BERAT GECESİ

Muharrem Günay SIDDIKOĞLU

 

Şaban ayının 14. gününü 15. gününe bağlayan gece Berat gecesidir. Kelime olarak Berat: Borçtan, cezadan, cenazeden, hastalık gibi musibet ve belalardan kurtulmak demektir.

Dini terim olarak Berat: Günahlardan kalbin ve nefsin hastalıklarından kurtulmak, temizlenip, arınmak, aklanmak demektir. Demek ki bu gece günahlardan kurtulma, af ve mağfiret gecesidir.

Cenab-ı Hak, nasıl ki yerler ve beldeler içinde farklı yerler, farklı beldeler-mübarek yerler yarattı ise Mekke gibi, Medine gibi, Mescid-i Aksa gibi, Arafat, Mina, Müjdelife gibi, günler ve zamanlar içerisinde de farklı günler ve farklı zamanlar yaratmıştır. Cuma günü, Miraç kandili, Kadir gecesi, bayram günleri ve bu gün içinde bulunduğumuz Berat gecesi gibi... Farklı geceler ve farklı günler farklı insanlar ve farklı Müslüman olmak isteyenler, bu gecelerin kıymetini bilenler içindir.

Bu gecenin İslam tarihinde büyük bir önemi vardır.

1- İnsanlığa rehber olarak indirilen Kur’an-ı Kerim bu gece Cenâb-ı Hakk’ın katından levh-i Mahfuza inmiştir. Nitekim Kur’an-ı Kerim de Duhan suresi 2. ve 3. ayetlerde şöyle buyruluyor:

Apaçık olan Kitab’a andolsun ki, biz O’nu (Kur’anı) mübarek bir gecede indirdik. Elbette biz insanları uyarmaktayız. Katımızdan bir buyrukla her hikmetli iş o gecede hükmedilir.”

2- Kıble bu gece değişmiştir. Daha önce Kudüs’teki Mescid-i Aksaya doğru namaz kılınırken Allah’ın emriyle bu geceden itibaren Kabe’ye dönülmüştür.

3- İnsanların bir yıllık işleri bu gecede takdir olunur. İnsanların yapacakları tövbe, dua ve niyazla haklarındaki hükmü lehlerine çevrilebilir (Peygamberimiz buyuruyor ki: “Dua Allah’ın hükmünü değiştirir. Lütfunu kazandırır.”

4- Bu gece rahmet ve mağfiretin ve bereketin sağanak sağanak indiği, Allah resulüne şefaat hakkının verildiği bir gündür.

Peygamberimiz şefaati konusunda şöyle buyurur: Her Peygamberin makul bir duası vardır ki hemen hepsi bu hususta acele edip (Dünyada dile getirmiştir) Ben ise duamı ümmetim için şefaatte bulunmam arzusuyla Kıyamet gününe bıraktım. Ümmetimden Allah’a bir şeyi ortak koşmadığı halde ölen kimse inşallah buna nail olacaktır.” (Müslim / İman, Buhari / Daavat, Tirmizi / Daavat (C.Yıldırım Ahkam Hadisleri / 493)

“Lailahe illallah diyen cennete girer.” İmam-ı Nevevi diyor ki: “Allah’ın varlığına ve birliğine inanıp (Şirk ve ortak koşmayan) şahadette bulunan her müvahhid, ya affedilerek hemen Cennete konulur, ya da gereken cezayı çektikten sonra oraya alınır. Cehennem ateşinin ona haram kılınmasından maksat ise, orada ebediyen kalmayacağıdır.”

5- Bu gecede bir yıllık ameller değerlendirilir. Bir yıllık işler de tayin ve takdir edilir.

Sevgili Peygamberimiz bu konu ile ilgili olarak şöyle buyuruyor:

Dua Allah’ın hükmünü değiştirir, lütfunu kazandırır, duruma değişiklik verilmesine sebep olur.” Kur’an-ı Kerim’de Rad suresi 39. ayette şöyle buyruluyor:

Allahü Teala, dilediği hükmü kaldırır ve ya değiştirir veya tespit edip yerinde aynen bırakır. Bütün kitapların anası, esası Allah’ın indindedir.” Yine Duhan suresi 4. ayette Berat gecesi kasdedilerek. “Her iş bu gecede tayin olunur” buyrulmaktadır.

6- Bu gecede af dileyen af olur, tevbe edenin tevbesi kabul olur.

Kâinatın Efendisi Sevgili Peygamberimiz, bu geceyi ibadetle geçirmemizi emretmiş ve şöyle buyurmuştur:

Şaban ayının 15. gecesini ibadetle geçirin, gündüzünde oruç tutun. Çünkü Yüce Allah, bu gece güneş doğuncaya kadar dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve şafak sökene kadar, tövbe eden yok mu? Affedeyim, Rızık isteyen yok mu? Vereyim. Hastalığına şifa isteyen yok mu, şifa vereyim. Daha ne gibi istekleri varsa istesinler, vereyim!” (İbn Mace, İkame 191)

Hazret-i Âişe validemiz, (Ya Resulallah, Allahü teâlâ seni günah işlemekten muhafaza buyurduğu halde, neden Berat gecesinde çok ibadet ettin?) diye sordu. Peygamber efendimiz buyurdu ki:

“Şükredici kul olmayayım mı? Bu yıl içinde doğacak her çocuk, bu gece deftere geçirilir. Bu yıl içinde öleceklerin isimleri, bu gece özel deftere yazılır. Bu gece herkesin rızkı tertip olunur. Bu gece herkesin amelleri Allahü teâlâya arz olunur.”

 

Muharrem Günay SIDDIKOĞLU

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.