BEN SİZİN DİNİNİZDEN DEĞİLİM!

Mustafa ÖNDER

Aşağıdaki yazıyı 16 Mart 2015’te yazmıştım…

Bu cennet vatanda değişen bir şey yok…

İnanmazsanız tekrar tekrar okuyun:

“Ben bir Türk’üm...

Binlerce yıllık tarih ve medeniyetler yaratmış bir milletin çocuğuyum.

Onlarca devlet kurmuş, asla esir yaşamamış bir ecdadın mirasçısıyım.

Arap’a, Bedevi’ye, Kürt’e, Gürcü’ye, Rum’a, Ermeni’ye, Yunan’a, Bulgar’a, Macar’a, Sırp’a, Boşnak’a, Müslüman’a, Yahudi’ye, Hrıstiyan’a adilce hükümranlık etmiş neslin torunuyum.

Ben, sizin “aziz millet” dediğiniz ama adını koymadığınız “millet”ten değilim!

“Türk milleti”nin kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşıyım.

Türk oğlu Türk Atatürk’ün inşa ettiği, başkenti Ankara, bayrağı ayyıldızlı al bayrak, resmî dili Türkçe, millî marşı İstiklâl Marşı, üniter, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşıyım.

Ben sizin “Başkanlık” diye direttiğiniz diktatörlükten değilim!

Allah’a, mübarek kitabı Kur’an-ı Kerim’e, sevgili ve son peygamberi Hz. Muhammed ve tebliğ ettiği İslâm dinine iman etmiş bir Türk’üm.

Müslümanlığı şaha kaldıran, İstanbul’u fethetmekle müjdelenen, Haçlıya, zalime dünyayı dar eden, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluklarının sahibi Türk’üm!

Ben sizin müşrik ve münafık, şeytanî kibre bulaşmış, Türklüğü aşağılayan dininizden değilim!

Ben “Âlemlere rahmet olarak gönderilen İslâm Peygamberi”ne “gurura kapılmak” iftirası atan sahte idarecilerin dininden değilim!

Ben memleketi yönetmek üzere seçtiği putları kutsallaştıran halkın dininden değilim!

Vekili, şehrül emini, il başkanı dalkavukluk için yöneticilerini tanrılaştıran, peygamberleştiren, dokunmayı ibadet sayan din benim değil!

2005’te Diyarbakır’da "Kürt sorunu, herkesten önce benim sorunumdur” diye Müslüman Türk milletini parçalara bölen, 2015’te Balıkesir’de “Kardeşim ne Kürt sorunu ya” diye çark eden ve “Türk-Kürt kardeştir, ayrım yapan kalleştir” ile aldatan idarecilerin dininden değilim!

“Türkiye, bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa öyle yönetilmelidir” diyen bir idareci, Müslüman devletimin reis-i cumhuru olamaz!

Hz. Ömer adaletinden, dindarlık ve muhafazakârlıktan söz edip yolsuzluk ve rüşvet dosyalarını örtbas eden hukuksuzluğa fetva veren ilim adamı ve gazetecilerin dini benim dinim değil!

Onca görüntüye, ses kaydına, fotoğrafa, iddianameye rağmen bile bile 17-25 Aralık yolsuzluğunu “darbe” yalanıyla milleti kandıranların dini benim değil!

İhale kapmak için havuzlarda para biriktirip idarecilerin yakınlarının vakıflarına para, arazi ve bina bağışlayan, halkın mallarını peşkeş çeken yöneticilerin dininden değilim!

Halkına 5 liralık kara lâstik giydirip katrilyonluk saraylarda güç ve itibar gösterisinde bulunanların, gösteriş camileri inşa edenlerin dininden değilim!

Yobazlığın, dinde zorlamanın, sahte fetvaların, milletin evlatlarına suizanda bulunmanın, birine oy vermeyeni imansız ilan etmenin ustası şarlatanların dininden değilim!

Kur’an ayetlerine rağmen kadını türban ile sınayan, doğurganlığa mahkûm eden, zinayı serbest bırakıp sokaklarda menfur cinayetlere kurban edilişini seyredenlerin dininden değilim.

Ben kıblesi saray, peygamberi şirk, tesbihi para, ibadeti yalan, mescidi haram, imanı adaletsizlik üzerine kurulu dinden değilim!

Ben, Allah ü Teala’nın kavim kavim yaratığı insanlık ailesinden Türk milletindenim ve Hz. Muhammed (SAV)’a Kur’an-ı Kerim ile muştuladığı İslâm dinindenim.

Şükür ki, “Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdûhü ve resûlü” diye iman etmiş, Müslüman bir Türk oğlu Türk’üm!

Şahitlik ederim ki, Allah’tan başka tanrı yoktur, İslâm son hak dindir, Hz. Muhammed son peygamber ve Kur’an-ı Kerim son kitaptır. Rehberim Kur’an, sevgili peygamberim ve sünnetidir; araya şeyhler, dervişler, efendiler sokanların, imanıma Arap alışkanlıkları, Emevi bozgunculuğu katanların dininden değilim!

“Cihat” naraları ile Müslümanları boğazlayanların, millet içinde fitne çıkaranların, “Bismillah” ve “Allah ü ekber” tekbirleri ile vatanı pazarlayanların dininden değilim!

Şükür ki, vatan sevgisi imandandır diye bellemiş, Türk milliyetçisi olmakla gurur duymuş, bu aziz milleti kalkındırmayı, huzurlu, mutlu, refah içinde yaşatmayı şiar bellemişiz.

Bayrak, vatan, millet, din, özgürlük, dil uğruna yaşamayı ideal bellemişiz!

Bir Türk milliyetçisi, Türk oğlu Türk bir Ülkücüyüm!

Elhamdülillah, müşrik ve münafıkların dâhil olduğu güruhtan değilim!”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.