ANLADINIZ MI “BEKA”NIN NE OLDUĞUNU?

Mustafa ÖNDER

PKK/HDP’si, Perinçekgilleri, Y-CHP’si, müzmin maskeli beşleri hep birden “hayır” derdine düşmüşlerken…

Akla hayale gelmedik anayasa yorumlarıyla milleti ikna etmeye çalışıyorlar.

Bu konvoya Batı’nın dost, düşman, müttefik ülkeleri de eklendi.

Biz “milletin bekası için evet” dedikçe, bu “beka” nereden çıktı diye de alay etme noktasına geliyorlar.

Oysa mesele Erdoğan meselesi değil, tek adam meselesi değil…

Mesele memleket meselesi…

Etrafınıza bir bakıp kimlerin kimlerle işbirliği yaptığına bir baksanız, kimlerin Almanya, ABD, AB, Hollanda vs ile aynı trende olduğunu göreceksiniz.

Olan bitenin temelinde TSK’nin rotasını Menbiç’e çevirmesinden kaynaklanıyor. PKK’dan, Esad, İran, ABD, Almanya ve Rusya’ya kadar herkesi tedirgin etti.

En basit örnek, meczup Said-i Kürdi’nin tayfası bile “hayır” dediğine göre…

Milletçe “Evet” demekte fayda var!

*

Batı, kokuşmuş medeniyetini sergiliyor.

Pisliğe ve kana bulanmış emperyalizmi dışında hiçbir vasfı kalmamış Batı ya da Avrupa, her fırsatta dişlerini gösteriyor.

Demokrasi, hürriyet, eşitlik ve adalet sadece kendisi için…

Türkiye, içeride ve dışarıda büyük bir mücadele verip kendisine kurulan kumpasları çözmeye çalışırken hala çelme takmaya çalışıyorlar.

Suriye ve Irak’ta kurdukları tuzaklar, besledikleri taşeron terör uşaklarının saldırılarına Türkiye’nin uyanış içinde verdiği mücadele işlerine gelmiyor.

Bahçeli’nin “Türklüğün bekası için” diye çırpındığı tam da bu işte!

İçimizdeki meseleyi anlayamamış kaz kafalılara kapak olurcasına Avrupa gerçek yüzünü gösteriyor.

Aslında Batı bir çöküşün içinde… AB çözülüyor, ırkçılık ve hatta faşizm hızla yükseliyor.

Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin Batı’dan alabileceği sadece teknolojisi ve bilimidir. Gerisi kokuşmuş bir medeniyettir!

İki üç gündür Avrupa’da olan bitenin özeti de budur zaten.

*

Anadolunun en ücra yerlerinde Kürt/HDP/PKK kışkırtması için elini kolunu sallaya sallaya dolaşan Batılı diplomatlar, kendi ülkelerinde Türkiye Cumhuriyeti Bakanlarını kendi konsolosluğuna sokmamakta, sınır dışı etme küstahlığını göstermektedir.

Olaylar, bir yerle sınırlı değil, planlı olarak bütün Avrupa ülkelerinde uygulamaya sokulmuştur.

Ülkemizin bekası, istiklal ve istikbali, itibarı söz konusudur.

Irkçılık ve faşizmin hortladığı Hollanda için Devlet Bey’in “Şu anda Hollanda’yla diplomatik ilişkilerin askıya alınması, diğer yaptırım ve tedbirlerin sırasıyla hayata geçirilmesi acil bir ihtiyaçtır” demesinin hikmeti budur.

Bahçeli’nin talimatıyla MHP’lilerin Hollanda’da havalimanında eyleme girişimiyle Hollanda feleğini şaşırdı, OHAL ilan etti.

Hollanda krizi için The Times, “Hollanda Başbakanı Rutte’nin asıl amacının aşırı sağcı Wilders’e olan desteği dağıtmak” olduğunu yazdı.

Kirli emelleri için Türkiye üzerine baskı kurmaya kalkan Batı’nın, AB Komisyonu üyesi Hahn, Türkiye’ye verilen mali yardımların durdurulduğunu, Türkiye’nin Avrupa’dan uzaklaştığını söyleyebiliyor. Tam bir ikiyüzlülük!

Danimarka Başbakanı Rasmussen Yıldırım’dan, Danimarka ziyaretini ertelemesini isteyebiliyor.

Bir İsviçre gazetesi, “Erdoğan’ın diktatörlüğüne hayır oyu kullanın” diye manşet atabiliyor.

Yani yine yedi düvel karşımızda işbirliğindedir.

Yani mesele memleket meselesidir ve Türklüğün bekası ile ilgilidir.

MHP ve Bahçeli, “Ülkem için evet, Türklük için evet” diyorsa, sebebi etrafımızdaki çemberdir.

Anladınız mı “beka”nın ne olduğunu!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.