Kuru yaygaradan ibaretler…
Topuklu, ilk iş olarak “Başbuğ ve Ülkücülüğü” yasakladı…
İzmirli abileri “Ülkücülükten istifa” etti…
Garibim avanesi de “aklının kaldığı” Başbuğ’un mezarını ziyaret etmeye yelteniyor…
Bırakırlar mı? Bırakmamışlar elbette!
Fitneçağ utanmadan manşet çekmiş: “Başbuğ’un mezarına Bahçeli engeli!”
Başbuğ, “Ülkücü MHP’de olur!” dememiş miydi size ağalar?
*
Bir aşama kaydetmediği kanaldan kovulunca soluğu Topuklu’nun yanında alan biri…
Kıyakçılık olsun diye kongre müziği bestelemiş(!)…
“Hilal kaş, mavi göz” falan… Ablasına vıcık vıcık yağ…
Bir saat sonra azılı PKK’li biri “bu müzik bana ait” demez mi?
Başından beri skandalları boldur bunların, ikisini de dinleyin…
Çakma mı orijinal mi, siz karar verin!
*
18 Mart MHP Kurultayı’na atıfta bulunan Curcunalar, “7 bin kişilik salona adam toplayamadılar”demişlerdi…
Salon aynı salon…
Aynı salon ama “İngiltere meraklısı” hocaları, “İçeride 15 bin, dışarıda 35 bin kişi vardı” diye mesaj çekmiş…
Vallahi “7 bin kişilik” salona “15 bin kişi” sığdırmak da hünerdir!
Üstelik 18 Mart’ta Ülkücüler Ankara’ya, “alın teri paralarıyla kiraladıkları” otobüslerle gelmişti, bunlar “Y-CHP’li belediyelerin nakliyesi”yle…
İşleri güçleri ifrat ve tefrit!
*
Seçim korkusundan alelacele “olağanüstü kongre” yapıyorlar…
MHP’de demokrasi olmadığından bahseden…
Devlet Beyi dikta ile suçlayan
Zırt pırt aday olmaya kalkan…
Aday olunca da kazanamayıp el öpmeye soyunan “cüce devler”, sus pus!
Tek liste, tek aday!
Yaşasın “Topuklu demokrasisi”!
*
Delege salonda, ilk defa delege genel başkanı ve yönetimi seçecek…
Ne gezeeeerrr?
Topuklu salona girerken, “önceden provalı” sloganları attırıyorlar…
“Cumhurbaşkanı Topuklu!”
Eee hani delegenin iradesi?
Ellerinde tek liste…
Üstelik de kendileri “iyi”, diğerleri “kötü”!
Kendileri yapınca “demokratik”, MHP yapınca “dikta”!
*
Partinin adını büyük harfle “İYİ” diye yazmaları da komik!
“İYİ” hangi “kelimelerin kısaltması” ki, büyük yazılıyor?
Bilmediğimiz, sinsi bir açılımı mı var, anlatın da bilelim?
Hep “ham hum şarlop”!
*
“Paradigma değişimi”ne koşarak gelenler, yakında “Katolik nikâhı meraklısı” ile “İngiltere meraklıları”nın çevirdiği filmi görecekler!
Hele hele hala hem MHP teşkilatlarında zulaya yatıp “1 Nisan şakası” gibi hem de salonda boy gösteren“omurgasızlar”…
Anadolu lafıyla, “hem kız evinde hem oğlan evinde oynayan zenneler” bunlar!
Bu “insanlığı çıplak adamlara ahlâk urbası” giydiremezsin!
Sanırız, “zıplaya zıplaya kurbağa dönen bu kimliksizler” için Semih Yalçın Bey, bir mercek tutmuştur!
Bu Ülkü yuvasına huzur gelmesi için, “içerideki kahpelerin deşifre edilmesi” gerekir ki, “kapı kilit tutsun”!”
*
Daha Birinci Kongrede, “1112 delegenin 51’i ortada yok”… Fire bariz!
Belli ki “Omuzlarına basıp parti kurdurdukları”nı tasfiye sürüyor, açık seçik!
“FETÖ’ye boyun eğmeyiz!” nutuklarına inat, “Belediye imamları” işbaşında…
Son dakika fırıldakları “Kamu-Sen’in eski safra atıkları” da ödüllerini almış!
Alışıklar ya Esenboğa tarlalarından, bütün kanalların naklen kongrelerini yayınlayacaklarını sanıyorlar…
Aaaa, medyaya ayrılan bölüm bomboş!
Kanal kanal gezmekten başları döndü zavallı iyilerin…
Ah, o köprülerin altından çok sular aktığını bir bilseler!
*
Elinde malum kına, boynunda sandıktaki tülbent, kucağında torun…
İthal ettiği “cüce devlerin yüreğini gıdıklıyor” önce…
Topuklunun ilk sözü: “Hiç kimse milleten üstün değildir!”
Sonra “Ben Cumhurbaşkanı olacağım!”
Hem de daha birinci kongrede…
Delegenin oyunu almadan, “genel başkanlık sevdalısı yoldaşları”na şans tanımadan!
*
Çakma müzik ve formalite kongreyle…
Günlerce “afişlerimiz asılmıyor” diye viyakladılar, gördük, her yan afişti…
“Müttefik”lerinin otobüsleriyle geldiler, engel olan olmadı…
Fitneçağ’ın devşirmesi de boyunu aşmış: “Geçen haftaki MHP kongresi cenaze evi gibiydi!”
“Çüşşşş!” diyeceğim de, anlaşılan “Korku duvarı”nı delmişler!
İlk seçimde “çakma” ile “orijinal”in boyunu ölçer bu millet, az sabredin!