Eğer bu adamı tez zamanda partiden silmezseniz yazıklar olsun size Devlet Bey!
Türk milliyetçiliğinin kalesi MHP’ye “bizim eski dükkân” diyecek kadar sapıtmışlığını ilân eden bu densizin “Ülkücü irade”ye hakaretine sessiz kalana da yuh olsun!
Ama her şerde bir hayır vardır şüphesiz...
Allah, saray dalkavuğuna diline dolattı bu sözü!
Soyadından başka etiketi ve hüneri olmayan adam, kendine yakışanı yaptı.
Başbakan yardımcısı kılığında MHP’ye ve Ülkücülere çamur atmaya kalktı!
“Meşrebi geniş, karnı büyük” mirasyedi, ağzından salyalar akıtarak karakterini bir güzel deşifre etti!
O bir “Şecaat arz ederken sirkatin söyleyen” koltuk ve saray dalkavuğu!
Sözde koskoca bir Başbakan Yardımcısı olarak düzenlediği basın toplantısını, MHP ve Ülkücülere hakaretlerle donatacak kadar nasıl bir “liyakatli devlet adamı” olduğunu ifşa etti.
Başbuğ’un soyadını, bilinçsizce bir kumpasa vasıta ederek “dava”ya çamur atmakta kullanacak kadar küçüldü.
“Miras” onunmuş, hakmış ve helalmiş, istediği gibi yermiş!
Aklın parada ve lükste ya, ailenin malını mülkünü istediğin gibi yiyebilirsin ama Ülkücü Hareket sana “miras” değil Tuğrul...
Sen keyifle orda burada gezerken Ülkücüler şehit oluyordu.
Seni Başbuğ’un hatırına MHP’ye aldılar, unuttun mu?
Onun hatırına “bizim dükkân”a çırak aldılar, dükkânın malını rakiplerine peşkeş çekmeye kalktın!
Hangi işte ve siyasette dikiş tutturdun ki “başarı”dan bahsediyor, “devlet adamı” kılığına giriyorsun?
“Aç” Ülkücülere iş ve aş bulacakmış!
Hiçbir Ülkücü dava satarak karın doyurmadı, ikbal peşinde koşmadı!
“Sahibinin sesi” dediğin Ülkücülerin “sahibi” kim, lideri kim bre densiz?
Riyakârca Devlet Bey’e övgü düzüp MHP kadrolarına hakaret yağdırmak hangi yüzün senin?
Milyonlarca Ülkücüye bu hakareti reva gören zavallı, kimi kandırıyorsun sen? Sen önce bitmeyen hırsını, aç gözünü doyur?
2 aylık seçim hükümetinin dalkavuk üyesi, “MHP’yi iktidar” yapmış!
Hem bu hükümet bir “koalisyon” değil diyorsun, hem de MHP’yi iktidar yapmaktan bahsediyorsun!
Küstahlıktır bu, ayıptır, hadsizliktir!
“Kıbrıs Türkü olarak KKTC’yi yönlendirecek, güzel Türkçe ve millî tarihi yüceltecek”miş!
Kimi kandırıyorsun 2 aylık kukla bir “geçici bakan” olarak?
Hele hele RTE gibi bir vesayet ve onun altında bir Serok Ahmet varken yedirirler mi sana?
Yoldaşın Topçu AKP propagandasına soyundu bile, bir erkeklik göster de AKP’den aday olacağını açıkla hiç olmazsa...
“Devlet menfaati” için mi, sarayın ve kendi menfaatin için mi kabul ettin ihaneti?
Bu ne yüzsüzlük, bu ne arsızlıktır?
Onu MHP’den “a-ta-maz-lar”mış!
Öyle bir gaz vermiş ki saray, onu partiden atmak için MHP’nin 4 Ekim’de kongre toplaması gerekirmiş! Vay fitne taşeronu vay!
Onu atmak isteyenler “iki sarhoş ile üç-beş çakal”mış!
Onun hakkında laf edenler çakal, Ocakçılar çakal, MHP yönetimi çakal, Ülkücü yazarlar çakal, 12 Eylül’ün müebbetlikleri çakal!
MHP’ye “bizim eski dükkân” diyor utanmadan!
Eee Tuğrul, “bizim dükkân”ın senden büyük çakalı mı vardı?
“İtiraf”ın şifresi burada işte: Ülkücü Hareket, senin için hep bir “menfaat dükkânı”ydı!
Yuh sana Tuğrul...
Bugün rahmetli Başbuğ, mezarında dört dönmüştür!
Ülkücüler, “Ona saldıracaklarına PKK’ye namlu doğrultmalıymış!”
Sen koltuk kap, Türk çocukları tabutlarda gelsin öyle mi?
Sen o PKK/HDP’lilerle ikbal paylaş biz ölelim öylemi yeni yetme AKP’li?
“Onu atsalar dahi, atılınca zil takıp oynayanlar Tuğrul’un mertebesine ulaşamaz”mış!
Evet, hiçbir Ülkücü, senin düştüğün ihanet, gaflet ve zillet seviyesine ulaşamaz!
Sayılı gün tez geçer Tuğrul, sümük mendili gibi kullanılıp atıldığında anlayacaksın!
Sarhoşun mektubu meyhanede okunurmuş; bulunduğun AKP meyhanesi ve kaçak sarayın odalarında yaydığın fitneyle övünebilirsin!
Derhal Ülkücülerden ve Ülkücü iradenin görevlendirdiği MHP’nin kadrolarından özür dile...
Gerçi MHP’nin verdiği cevap sana yeter: MUHATABIMIZ DEĞİL!
Al sana layık olduğun seviye!
Gerisini de 1 Kasım’da Ülkücü Hareket getirecek!
Mustafa ÖNDER
mustafaonder35@gmail.com
facebook.com/mustafaonder15
twitter.com/mustafaonder07