Güzel İzmir…
Cennet İzmir…
Yiğit İzmir…
Kahraman İzmir…
Milliyetçi İzmir…
Demokrat İzmir…
Hoşgörülü İzmir…
Atatürk’ün âşık olduğu İzmir…
Zübeyde Hanımı bağrına saran İzmir…
Hasan Tahsin’in şehri…
Cumhuriyet’in parıltısı…
Medeniyetler beşiği şehir…
Denizin, güneşin ve yeşilin harman olduğu şehir…
Romanını, Alevisini, Yahudisini, Sünnisini, Rumunu kucaklayan şehir…
*
“Vatan, bayrak, millet, Cumhuriyet” için şehadeti göze alan Hasan Tahsin’in şehrinde…
Adamın biri…
Belli ki aslı asaleti İzmir’den değil…
Başka vatan köşesinden ekmek için kalkıp gelmiş İzmir’e…
İzmir sahip çıkmış ona… Sarmış sarmalamış, iş adamı etmiş, vekil etmiş..
Lakin…
Aynen PKK’liler gibi…
Aynen oy verip destekledikleri bölücü HDP’liler gibi…
Aynen vatanın Güneydoğusunu sözde Kürdistan yapmaya kalkanlar gibi…
“İzmir ayrılsın” diyecek kadar şehrin havasını, denizini soluyamamış…
Tam da Y-CHP’ye yakışır vaziyette, tam da PKK/HDP’yle emek ve demokrasi mitingi düzenlerken…
Güya “AB”, güya “demokrasi”, güya “insan hakları”, güya “medeniyet”, güya “çağdaşlık” uğruna Türkiye’den kopmaya razı…
Tıpkı memleketi parçalayıp emperyalizme meze yapmaya kalkan PKK soysuzları gibi Avrupa’nın parçası olmaya razı…
Hem de sık sık “Atatürk’ün partisi” olmakla övünen CHP’nin bir vekili…
Sanki İzmir’in zeybeklerine, topuklu efelerine sormuş gibi…
Utanmadan “İzmirlilerin gerekirse Türkiye’den ayrılarak Avrupa’ya girmeye hazır olduğunu” söyleyebiliyor…
Memleket darda, millet zorda, Ata’nın Cumhuriyet’i tehlikede iken…
Mandacı müstemleke kafası hortladı!
*
“Kumru”nun, “boyoz”un şehri…
Güzel İzmir kimlerin eline kalmış ki…
Bir ara “Gavur” demeye getirdikleri “güzel İzmir”den gereken dersi belli ki almamışlar…
AKP’li bir yönetici “Bu şehrin eskiden kızları bile güzeldi. Artık kızları bile kalmadı” diyecek kadar şirazesini kaybetmiş…
Ha Y-CHP ha AKP, bi deyiver “güzel İzmir”, farkları var mı?
Ah İzmir!
Yunan’ın yakıp gittiği İzmir!
Yiğit delikanlıların, güzel kızların şehri İzmir…
Seni yine emperyalizmin kucağına atmaya kalkanlara cevap ver!
Kimlerin eline kaldın sen?
Yoksa…
Siz de mi “Zübeyde Hanım”ı…
Siz de mi “Yüzbaşı Şerafettin”i, “Hasan Tahsin”i, “Fahrettin Altay”ı siz de mi unuttunuz?
Ayağa kalk “güzel İzmir”!