Vampir ABD’nin delisi Trump’un Kudüs tehditleri…
İngiliz devşirmesi BAE’li cehalet küpü ve Türk’e “hırsız” diyen arsız bakan…
İçimize sinmiş İngiliz sevicisi işbirlikçiler…
Atatürk’e söven, İstiklal Harbi’ni yok sayan, Cumhuriyet’i reklam arası sayan cibilliyetsizler…
Taaa Okyanus ötesinden ülkemize çemkiren alçak deyyuslar…
Kâbus gibi bir haftanın içindeyken…
*
Her gecenin bir sabahı var ya…
Gün ışıyor yavaş yavaş…
Önce İslam İşbirliği Teşkilatı’nın İstanbul zirvesinden Kudüs’ü Filistin başkenti olarak tanıma kararı çıkıyor…
ABD bir güzel kınanıyor…
Kahpeler yine açıkta: Suudlar, BAE, Mısır…
*
Güvenlik Konseyi’nde Türkiye’nin Kudüs tasarısını veto eden vampir ABD…
BM Genel Kurulu’nda “128 evet” ile yerle bir oluyor…
Bütün tehditlerine rağmen karizmasını bir güzel çiziyorlar…
Yankee’nin Dolarları bir işe yaramıyor…
“Mazlum”, “zalim”e dişini göstermiş…
Ohhhh, hepsi peş peşe!
*
Sonra İngiliz şebeği BAE’nin bakanı…
Ecdadının Müslüman hançerleyen hainlerden olduğunu unutmuş…
“Arabistan’da entarili, Londra’da smokinli fötr şapka, Akdeniz sahillerinde viskili” bir bukalemun…
“Medine müdafaası kahramanı Fahrettin Paşa”ya dil uzatıyor.
İçerideki dangalak işbirlikçileri de sahada…
BAE’li şebeğin akıl hocası, yancı fırıldak Türkiye’nin İngiliz sevici yazarı Ekinci çemkiriyor:
“Medine'yi İngilizlere değil, Şerif Hüseyin Paşa ve Müslüman Araplara karşı müdafaa eden Fahrettin Paşa bile kahramanı oldu.”
O derece densizdir ki, Mehmetçikle İngilizlin Jack’ini bir tutar:
“Bizdeki Mehmetçik gibi herhangi bir İngiliz askerini temsilen Jack ismi kullanılır.”
Ve tam bir İngiliz soytarısı olduğunun delili:
“Cumhuriyetçi olmak marifet değil, Küba da cumhuriyet, İran da. İş demokraside. İngiltere, krallık ama demokrasinin beşiği.”
“Mustafa Kemal’i Filistin ve Suriye’yi İngilizlere teslim etmekle” suçlayan da bu zat.
Hani demişler ya, “Kahpe içerde olunca kapı kilit tutmaz”mış!
*
Erdoğan ne kadar çırpınırsa çırpınsın…
“128 evet” zaferini kendilerinden bilen zavallılar “fabrika ayarları”na dönüyor.
AKP il yöneticisi biri akıl tutulmasında:
“600 yıllık yedi düvele hükmeden Osmanlı'nın, 90 yıllık reklam arası bitmiştir. Zafer inananlarındır. Elhamdülillah. Dünya 5’ten büyüktür.”
Başka birileri de Haber Türk’te “Cep telefonuyla boşanma geçerli mi, değil mi?” absürtlüğünü tartışıyor!
Hayrına mı “Bunlar akıllanmaz” deyip duruyoruz…
AKP’li bazı densizlerin Erdoğan’a ettiğini kimse yapmaz…
AKP ve yağdanlıkları dışarıda “hain” aramasın boşuna!
*
Topa memleketin solcu liboşları girmese olmaz…
Belge “art niyet”iyle atlamış:
“Bulgaristan Rusçuk'ta doğan Fahrettin Paşa'nın Erdoğan'dan önce hapiste olan Osman Kavala'nın ecdadı.”
Mesele Fahrettin paşa değil, mesele Soros’un çocukları, anlasanıza!
*
Tam burada bir “milli ses” bekliyorsunuz…
Derken…
MHP’li Semih Yalçın Bey’den densizlere ilk “tokat” geliyor:
“Fahrettin Paşa vatan topraklarını düşman çizmelerinin çiğnememesi için aç bilaç savaşırken, Medine’yi kanı ve canı pahasına müdafaa ederken; bahse konu bakan taslağının ataları Arabistan çöllerinde haydutluk yapmakla, yol kesmekle meşgul olmuştur.”
Ohhh be “yerli, milli ve Türk olmak” ne güzel!
*
Sonra…
Cumhurbaşkanlığındaki bir törende…
Prof. İlber Ortaylı’nın bu zındıklara attığı“okkalı şamar” geliyor:
“Onlara ancak geri zekâlı denir!”
Hoca, “bam teli”ne vurarak devam ediyor:
“Birleşik Arap Emirlikleri veziri siyaset yaparken de kantarın topuzunu kaçırıyor. Problem ise Katar ile uğraşmaktır. Katar, Arap yarımadasını rahatsız ediyor. Bu kıtanın ortasında Katar düşmanlığıyla böyle şeyler söylüyorlar. Bunlar ipin ucunu kaçırmaktır. Ananesiz bir bakanlıktır, ananesiz bir politikadır.”
Yetinmeyip Vehhabi Amerikan uşaklarına da geçiriyor:
"Kabe-i Muazzama üzerine otel yapılır mı? Otelde kalan insanların siz, o alanda bulunacak kadar 24 saat zühdü takva ve temizlik içinde yaşayacağına senet verebilir misiniz? Her şey olur orada. Hâlbuki orada yapılan her şey haramdır. Orada otel olur mu? Bunlar son derece saçma şeyler.”
Ohhh be, ilmine de diline de sağlık Hocam!
“128 evet” ve “yerli, milli ve Türk olmak” ne güzel!