17-25 Aralık hırsızlık baskınından sonra aklını yitirdi AKP...
Kendini lağvetti.
“Şam’da Cuma namazı” kılacak tayfanın yakında cenaze namazı kılınacak!
Korku ve panikle ne yaptıklarını bilmez haldeler.
Şimdi partide aptallık ve ihanet revaçta...
“Liyakat” dedikleri kendileri için çalışmış olmak!
Parti, başka partilerin başarısız liderleri, yandaşlık ve din tacirliğinden başka hüneri olmayan, sürekli geçmişini inkar eden gazetecilerle dolu.
Tükenmiş, kendini yiyip bitirmiş bir iskelet!
Aslında lidersiz, amaçsız ve istikbalsiz!
Koşar adım sadece sarayın geleceğini sağlama almak için çırpınıyorlar.
Parti, millet, devlet umurlarında değil, başka bir şeyi düşünemiyorlar.
Dün, önemli değil, bugün Koza-İpek grubunu basıp medyasına baskı uygulamaya kalkarken birileri, AKP’lilerin “Melek anne” dedikleri kadının elini öptükleri fotoğrafları fora ediveriyor!
Durmadan şehit gelirken, “gazete” diye pazarlanan Yeni Şafak gibi paçavralarda “Bu ülkeyi zehirleyen paralel yılanın dilini kurutmadan bu millete rahat yok anlaşıldı. Boşverin PKK’yı. Asıl bu hainleri temizleyin önce” yazacak beyinsiz kalemşörlerinin olduğu ülke...
AKP ve RTE lehine icraat yapan yargı mensubu ve emniyetçiler ödüllendirildi.
Düşünün bir gümrük müdürü 3 günde 3 terfi ile bakan oldu.
Bir vali uçakla İstanbul’a getirilip paralel avına çıkarılan Emniyet müdürü ve bakan yapıldı.
Devletin hiyerarşisi falan neymiş?
İstanbul’da silahlı teröristler cirit atarken, savcı odasında katledilirken emniyet müdürü olan adam, bakan olarak şimdi diyor ki: "Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletine karşı olan başkaldırıya müsade etmeyeceğiz. Gerektiğinde de çok şedit bir şekilde kafalarını ezeceğiz.”
Çıkarları için bakan yaptıkları AKP dalkavuğu, “Şaraplı minderli konsere izin vermem” diye höykürmüş! Tarihin emaneti yüzlerce eseri yandaş hilekar rantçılar restore ediyoruz diye rezil ediyor git onlara bak!
Yıllarca faşist, Fatiha bilmez dedikleri Ülkücülerin oyu için Türkeş’in mezarına gidecek kadar ölü sevici oldular.
Hepsi “Beraber yürüdükleri” adamın saraydaki ihtişamlı geleceğine taş döşemekle meşgul.
Sarayda topladıkları muhtarlara muhbirlik telkini yapıyorlar.
2023, 2053, 2071 hedefi koyarak hiç gitmeyecekmiş gibi kandırılan bürokratlara suç işletiyorlar.
Başkan yapmadılar diye yarattıkları kaosta halkın çocuklarının ölümünü seyrediyorlar.
Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar almış başını gitmiş ama onlar sadece seçime endeksliler.
Milletin evlatlarını kahrolası politikalarına feda edecek kadar gözlerini ihtiras bürümüş.
Millet umurlarında değil, anaların gözyaşı umurlarında değil, memleketin güneydoğusundaki bölünme umurlarında değil...
Sadece 1 Kasım’da yüzde 5 daha fazla oy alıp iktidarda kalmaktan başka dertleri yok.
Bu yolda önlerine çıkan her muhalif, her engel, her aykırı ses düşman ama PKK umurlarında değil...
17-25 Aralık’tan beri işleri güçleri dershaneler, medya kuruluşları, paralel...
Memleketin dört tarafında paralel örgütler cirit atıyor, onlar ille de paralel de...
Şehit cenazelerinde canı yanıp feryat eden mağdur insanlar karakola çekilip hesap soruluyor.
Genel Başkanı saraydan kumanda edilen bir parti...
Ayakların baş olduğu ülke...
Gölgesi boyunu aşan kuklalar...
Kibir, hırs, güç sarhoşluğu, bencillik, menfaatperestlik, cehalet ve gafletin ve aptallığın revaçta olduğu iktidar...
Anayasa, kanun, tüzük, mahkeme vız gelir tırıs gider.
“Adalet”in hırsızların yandaşı olduğu ülke...
“Eğitim”in ihtiraslara kurban edildiği ülke...
O....u içeride ise kapı kilit tutmaz.
Artık iktidar değiller ama eğreti koltuklara kuklalarla da olsa sımsıkı yapışmış, asla bırakmayız diye tepiniyorlar!
Bitti ağalar! O saltanatın sonu geldi.
1 Kasım’a kadar tadını çıkarın, sonra yallah!