BOĞAZ’DAN GEÇİP GİDEN FÜZE!

Mustafa ÖNDER

 

“Meşru müdafaa hakkımızdı düşürdük kardeşim!”

Bunu söyleyip dik duracaktın değil mi?

Gazı kesecekmiş, “kesebiliyorsan kes” restini çekecektin!

Ama…

Rus uçağı sonrası “Bilseydik düşürmezdik” noktasına gelen bizimkiler öylece seyrediyor…

Ama MGK bile toplanmıyor nedense…

Saray’ın Binali’si, Boğaz’dan göstere göstere füzeyle geçip giden Rus gemisi için “Hoş bir durum değil” diye güya tepki gösteriyor…

Diyor ki: “Bu açık bir tahrik unsurudur. Üstelik Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin ihlali anlamına da gelir!”

Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş ise, Rus gemisinde elinde füze olan askerin bulunmasını "Çocukça bir şov" olarak nitelendirip Rusya'nın aynı şeyleri tekrarlaması durumunda tedbirlerin alındığını söylüyor.

Eee ne yapacaksınız peki?

“Türkiye gerekli cevabı verecek kabiliyettedir!” Maşşallah!

Önüne gelene verdiğiniz bu cevabı bir görsek artık diyeceğiz lakin…

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ise Rusya nezdinde gerekli girişimlerin yapıldığını söylüyor.

Ukrayna Cumhurbaşkanı Poroşenko, Erdoğan'la Paris'te gerçekleştirdiği zirveye ilişkin "Konuşmadığımız tek konu, domates ve mandalinalardı. Bunların dışında her şeyi görüştük" açıklaması yapıyor!

Tarım Bakanı Çelik, Rusya'dan Türkiye'ye 3 bin ton tarım ürününün geri gönderildiğini açıklıyor, oysa 5 gün önce bu miktar 160 tondu.

Havuzun gülü Sabah, “Putin’in iddiaları tümüyle palavra” diye manşet atarken, yobaz Akit’in Arap sevicisi Dilipak’ın bir anketi açılayan mesajı ortalığa dökülüyor:

DAEŞ'ten petrol alan kim?” sorusuna, yüzde 78, "Erdoğan Türkiye'si", yüzde 12, "Putin Rusya'sı”, yüzde 10 da "Esed Suriyesi" demiş.

Bunu gören Rus Büyükelçiliği de mesajı patlatmış:

"İlginç bir anket! 1 saatin bilançosu ortada..."

Böyle işte bunların devlet dedikleri…

Yeni Şafak ise, “Ana hedef Tel Afer” manşeti atıyor.

Akşam’ın manşetine bakın: “DAEŞ’e karşı TSK eğitecek Peşmerge vuracak”

Kırk yamalı bohça Irak’ın Başbakanı bile "Eğer Türkiye Kuzey Irak'a gönderdiği askerlerini 48 saat içinde geri çekmezse…” diye bizi tehdit etmeye kalkınca Davutoğlu ona mektup yazarak “Irak’ın toprak bütünlüğüne saygılı olduklarını” belirtiyor.

Dışişleri Sözcüsü, İran'ı eleştirerek "Eli kanlı Şam rejimiyle işbirliği içindeki devletlerin ülkemize terörizmle ilgili ithamlarda bulunmaları ciddiye alınamaz." Diyor.

Çavuşoğlu, Barzani'nin 9 Aralık'ta Türkiye'ye geleceğini de açıklayarak “Türk askeri oraya davetle gitti, eğitim veriyor” açıklaması yapıyor.

Memleket sıkıntıda, ekonomi çıkmazda, ihracat sinyal veriyor, geçmiş, yolsuzluk, asgari ücret, zamlar, vergiler…

Boğaz’dan bir gemi füzeyle geçiyor!

Ve bunca efeliğin, sanal milliyetçiliğin semeresi müjdeyi bir anket şirketi saraya veriyor:

Gezici Araştırma’nın, “Başkanlık sistemini destekliyor musunuz?” diye 16 ilde yaptığı araştırmada yüzde 53'lük kesim “evet” derken yüzde 40’lık kesim de “hayır” demiş!

Ne Boğaz’dan geçip giden füze…

Ne çöpe atılan domatesler…

Ne Güneydoğu’daki terör…

Ne ekmeğe gelen zam…

Hepsinin çaresi Saray’ın muradına ermesinde!

Sonrası ne dert kalacak ne tasa, bir bolluk bir bolluk!

Yaşasın Başkanlık!

Artık Anadolu Federe Devleti mi olur, İkinci Osmanlı Cumhuriyeti mi olur, çok yaşasın!

Ne mutlu “Türkiye milleti”ne!

 

Mustafa ÖNDER

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.