ki ilk akla gelecek olan,
ÜLKÜCÜLER olacaktır !
Siz hiç, üç hilal, ay yıldızlı bayrağımız haricinde bayrak, flama taşıyan,
Türk'ün, Türkiye Cumhuriyetinin, milletinin, İslam Dininin aleyhinde slogan atan,
Türk büyüklerinin resimleri ve sözlerinden başka pankart taşıyan, marş söyleyen, yasadışı söylemlerde bulunan,
Türk askeri, polisine el kaldıran, onlara taş atan,
Bir ÜLKÜCÜ gördünüz mü?
Bu ülkenin temelinde CAN var CAN!
Ki bu temeldeki her bir taş bir ÜLKÜCÜ canıdır.
Vatan, millet, bayrak, toprak sevdasıyla yetişen, manevi değerlerine sıkı sıkıya bağlı bu gençliğin filizlendiği, yetiştiği, boy verdiği bir OCAK olmalıydı...
Ne diyor, Bilge Lider, MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli?
"...Allah'a şükürler olsun ki, ÜLKÜ OCAKLARI sözü sağlam, özü sağlam olan Türk gençliğinin yarım asırlık yadigârıdır...
...Ülkü Ocakları adam gibi adam olanların yarım asırlık Bozkurt yuvasıdır...
...Aklımızla, anılarımızla pek çok badireyi atlatarak, pek çok belayı savuşturarak bugünlere geldik...
...Ülkücü Türkiye ve Türk Milletinin son siperidir. Ülkü Ocakları bu siperin Çanakkale savunma hattıdır..." demiş,
ÜLKÜ OCAKLARI'NIN Türk Milleti için çok önemli bir yere sahip olduğunu belirtmiştir.
Devamla, " Davamız şehit olup ölmeyenlerin, ÜLKÜCÜ OLUP DÖNMEYENLERİN, ADAM OLUP KAÇMAYANLARIN ebedi yuvasıdır." diyerek, Ülkücülüğün MHP'de olacağına dair bir kez daha vurgu yapmıştır.
MHP'de, siyasi parti olarak Türkiye ve Türk Milletinin son siperidir. Yarım asırlık ömrüyle mücadelesini yalnız ve yalnız Türkiye Cumhuriyeti çıkarları doğrultusunda kullanmıştır. İktidarda olmasa dahi her zaman iktidar kadar güce sahip olmuş bu gücünü hiç kaybetmemiştir.
Her siyasi partinin amacı iktidar olmaktır. Bir parti düşünün ki; tek amacı vatanın bölünmez bütünlüğü, önce ülkem sonra milletim sonra ben, mevki makam peşinde koşmadan, ÖNCE VATAN SONRA VATAN HEP VATAN desin. İşte MHP !
Bugün sokağa çıkın ve sorun... "Mecliste grubu bulunan veya bulunmayan, hangi parti HDP ile seçim ittifakına girmez" deyin,
Alacağınız cevapta tek bir parti ismi duyacaksınız.
Milliyetçi Hareket Partisi !
Ozanın dediği gibi; Toprak, bayrak deyip de şehit yatan Yüreği TÜRKİYE aşkıyla atan ÖNCE VATAN, SONRA VATAN HEP VATAN Ülküm yolu, ülkem yolu olmalı,
Diyerek, bu HAREKET içinde olurken Allah'ın rızasından başka bir şey düşünmeyen, rahmetli Başbuğ Alparslan Türkeş'in "Gayemiz, yalnız ve yalnız Allah'ın rızasını kazanarak, İslam'a ve Müslüman Türk Dünyasına hizmet için olmuştur. Cenab-ı Allah'ın rızasından başka bir gayemiz yoktur." sözleri ÜLKÜCÜLERE ışık olmuştur.
Ülkücüler, bugünlere kolay ulaşmamıştır. Binlerce şehit vermiş hâlâ da vermeye hazır, tabutluklarda, zindanlarda, işkencelerde ömür geçirmişlerdir.
Ülkü ve ülke yolunda mücadele eden, şehit olanlara rahmet, gazilerimiz ve yaşayanlara sağlıklı, huzurlu ömürler diliyorum.