BU GÖRGÜSÜZLÜĞE SON VERİN!

Mustafa ÖNDER

  Ne oldun delisi olmak denir buna... Görgüsüzlük ve kibirdir... Halka karşı saygısızlıktır. Bir memlekette sokağa caddeye, mahalleye, okula, merkeze millete hayırlı hizmetleri geçmiş insanların adı verilir. Tarih süzgeci, ülke şartları zaman içinde kendiliğinden ismi koydurur zaten... Yaşayan, görevde ve siyasî otorite olan kişilerin adını üç-beş densizin teklifi, yardakçılığı, kraldan çok kralcılığı nedeniyle oraya buraya vermek gaflettir, edepsizliktir. Hele hele adı belli, yıllarca posta adresi, mekan tarifi olarak yerleşmiş cadde veya sokağın adını değiştirip bir siyasetçinin, bir ünlünün adını vermek tam bir hakarettir. Bir caddenin, sokağın, köyün, şehrin adını değiştirmek anıları silmek, millî bilinci, tapu kayıtlarını yok etmektir, tarihe ve sosyolojiye saygısızlıktır. Siyasî amaçlar uğruna Cumhuriyet isimleri birer birer değiştiriliyor, Güroymak’a Norşin, Aydınlar’a Tillo, Tunceli’ye Dersim, Diyarbakır’a Amed adı verilmeye çalışılıyor. Köylerin, kasabaların adı beğenilmeyip değiştiriliyor. Hâlbuki bir kimlik o isimler... Müştereklerde birleşip “millet” olmanın, yaşanılan toprağı “vatan” bellemenin belleğidir. Şimdi de AKP Hükümeti, dilekçe ile “soyadı” değiştirme kampanyası düzenlemeye kararlı... Bu işin varacağı sonuç hayra alamet değil... Bu memleket vefasız, tarih ve dil bilincinden yoksun şuursuzlarla dolu. Rahmetli Başbuğ Türkeş’in adını MHP’li belediyeler yeni yapılan park ve caddelere vermişti, sonrakilerden adını silmeye kalkışanlar oldu. Geçenlerde “Kırşehir” adını değiştirelim diyen valiyi de gördük. Bu kafayla “Bozcaada”ya da bir isim uydururlarsa şaşırtmaz! Yalakalığın en canlı ve son örneği Samsun’dan... “Barış Bulvarı”nın adı “Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı” ve “Cağaloğlu Caddesi”nin adı da AKP’li belediye tarafından “Abdullah Gül Bulvarı” olarak değiştirilmiş. Yeni açılacak bir caddeye bari verin, ama hayır, yalakalığı herkes görecek! Yıllar önce 12 Eylül darbecisi faşist Evren’in adını yağcılık için oraya buraya veren kimliksizler, yıllar sonra onu tu kaka ilan etmek ikiyüzlülüğünü de göstermişti. Şimdi nerede Evren adı varsa silinip sökülüyor! Ali yazıyor, Veli bozuyor! Ama tarih yine tekerrür ediyor... Aynı görgüsüzlük, haddini bilmezlik, şarlatanlık ve sorumsuzluk tekrarlanıyor. Erzincan’da “75. Yıl Bulvarı”nın adı “Binali Yıldırım Bulvarı” yapıldı. Bir ara Mudanya’da restore edilerek kültür merkezi yapılan eki kiliseye “Faruk Çelik Kültür Merkezi” adı verilmişti, şimdi adı “Trilya Kültür Merkezi”... Küçükçekmece’de yapılan merkeze önce “ArenaMega Gösteri Merkezi” dediler, sonra Tayyip bey “Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi” yapıverdi. Beykoz’daki “Feridun Karakaya Sahnesi”, “Ahmet Mithat Efendi Kültür Merkezi” adını alırken, “Necip Fazıl Kısakürek” adını alan kültür merkezi de yeniden “Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi” oldu. Diyarbakır’daki “Dağkapı Meydanı” birden “Şeyh Sait Meydanı oluverdi. İzmir’deki “Çevik Bir Meydanı”na “Orgeneral Eşref Bitlis Meydanı” adı verilmek istendi. Elazığ’da halkın “PTT Meydanı” dediği yere, “İzzet Paşa Meydanı” adını taktılar. Hatta Tayyip uğruna, Şanlıurfa’daki “Topçu Meydanı”nı “Rabia Meydanı” yaptılar! Yandaşlar, Adapazarı’ndaki meydana Filistinli “İzzettin El Kassam” demeye kalktı. Kayseri’de açılan üniversiteye “Abdullah Gül Üniversitesi” adı verildi. Uşak’ta kurulan ormana “Abdullah Gül Hatıra Ormanı” denildi. Esenyurt’ta yapılacak parka “Abdullah Gül Parkı”, Kayseri’de yapılan müzeye de “Abdullah Gül Müzesi” adı verilecekti. Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan olan bir hükümet, Rize’de “Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi”ne izin vermiştir. Şirinlikte sınır tanımayanlar, Isparta Anadolu Lisesi’nin adını Tayyip’in annesi “Tenzile Erdoğan Anadolu Lisesi” olarak değiştirdi. Van-Erciş’te yıkılarak yeniden yapılan “Atatürk İlköğretim Okulu”na ”Tenzile Ana İlkokulu” adını koydular. Yalakalar, Tayyip ve annesinin adıyla yetinmeyip başkasının yaptırdığı okula babasının adını verdiler. 2013’te Siirt’te bir işadamının yaptırdığı okul öncesi kurumuna Tayyip’in eşi Emine hanımın annesi "Hayriye Gülbaran”ın adı verildi. Kasımpaşa’daki “Recep Tayyip Erdoğan Stadı” adı yetmemiş ki, Trabzon’daki Akyazı Stadının bulunduğu tesislerin adını, “Recep Tayyip Erdoğan Spor Kompleksi” olarak değiştirmeye kalktılar. Kıbrıs’taki “Dipkarpaz Recep Tayyip Erdoğan Ortaokulu” ayrı bir terane... Hele hele bir bakanın yapılmakta olan 3. Havalimanının adının “Recep Tayyip Erdoğan” olacağını açıklaması tam bir dalkavukluk örneği... Bu görgüsüzlüğün, sorumsuzluğun sonu yok, yarın da Tayyip’in kızı ve oğlunun adlarını koyacak bir şeyler bulurlar. Hadi bir yere Cumhurbaşkanı’nın adı verildi, gerisi neyin yarışması? Neden kendisi bu gidişe müdahale etmiyor acaba? Bu şuursuzluk içinde Atatürk ve annesi Zübeyde Hanım’a inat mı var? Ama bu açtıkları kapıdan Kürtçüler de girip Erciş’teki “Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı”nın adını “Celadet Al Bedirhan” olarak değiştiriveriyor! AKP’nin gülü iken Hakan Şükür’ün adını stada verenler, istifadan sonra silmişti. İyi bilin ki yakın zamanda birileri de sizi siler. Yeter artık, millî hafızamız yaz-boz tahtası değil, bu rezalete bir son verin!   Mustafa ÖNDER mustafaonder35@gmail.com  

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.